"Benim yüzümden. Kendimi tutmayı başaramadım çok zorladım seni." 

Kendini suçlamasını istemiyordu, onun bir suçu yoktu ki. İkisi de istediği için olmuştu, herhangi bir şeye zorlamamıştı ki onu Uraz.

Yanaklarına dokundurdu minik parmaklarını. Baş parmağıyla usulca okşarken gözlerinin içine bakıyordu. Söyleyeceklerinin gerçekliğine inansın, üzülmesin istiyordu. Uraz'la mutlu olmak istiyordu.

"İkimiz de istedik Uraz. Kendini suçlamanı istemiyorum. Hem sence ben canımı yakacak bişeye izin verir miyim?" diyerek sözlerinin etkisini artırmayı amaçladı. Uraz'ın gözlerindeki ifadeye bakılırsa fazlasıyla da başarılı olmuştu.

"Vermezsin değil mi?" derken çok daha fazlasını istediğini öyle belli ediyordu ki. İkna edilmek isteyen çocuk gibiydi şuan. Öyle tatlıydı ki..

Tatlı?

Ah bu kesinlikle Uraz için kullanılabilecek bir tabir değildi. Yakışıklı, karizmatik, seksi, ateşli, sert... Her şey olabilirdi ama tatlı? Bu onun gibi biri için söylenince kulağa fazlasıyla komik geliyordu.

"Vermem tabi. Hadi bak Melihler çoktan arabaya bindi bekletmeyelim daha fazla." diyerek kolundan tutup çekiştirdi. Uraz ise bu minik kadının emrine boyun eğdi büyük bir memnuniyetle. Kim derdi ki Uraz Atalar böyle bir adam olacaktı? Şikayetçi miydi peki? Ah hayır kesinlikle şikayetçi değildi. Bu kadın onun nefes alma sebebiydi. Nasıl şikayet edebilirdi ki?

Aynı arabayla gitmeye karar verdiklerinde Adelina arkaya Elif'in yanına geçmişti. Onun tek kalıp kendini kapatmasını istemiyordu. Melih ise Uraz'ın yanına geçmiş gece kalacakları otel hakkında konuşmaya başlamışlardı.

"Dediğin gibi üç oda ayırttım abi."

"Tamam koçum." diyerek yola odaklandı Uraz.

Bir oda Adelina'yla kendisinindi, biri Melih'in, diğeri ise Elif'in. Kadınının tadını daha yeni almaya başlamışken nasıl ondan ayrı kalabilirdi ki?

Kızlar daha fazla sessiz kalamamış yine marşa başlamışlardı.

Gökyüzünde değilsin yalnız,

Bir yanın ay, bir yanın yıldız.

Efsaneler yerde sürünsün,

Kartalım göklerde süzülsün.

Beşiktaşlıyız Beşiktaşlı,

Anlayamaz kimse bu aşkı,

Bekçisiyiz kopsa kıyamet,

Siyah Beyaz bize emanet..

Sen neredeysen ordayız biz,

Ne dağlar engel, ne de deniz.

Sonunda ölüm bile olsa,

Son nefeste bil ki senleyiz.

Beşiktaşlıyız Beşiktaşlı,

Anlayamaz kimse bu aşkı,

Bekçisiyiz kopsa kıyamet,

Siyah Beyaz bize emanet..

Kızlardan sonra erkekler kendi aralarında bakışıp başka bir marşa başlamışlardı, dinleme sırası şimdi kızlardaydı.

Bir ömür boyu seveceğiz

HAYATA DÖNDÜREN AŞK (Tamamlandı) #Wattys2015Where stories live. Discover now