Knocked Up ★ [ÇEVİRİ]

43- Geçen Noel

Knocked Up

Yazar: jjokkomi

Çeviri: Minnie Hyung

// EXO - Christmas Day //

BÖLÜM 40

25 Aralık Pazartesi, 17. Hafta 2. Gün.

Kyungsoo'nun Noel'e dair hiç yaşanmamış olmasını dilediği veya hatırlayamadığı birçok anısı vardı. Yortu her zaman neşelenme ve gülücükler saçma, sevinç ve mutluluk zamanı olmuştu ama onun için her zaman öyle değildi. Ölecek gibi hissettiği birçok Noel hatırlayabiliyordu. Ama hiç bitmemesini dilediklerini de hatırlayabiliyordu. İlki böyle bir şeydi.

Beş yaşındaydı, altı olacaktı ve yortuya dair ilk gerçek anısı buydu. Annesiyle babasının uyanmasını bekleyerek Noel ağacının altında oturuyordu. Muhtemelen saat sekizdi, belki dokuz ve o kadar heyecanlıydı ki gözünü bile kırpmamıştı.

Babasının tamamen uyanmasını beklerken koltuğunda zıp zıp zıplayacaktı neredeyse. Annesi mutfakta ona sıcak çikolata hazırlarken babası ayaklarını sürüye sürüye salona girmiş, kanepeye çöküvermiş ve uykusuna geri dönmeye niyetlenmişti.

Ancak beş yaşındaki Kyungsoo bunu zinhar kabul etmezdi. Bu yüzden babacığına koştu ve Noel olduğu için uyanmasını bağırarak saçlarını çekti.

"Kalktım, kalktım." Yunho esnedi ve doğruldu, uykulu bir gülümsemeyle beş yaşındaki miniğine baktı. Sahi, oğlan okula gitmek için asla erken kalkmak istemezdi ama şu anda bir enerji yumağından başka bir şey değildi.

"Hediyelerimi şimdi açabilir miyim babacığım?" Kyungsoo dişsiz bir gülüş vererek hop hop hopladı, babası başını salladı ve beş yaşındaki miniğin hediye paketini yırtarak açmasına izin verdi.

Şaşaalı bir şey değildi ve minik oğluna topu topu dört tane hediye alabildiği için gelmiş geçmiş en boktan ebeveyn gibi hissediyordu ama darboğazdaydı. Geçen ayın kirasını zar zor ödeyebilmişlerdi ve hediyeler, ikisi de oğullarına ne kadar çok vermek isterlerse istesinler, beslenme ve ısınma kadar önemli değildi.

Ama Kyungsoo yeni Pororo pelüşünü görünce (eskisi parçalanmıştı) cıvıldadığı an bundan rahatsız olamazdı. Beş yaşındaki miniği bir melekti, hediyelerin azlığından şikâyet etmemiş ve aldıklarına gülümseyip kıkırdamıştı.

Kyungsoo yeni oyuncağına sarılıp öperken ve açılış şarkısını söyleyerek yüreğini titretirken Yunho ona sevgiyle gülümsedi. Oğlu tapılası idi.

"Teşekkür ederim anneciğim!" Minik oğlan Jieun'a hoplaya zıplaya gitti ve kucağına kurulmadan önce yanağından kocaman öptü. "Teşekkür ederim babacığım!" Diye cıvıldadı ve babasının gülmesine neden olarak yüzüne ıslak bir öpücük kondurdu.

"Rica ederiz Kyungie."

Beş yaşındaki oğlunun saçlarını karıştırarak onu kanepede karısıyla kendisinin arasına oturtup ufak televizyonu açtı ve oğlanı sakinleştirmeye çalışarak çocuklar için bir Noel filmi buldu.

"Ama senin hediyelerin nerede babacığım?" Minik o sevimli ceylan gözleriyle ona baktı, ufacık kaşları kafa karışıklığıyla çatılmıştı.

"İhtiyacım yok ki." Diye cevapladı. İstese bile kendisine bir hediye alabilecek parası yoktu.

"Ama babacığım Noel'deyiz! Noel Baba niçin sana hediye getirmedi? Bu yıl yaramazlık mı yaptın?"

Oğlunun masumiyetine hafifçe güldü ve evet, yaramazlık yaptım diyerek onayladı. Çünkü beşlik oğluna fakir olduklarını söyleyemezdi. Kibum ile Minah'a söyleyip yardımlarını istemeyi reddediyordu, onlar kendisinden gençti Allah aşkına ya. Onun da bir gururu vardı.