_ Yeni bir bölüm ile herkese merhabalar. Umarım hepiniz çok iyisinizdir. Herşey istediğiniz gibidir. Okula gideniniz vardır elbet hattâ büyük bir çoğunluğunuz da öyledir diye tahmin ediyorum. Umarım dersleriniz/sınavlarınız istediğiniz gibidir. İyidir. Böyle olmasını çok isterim. Sınav stresi ders çalışma stresi derken epeyce yoruluyorsunuz biliyorum. Bende sizlere beğeneceğiniz bölümler getirmeye çalışıyorum. Bu bölümü de umarım beğenirsiniz. O güzel yorumlarınızı bekliyorum. Sizleri çok seviyorum.
İyi okumalar.
》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》
" Kerem Zeynep'in dediği şey üzerine ayağa kalktı ve cama dönüp kesin bir ses ile yanıtladı onu. "
_ Zeynep bu konuyu bir daha açmamak üzere kapatıyorum. Tek bir cevap var o da hayır.
"Zeynep ofladıktan sonra kalktı ve kendine arkası dönük olan Kerem'e arkasından sarılıp ensesini öptü. Başını sırtına koyup öyle konuştu. "
_ Ama sevgilim bu kötü bir şey değil ki. Neden itiraz ettin?
_ Çünkü senin yorulmaman lazım. Dinlenmen lazım.
_ Yorulmayacağım. Hem sende varsın yanımda. Böyle seni işinden ihmal ettiriyorum.
" Kerem derin bir nefes alırken önüne alıp sımsıkı sarıldı. Zeynep de ona sarılırken yanağını göğsüne yasladı. "
_ Senin hiç bir şey yaptığın yok. Hem bende tatil yapmış oluyorum.
_ Kerem.
_ Öyle.
_ Lütfen.
_ Zeynep.
_ Aşkım.
_ Güzelim.
_ Sevgilim.
_ Birtanem.
_ Lütfen. Lütfen. Lütfen. N'olur. Kerem'im lütfen. Aşkım değişen bir şey olmayacak sen işe döneceksin. Ve bende. Bak valla çok yorulmam.
_ Güzelim beni böyle ikileme sokma lütfen. Yorulmam diyorsun ama yorulacaksın. Otur işte evde.
_ Sıkıldım evde otur otur. Hem daha evli değiliz. Kocam da değilsin öyle yumruğunu masaya vurup 'Hayır çalışamazsın' diyemezsin. Bak ben sana çalış diyorum. Hem bende senin yanında olacağım eskisi gibi.
"Kerem onu daha sıkı sararken yine gülümsetmişti kendisini. "
_ Sende daha benim karım değilsin öyle çeneni açıp 'Çalış' diyemezsin.
_ Banane. Diyeceğim.
" Zeynep çocuk gibi yaparken bir de omzunu silkmişti. Kerem buna kahkaha atmak istiyordu ama yapmıyordu tutuyordu."
_ Ben bilmem dersin ama geçer mi emin değilim.
"Zeynep başını çekip yüzüne baktı ve kaşlarını çattı. "
_ Bana bak. Sen şaka maka benimle evlenmek istemediğini falan mı söylüyorsun?
_ Öyle mi yapıyorum?
_ Bilmiyorum artık. Sen bileceksin! İyi sen bilirsin zaten sen istemezsen isteyen çok. Elbet birisiyle iyi anlaşırım. Sonra seni sevdiğim içinde ayrılırım. Ama yapamam ki. İstemezsen isteme. Umrumda değil dedim sana. Zorla evlenirim. Keyfin bilir. Hem sen bir git bakayım başkasına. Bir geçir aklından, düşün.. O zaman görürsün ne olacağını. O kızın varya saçını başını yolarım. Elimden kurtulamaz.
_ Bu hayin planlarını kimseye uygulayamayacaksın malesef bebeğim. Çünkü bu dediklerini kendine yapamazsın. Bu hayatta, hayatıma giren ilk ve tek insan sensin. Benim ömrüm boyuncada böyle olacak. Tekrar söylüyorum seninle evleneceğim.
" Zeynep gülümserken iyice sokuldu Kerem'e. "
_ Yaa, dalga geçmeden söylesene işte bunları.
" Kerem de aynı şekilde ona sokulurken Zeynep'in sırtı cama değdi. Zeynep dudaklarını bir süre sonra ayırdı ve iki elini yanağına koyup okşadı. "
_ Kabul ettin mi? ......
" Zeynep hâlâ Kerem'in ve kendisinin işe yani şirkete dönmesi için onay almaya çalışıyordu. Mutfaktan meyve getirirken koltukta oturan Kerem'e sokulup yanağını öptü. Kerem elindeki oyun kolunu bırakmayıp gözlerini televizyondan ayırmadan öptü Zeynep'in yanağını. "
_ Sevgilim, sıkılmadın mı bununla oynamaktan?
_ Hayır bebeğim sıkılmadım.
_ Peki.
" Zeynep meyveyi çatala alıp Kerem'in ağzına uzattı. Kerem hiç itiraz etmeden yiyordu verdiklerini. Kendisi de arada yiyip genelde Kerem'e yediriyordu ve bu onun çok hoşuna gidiyordu. Tabağı masaya bırakıp geri yaslandı ve uzak kalmaya dayanamadığı Kerem'in bacaklarına koydu başını. Çok mutluydu. Çok mutluydu bir yanı buruktu. Unutmaya çalışıyordu ve bunu bazen başarıyordu. Kerem'in elinin saçların da geziğindiğini hissettiğinde gözleri istemsizce kapandı. Kerem'in her dokunuşu daha da rahatlatıp kendinden geçiriyordu. Biliyordu ki Kerem çoktan bırakmıştı oyunu. Kendisi ile oynayıp saçlarını okşuyor, öpüyor, kulağına bir sürü sevgi sözcüğü fısıldıyordu. "
_ Sıkılıyordun değil mi?
