♕16.bölüm♕

En başından başla
                                    

Tanrı aşkına, sabah yaptıkları can sıkıcı lanet konuşmadan sonra Calanthe'yi kapısında görmeyi ummuyordu. Bu kadının hiç gururu yok muydu? Elinde olmadan birkaç adım geriledi.

Esmer güzeli, kendinden emin bir ifadeyle omuzlarından aşağıya sarkan siyah saç tutamlarından birini dudaklarının arasına alarak ıslattı.

" İyi akşamlar Brendan."

Genç kadının vücuduna yapışan kumaş elbise belinin inceliğini gözler önüne seriyordu. Brendan bakışlarını kaçırdı.

"İyi akşamlar Calanthe eğer kabalık olarak algılanmazsa burada ne aradığını sorabilir miyim ?"

 Davet edilmeyi beklemeden kapıdan içeriye doğru adım attı.Cesaretini neyin körüklediğini merak ediyordu doğrusu zira daha evvel kapısına bir kez bile gelmemişti.

" Bu akşam Jack'in mekanına gelmedin.Seni merak ettim hepsi bu."

Sabırla iç çekti, gıcırdayan kapıyı kapatarak genç kadına doğru ilerledi.

"Tanrı aşkına, Calanthe mekana uğramadığım her akşam beni kontrole geliyordun da ben mi bilmiyordum yoksa bu akşama özel bir durum mu bu? "

Havalı bir edayla ikili koltuklardan birine oturarak bacak bacak üstüne attı.

"Yanıma oturmak istemez misin ?"

Bu kadarı da fazlaydı işte. Brendan Wilder'ın da sınırları vardı ve bu kadın o sınırları çoktan geçmişti.Sert çehresi kasıldı  onu pek de nazik olmayan bir ifadeyle kolundan tutup dışarı çıkartmak istediğinde sol omzunda bir sızı hissederek durdu. Kara gözler şaşkın bir ifadeyle yüzüne bakıyordu "İyi misin sen... senin kolun..Aman Tanrım, kolun kanıyor."

Duştan sonra sargıyı sarmamıştı bu ufak sıyrığın başına dert açacağını bilmiyordu.

"Önemli bir şey değil artık gitsen iyi olur.Sabah konuşmamız gereken her şeyi konuştuk ve beni merak eden bir bakıcıya da ihtiyacım yok."

Sözleri kar etmiyordu işveli bir şekilde iyice sokuldu "Seni bırakıp gidemem. İzin ver bakayım koluna.Ne oldu paylaş benimle her ne olursa olsun senin yanında olmaya hazırım."

Genç kadını kendinden uzaklaştırdı .Yüzsüzlüğün bu kadarına pes doğrusu!

"Bu..bu mühim değil sadece bir iş kazası.Ben hallederim."

Ona dokunmak itiraf etmeliydi ki ateşe dokunmak gibiydi ve Brendan yanmak istemiyordu. Sabah evinde olanları hatırladığında vücudunun ürperdiğini hissederek durdu.

İstenmemenin ezikliğini ruhunda taşıyan genç kadın sevdiği adama baktı. Brendan dış kapıyı açarak  çıkmasını beklediğinde yapabileceği fazla bir şey yoktu.İsteksizce dışarı çıkarken iç çekti.

"Her ne olursa olsun yanında olduğumu ve seni beklediğimi bil.İyi geceler."

Adamın yanağına teklifsiz bir öpücük kondurduğunda Brendan birkaç saniye donakaldı.

Bahar , aradığı kulübeyi bulduğuna emin olduktan sonra derin bir nefes aldı.Çıkan rüzgar saçlarını dağıtsa da o buna aldırmadan karşısındaki görüntüye odaklandı.Kulübenin kapısı açıktı ve zihnini kuşatan polis, biriyle konuşuyordu.Biraz daha yakınlaştığında karşısındakileri net bir şekilde gördü. Adamın yanında genç ve güzel bir kadın vardı.Gözlerini sıkıca yumup açtı.

PORTOLA VALLEY ∣ Tamamlandı ♕Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin