Çığ gibi büyüyen öfkesini kontrol edemeyerek Samuel'in yüzüne baktı.Güçlü bağlantıları olan, ateş bakışlı Samuel belli ki içindeki canavarı susturmakta kendisi kadar yetenekli değildi; fırtına gibi gürledi.

"Sana buradan ayrılmaman gerektiğini söylemiştim lanet olası."

Gölge adamın saçları esen meltemle yüzüne doğru savruldu.Ağır ağır nefes alarak sakinleşmeye çalıştı.

"Halletmem gereken bir iş çıktı ve-"

Samuel'in kaşları alayla havaya kalktı "Öyle mi? Bu örgüte tonlarca para ödüyorum ve fahişelerin bir hiç uğruna ölmesi benim ölüm yasalarıma aykırı. Anlıyorsun değil mi?"

Üzerinde bıraktığı etkiyi hafifletecek sebepler aradı bir süre. Samuel'i iyi tanıyordu. Chelise ile yattım ya da eski bir hesabı kapattım demek yalnızca öfke fitilini ateşlerdi.Bunun yerine "Anladım," diye geveledi.Örgütün yeni lideri olması adamın himayesinden çıktığı anlamına gelmiyordu.

Samuel en güvendiği adamına hayal kırıklığını gizlemeden baktı.Bu gece Chelise'nin yanından ayrılmaması gerektiğini defalarca söylemesine rağmen o,  gitmişti.Sorumluklarının bilincindeydi anlaşılan o ki gece ortaya çıkan karanlık kimliğine alışması zaman alacaktı.Oğlu yaşındaki adamın farklı şeyler peşinde olduğunu tuhaf bir iç güdüyle hissediyordu hatta bunu fırtınanın yaklaşmakta olduğunu haber veren yıldızlar kadar iyi biliyordu.

Şah damarındaki ani şişkinlik kan akışındaki hızla doğru orantılı olarak artarken, "Ona bir şey olabilirdi."diye bağırdı "Ve emrim altındaki birini ancak ben öldürebilirim. Nedenler ya da koşullar değil."

Bahar, duyduğu son sözün şiddetiyle afallayarak birkaç adım geriledi.Bu sezginin ithamı zayıf bedenine ağır gelmişti.Bakışları Samuel'in göbekli ve kısa bedeninde bir süre gezindikten sonra tekrar gölge adamın gözleriyle buluştu.

"Ah,lanet olsun," diye mırıldandı "Benim burada olduğumu ne zaman fark edeceksiniz?"

Samuel elini kaldırarak çenesini ovmaya başladı bir yandan göz ucuyla karşısındakini süzüyordu.Mavi pijamalarının içindeki kız oldukça tuhaftı.Onu daha önce bu kasabada gördüğünü hatırlamıyordu.Belki de yeni fahişelerden biridir diye düşünerek bakışlarının okunu hedefine odaklandı.

"Chelise iyi mi?"

"O da bebek de iyi."

"İyi."

Üç harfi barındıran kelimenin içerisinde binlerce düş kırıklığı gizliydi fakat bunu ne Bahar ne de Gölge adam fark edemedi. Samuel cebinden çıkarttığı sigara paketine uzanarak kalın dudaklarının arasına bir dal sıkıştırdı. Chelise... Sevdiği kadındı.Sevdiği fakat başka adamlara pazarladığı kadın.

Kafası karışmış bir halde bir süre iki adamı inceledi.Biri öfkeli ve yaşlı öbürü ise...Gizemli ve heybetli.İki saniye.Yalnızca iki saniye farkla gölge adamın yüzünü görememişti.Eğer yaşlı adam gelmeseydi...Derin bir nefes alarak pamuklu pijamasının sıcaklığına sığındı.Her şey son derece farklıydı kendisi hariç.

"Pekala, tehlikeli beyler bu gizemin sırrını bana kim açıklayacak?" diye sorduğunda kendisini kaçıran karanlık gölgemin kırışan gözlerinden güldüğünü anlayabiliyordu. Tehlikeli olmasına rağmen ondan korkmadığını fark etti.Yalnızca endişeliydi. Chelise ve bebeği için.

"Gerçekten gördüğüm en tuhaf kadınsın,"

"Nerede yaşadığımı dahası kim olduğumu nereden öğrendin?"

PORTOLA VALLEY ∣ Tamamlandı ♕Where stories live. Discover now