" Her doğum içimizdeki sancının sesidir. "
" Değerli sağlık çalışanları , Portola Valley kasabasında çalışacak bir ebe aranıyor. Kaliforniya'nın eşsiz manzarası karşısında büyülenerek minicik bedenlerin doğuşuna yeniden şahit olmak ; anne ve bebek a...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
O gece Bahar inci tarak tokasını takmış; her zamankinden farklı olarak saçlarını tepeden şık bir topuz yapmış, şakaklarındaki buklelerin dalga dalga omuzlarına dökülmesini sağlamıştı.
Tyra Ferrell sevdiği adamın kızının, gece elbisesi içinde mükemmel görünmesi gerektiğini söyleyip duruyordu.
Zümrüt yeşili ipek elbise bu geceye özel olarak ayrı bir hava katıyordu. Anlaşılan terziler elbisenin dikişinden parıltısına kadar aralıksız çalışmış; kusursuz bir işçilik ortaya çıkarmışlardı. Bahar odaya sonradan getirilen boy aynasının karşısında dikilirken kendisini tanımakta güçlük çekiyordu. Enerjisine hayran kaldığı Tyra ise parlak gri V yaka dekolteli kısa elbisesinin içinde ışıldıyor; buram buram çiçek kokulu parfümü boca edip makyajının son rötuşlarıyla ilgileniyordu.
"İşte benim kızım." Tyra eserine gıpta ile bakarak gri el çantasından parlak bir ruj çıkarıp dakikalar içinde çirkin bir ördek iken güzeller güzeli bir kuğuya dönüşmüş genç kıza kafasını kaldırmasını söyledi. "Dudaklarını uzat tatlım, aferin işte böyle."
Uysal bir iç çekişle kendisine denileni yaptı ve gül pembesi çilek aromalı rujun ince bir şerit halinde dudaklarına sürülmesine izin verdi. Dudaklarını birbirine değdirerek rujun eşit dağılmasını sağlarken genç kadının komodinin üstünde duran mücevher kutusuna uzanışını izledi .
"Gerçekten çok hoş oldun tatlım, göz kamaştırıyorsun." Sedef desenli kutudan Bahar'ın kendisine Noel hediyesi olarak verdiği kelebek desenli gümüş kolyeyi alarak narin boynuna taktı.
"Nasıl görünüyorum?"
En içten gülümsemelerinden birini yolladı.
"Her zamanki gibi, muhteşem."
Tyra açık bıraktığı kabarık kıvırcık saçlarına şekil verirken Bahar aynadaki yansımasına bir kez daha baktı.
"Şey, sence de biraz abartılı durmuyor muyum?"
Etrafında birçok acı varken süslü bir şekilde partinin göze batan ismi olmayı kendine yakıştıramıyordu. Zira bir cinayetin fail listesinin başında yer alırken ve güvendiği adam tarafından sorgulanırken etrafındaki insanlara gece boyu her şey yolundaymış gibi ışıltılı gülücükler saçmak onu epey yoracaktı.Bu çelişki göğüs kafesini acıtıyordu.
"Aksine bir yıldız gibi görünüyorsun tatlım,"
Gökyüzünden kopup ela bir şemsiyeye düşmek üzere olan bir yıldız...diye düşündü. Marta'nın tavsiyesiyle giydiği korse nefesini kesiyordu.Tanrım, korsenin üst kısmı o kadar dardı ki kilo aldığını düşünmeden edemedi.Elbiseyi giymeyi nihayet başardığında ise eski moda takıntılı yaşlı kadının yüz ifadesi görülmeye değerdi.
