24.Bölüm (Kanlı Gelinlik)

1.4K 189 100
                                    

NATSU

Koşmamın verdiği yorgunlukla kendini yatağa bırakırken "O kadar açım ki senin muhteşem hayal gücünün ürünü olan ekmeğe kan sürmeyi bile deneyebilirim." dedim.

"Bu kimin suçu peki? Kim sana ailenin düğünü sabotaj etmeni söyledi ki?"

Bir süre bir cevap arar gibi bakıp sonra sersemce "İçgüdüm." dediğimde Lucy bir iç çekip "Sen ıslah olmazsın." demişti.

Gelinlikli haliyle onu süzüp gülümsedim. "Islah et o zaman."

Bana bakışlarında çekici bir ciddiyet vardı ve bende buna karşılık vermek istedim. Uyuşukluk etmeyi bırakıp doğruldum.

Dağınık topuzunun ortaya çıkardığı boynunda parmağımı gezdirirken damarlarında akan kanı hissedebiliyordum.

Kalbinin kan pompalamasındaki hızı dinlerken gözlerimi kapatıp dudağına doğru uzandım. Kalp ritmi ben ona yaklaştıkça artıyordu ve bunu dinlemek gerçekten harika bir duyguydu.

Dudakları sıcaktı ve insanı kendine çeken bir yumuşaklığı vardı. Elimle yüzüne dokunduktan sonra kafamı geri çektim. "Lucy..."

Bana bakışlarında sorgulayan bir ifade vardı. "Ne oldu?"

"Seni bir daha göremeyeceğimi sandığım zaman, sana bir daha asla söyleyeme fırsatı bulamayacağımı düşündüğüm bir şey vardı."

Bir şey demeden sadece yakamdam tutup beni kendine çektiğinde ne olduğunu bile anlamadan tekrar dudaklarıyla tutkulu bir buluşma yaşamıştım.

Bu sefer uzun süren bu öpüşmenin arasında nefes alacak boşluğu edindiğinde "Biliyorum." demişti.

Yanağına küçük bir öpücük kondurduktan sonra kulağına doğru kaydırdığım dudaklarımla "Seni seviyorum." diye fısıldadım.

Kafasını yana eğip bana boynunu sunarken "Bende seni seviyorum." demişti. Gerçekten de bunu ona çok fazla söyleme fırsatım olmuyordu ve onu kaybetme korkusunu yaşayınca daha fazla söylemediğime pişman olmuştum.

Şimdiyse tekrar ağzımdan bu kelimeleri dökebilmiş olmanın verdiği rahatlıkla dudaklarımı boynuna doğru kaydırdım. Onu öpmenin getirdiği hisle o kadar büyülenmiştim ki aç olduğum gerçeğini damarlarının hareketini dudaklarımda hissedince yeni fark edebilmiştim.

Bir elimle onu nazikçe çenesinden tuttup kafasını yukarı kaldırmasını sağladıktan sonra dişlerimi tenine dokundurdum.

Vücudunun ve kanının konusunu aynı anda duyduğumda daha fazla kendimi açlıktan delirtmek istemedim için gözlerimi kapatıp dişlerimi boynuna geçirmiştim.

Ağzından küçük bir çığlık çıktığı gibi yakama öyle bir tutunmuştu ki gömleğimin üst düğmelerinin çoğu çoktan kopmuştu.

Bense bu tadın büyüleyici etkisiyle kendimden geçmiştim. Sıcacık kanının baştan çıkarıcı lezzetiyle gülümseyip dişlerimi çekmemden sonra dudaklarım tekrar dudaklarıyla buluşmuştu.

Ağzımdan akan kanın kendi kanı olduğu gerçeğine aldırmıyor gibiydi ve bu sefer beni öpmek için onu iyileştirmemi beklememişti.

Öpüşürken beni yönlendirmesine izin verdiğimde beni yatağa doğru sürükledi. Ben kendime yumuşak yatakta bir yer bulurken o bedenini tamamen saran gelinliğini toplayıp bacaklarını açarak kendine kucağımda bir yer bulmuştu.

Bir yandan onun hızlı öpüşmesine ayak uydururken diğer yandan elimle bacağını sıkıca kavramıştım. Zevkin etkisiyle kendimi tutamayıp tırnaklarımla derisini çizdiğimde dudaklarımın arasındaki dudaklarından acı bir inleme dökülmüştü.

Suck My SoulWhere stories live. Discover now