♕3.bölüm♕

56.9K 3.4K 435
                                    

Başıma ördüğün çorap bol geldi, söksene umut fidelerimi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Başıma ördüğün çorap bol geldi, söksene umut fidelerimi.

Kasabaya ne kadar mesafe kaldığını düşünmek istemeden dar virajlı yollarda ilerlemeye çalışıyordu. Kasabaya giden herhangi bir aracın olmaması kendi arabasıyla yola çıkmasına davetiye çıkartmıştı.Arada sırada cep telefonundan saati kontrol ediyordu yola çıkalı iki saat kadar olmuştu ve hava çoktan kararmıştı.Yağmurun başlamasıyla 'işte şimdi tam oldu' diye düşünerek silecekleri çalıştırdı.Dağ yolunu geçerken arabanın camlarına vuran uzun ağaçların gölgesi içini ürpertse de dikkatini yola vermeye çalıştı.

Aklına birden annesini aramak geldi. Nedense çocukluğundan beri ne zaman zor durumda kalsa annesine sığınırdı. Ne yazık ki sığınacak tek limanı da babasından resmen boşandıktan sonra Türkiye'ye geri dönmüştü.Aklına diğer seçenek olan uzun süredir görmediği babasını aramak geldi sonra vazgeçti.Belki çoğu kızın ilk aşkı babası olabilirdi fakat bu onun için geçerli değildi.Şimdi kim bilir hangi sevgilisinin yanındadır diye düşünerek iç çekti.

Annesi de babası tarafından defalarca aldatılmıştı.O da bu kadar acı çekmiş miydi acaba , tırnakları parmak uçlarından kerpetenle sökülüyormuş gibi hissetmiş miydi? Bütün erkeklerin genlerine kodlanan sihirli bir kelime olabilir miydi aldatmak ?

'Aldatmayan erkek ölüdür.' diyen annesine güldüğü zamanları hatırladı. Şimdi kendisi de aldatılanlar kervanına katılmıştı. Evli, üstelik eşine bir evlat veren bir annenin aldatılma acısıyla kendisininki aynı olamazdı şüphesiz ; ama o da üzülmüştü neticede bu ilişki için emek vermişti.

Telefonun yanıp sönen ışığı düşüncelerini böldüğünde Daniel'den mesaj geldi sandı ; oysa telefon sinyalin kesildiğini bildiriyordu.Gerçekten çok iyi! Bu dağ başında başıma bir şey gelmez umarım diye düşündü.Tanrı'ya inanırdı ama hiç camiye ya da kiliseye gitmemişti yutkunarak çocukken öğrendiği duaları sıralamaya başladı.

Her virajla birlikte yol daha da daralmış ; yağmur şiddetini artırmıştı.İlerlemeye devam ediyordu.Silecekleri deli gibi çalışıyordu.Bu işi kendi istemişti 'yeni başlangıçlar iyidir,' diye düşünerek radyoya uzandı .Gök çatlamış gibi nefretini kusuyordu. Los Angeles'ta en son ne zaman böyle yağmur yağdığını hatırlamıyordu. Two feet'in buğulu sesi aracın içinde yankılanırken kendini teselli etti.'Her şey güzel olacak alt tarafı yağmur...Delicesine yağan bir yağmur,'

Bu onun hayatı.*Ah, gerçekten harika!

Yağmur damlalarına karışan düşüncelerini sis perdesinin ardından izliyor gibiydi. Parmaklarıyla direksiyona vurarak ritm tutmaya başladı.

Kafeteryada ilanı gördükten sonra kaydettiği numarayı hemen aramış hemen de görüşmeye çağrılmıştı.Prosedür olarak birkaç belge imzalamış öz geçmişinin de yer aldığı bir form doldurmuştu hepsi bu.

PORTOLA VALLEY ∣ Tamamlandı ♕Where stories live. Discover now