Eksik Karanlık

❣SİLİNMİŞ

Durakta oturmuş, bir otobüsün gelmesini beklerken burnumun donmak üzere olduğunu fark ettim. Burunluk icat etmem gerek. Eldivenli ellerimi ağız ve burnumu örtecek şekilde kaldırıp sıcak hava üfleyerek kendimi -ve burnumu- olabildiğince ısıtmaya çalıştım. Belki de annemlerden beklemelerini istemeliydim diye düşünürken otobüs geldi.

Hızlı adımlarla otobüse bindim ve boş bulduğum yere kuruldum. Okuluma en yakın durakta durduğumuzda ücreti ödeyip indim ve boşalmakta olan okul bahçesine baktım. Anlaşılan zil çalmıştı. Tesa ve Bella'ya güzel bir sürpriz yapmak için bahçede onları bakışlarımla aradım ancak bulamadım. Sınıfta olduklarını umarak hızlı adımlarla okul binasına girdim. Eskiden nefret ettiğim bu koridor şimdi o kadar da itici gelmiyordu.

Sınıflarına girdiğimde ikisi de şaşkınca bana baktı sonra da üzerime atladılar. Sarılmayı kısa kesip yakalanmamak adına "Sizi okuldan bir günlüğüne kaçırıyorum." dedim. Ben itiraz etmelerini beklerken onlar hemen ceketlerini giyip çantalarını sırtlarına astılar. Koridorda insanlara çarparak koşup okuldan çıktık ve okuldan görülemeyeceğimiz kadar uzaklaşınca adımlarımızı oldukça yavaşlattık.

"Önce benim eve gidelim de benden bir şeyler giyin sonra da birlikte güzel bir kahvaltı yapmak için dışarıya çıkalım." dediğimde ikisi de onayladı. Benim evim şu an bulunduğumuz yere onlarınkinden daha yakındı. Tesa bir koluma, Bella diğer koluma girdiler ve sohbet ederek biraz yürüdük. Otobüs beklemek yerine taksiye binmeye karar vererek geçen bir taksiyi durdurup içine yerleştik. Benim evin adresini verdim ve tüm yol boyunca durmaksızın sohbet ettik. Bir ara şoför bize "Kapayın çenenizi artık!" diye bağıracak diye düşünsek bile adam hiç umursamıyormuş gibi yapmıştı.

Vardığımızda hepimiz biraz para vererek ortaklaşa ödedik. Eve koşarak girdik ve hemen odama çıktık. Odamı daha önce çok kez dağınık gördükleri için bu manzara onlara yabancı gelmiyordu. İkisi yere çömelip bavulumu karıştırmaya başladılar. Bense yatağımın onlara en yakın olan ayakucuna oturup onları gülümseyerek izledim. Biri siyah kotumu diğeri ise koyu renk kotumu seçip üst aramaya koyuldular ki Tesa "Bu ne?" diyerek gece mavisi bir kazağı bavulumun en dibinden kurtardı.

"Bu bir erkek kazağı mı?" diye sordu Bella hafif öfkeli bir tınıyla. Robin'in kazağını hızla elime alıp kucağıma koydum ve "Ev arkadaşlarımdan birinindi. Bana giymem için verdiğinde karıştırıp benim dolabıma koydular herhalde." dedim. Bella'nın beni huzursuz eden bakışları ile "Hemen arayıp kazağını geri verebilirim." diye devam ettim ki Tesa "Bir hafta burada değil misin? Biz taksideyken öyle dememiş miydin? Döndüğünde verirsin. Alt tarafı bir ka... Tamam, alt tarafı bayağı bir kazak! Ne yaptın sen, kendi dolabın diye başkasının dolabını da mı aldın?" dedi.

Kızlar ellerinde ikişer kazak olacak şekilde 4 erkek kazağı ile bana anlamaz bakışlar attıklarında içimden küfrettim. Marcus'un evinde kalırken Jared ile kazaklarımızı ayrı rafta yan yana olacak şekilde koymuştuk ve ben aceleyle bavulumu hazırlarken onun 4 kazağını da almıştım. Robin'in kazağını da almıştım tabi ama o nasıl oldu tam emin değilim.

"Bunların hepsi Jared'ın mı?" diye sordu Tesa. Başımı iki yana sallayıp "Yanlışlıkla almışım. Kucağımdaki hariç diğerleri onun." dedim. Ellerindeki kazakları da kucağıma koydular ve giyecek kazak aramaya devam ettiler. Cebimdeki telefonu çıkartıp Jared'ı arayıp kazaklarını iade etmek üzere arayacaktım ki telefonumda numarasını bulamadım. Lisa ve diğerlerinin numaralarını da almıştım ancak onların numarası da yoktu.

Mesajlara girdiğimde Jared ile olan mesajlaşmamızın da silindiğini fark ettim. Paniklemiş bir halde resimlere girdiğimde Jared ile ilk konuşmaya başladığımızda birbirimize yolladığımız midye kolyeli resimlerimizin de silindiğini fark ettim. Her şeyi silmişti.