_ Evet.
_ Kalk bakalım uyuyan güzelim.
" Zeynep gözlerini açıp baktı hemen dibindeki Kerem'e. Onun dudaklarına öpücük kondurması ile iyice mutlu olurken konuştu. "
_ Nereye?
_ Gel göreceksin.
" Kerem kalkıp Zeynep'i de kaldırdı ve elini tutup öptükten sonra ilerlemeye başladı. Zeynep Kerem'in gittiği yönde ilerlerken en sonunda mutfağa girdiler. Kerem'in tezgahın önünde durması ile Zeynep önüne geçti ve ellerini kollarına koydu. "
_ Acıktın mı birtanem?
_ Acıktım güzelim.
_ Nurgül'e söyleyelim bir şeyler hazırlasın hemen.
_ Yok ben Nurgül'ün hazırlamasını istemiyorum. Senin hazırlamanı istiyorum.
_ Sevgilim ben yapamıyorum ki. Gerçekten beceriksizim bu konuda.
" Kerem gülümserken diğer elini de aldı ellerinin arasına. Kendine iyice çekip aşk dolu gözlerine baktı. "
_ Hayır değilsin aslında. Sadece istemediğin için öyle diyorsun. Hem ben senin elinden yemek istiyorum. Bak ya annem babam sana Zeynep şunu yapar mısın derse? Demezler deme belki derler. Merak ederler nasıl yemek yaptığını.
_ Aa isterler mi?
_ İsterler tabii. Sonra ya oğullarını yemek yapmayı bilmeyen birisine vermezlerse.
_ Haklısın galiba. Ama bilmediğim bir şeye nasıl başlayacağım ki? Aa ama Selin biliyor bir kaç bir şey. Onu arayayım gelsin. Bana göstersin beraber yapalım olur mu?
_ Olur çok güzel olur hemde.
"Kerem dayanamayıp öptü. Sımsıkı sarıldı yine öptü. Zeynep'in Selin'i çağırmak için içeri gitmesiyle kendisi de ardından gitti. Zeynep Selin'i aradığında Selin tabikii istememezlik yaptı ama sonra ona dayanamayıp geleceğini söyledi. Kerem'in ve Zeynep'in ortak kararı ile Can da çağırıldı ve Selin den önce geldi. Daha sonra da peşinden Selin geldi. Zeynep ve Kerem ile görüştükten sonra Can'ın da burads olmasına şaşırdı. Ama bir yandan da seviniyordu ve onunla da görüştü. "
_ Ne yemeği Zeynep ? Sen yapamazsın ki? Boşver hiç uğraşmayalım dışarıdan söyleyelim.
_ Ya olmaz. Sen biliyorsun bir şeyler.
_ Kim bu mu? Şu kadarcık iğneden korkan Selin?
"Selin ayaktayken Can'a döndü ve gözlerini kıstı. "
_ Bu sensin. Asıl siz 'bunu' niye çağırdınız ki? İşlevsiz. Ayrıca o korku değil fobi. Cahil.
" Zeynep gülümemek için kendini tutarken Selin'in yanına gitti. "
_ Çok ayıp. Hadi Selin sen benimle mutfağa gel birtanem.
" Selin Can'a bir kez daha baktıktan sonra Zeynep'inde dediği gibi mutfağa ilerledi. Zeynep o gittikten sonra Can'a döndü. "
_ Uğraşma şununla. Böyle yaparsan yaklaşmaz sana haberin olsun.
"Kerem'in yanına gelip yanağını öpünce fazlaca karşılığını aldı ve mutfağa geçti. "
_ Ne yapmak istediğine karar verdin mi?
_ Hayır. Sence ne yapalım?
_ Birlikte pizza yapalım mı? Ev pizzası.
_ Ben daha çok genel yemek yaparız demiştim ama çok iyi olur. Hem onu yapmak çok zor bende zordan başlamış olurum.
" Selin'in Zeynep'e dönüp kollarını göğsünde birleştirdi ve imkansız bir ifade ile baktı. "
_ İstek var da sen yapamazsın ya. Valla yapamazsın.
" Zeynep dişlerini sıkıp önündeki tuzluğu aldı ve ona doğru atacakken zor tuttu kendini. "
_ Yersin bunu kafana! Gerizekalı! Hem zaten sen nasıl yapıyorsun ben anlamıyorum.
_ İşte bir insan hem nasıl güzel hem nasıl yetenekli hamarat olur hepsinin cevabıyım tatlım.
" Zeynep gözlerini devirip elindeki tuzluğu bıraktı. "
_ Hadi tatlım başlayalım artık. Yoksa cinayet işlenecek burda.
_ Başlayalım bakalım....
" Zeynep uflarken elini yanağına sürdü. Fırının yanında içindeki pizzaya bakıyordu. "
_ Ya Selin bu oldu mu acaba?
"Selin onun beş saniyede bir sorduğu soru ile gözlerini devirip derin bir nefes verdi. "
_ Hayır Zeynep. Beş saniye önce de sordun cevabım o zaman da hayırdı. Olduğu zaman fırının üzerinde gördüğün ışık sönecek.
" Selin artık laf anlatmaktan sıkılıp üzerini temizleyip ellerini yıkadıktan sonra bir şey demeden geçti içeriye. Zeynep onun gittiğinden haberdar değildi çünkü sadece pişmekte olan pizzaya odaklanmıştı. "
_ Ne zaman yanacak ki bu ışık? Uff! Bekle bekle nereye kadar ya! Sabahtı akşam oldu sen hâlâ olmadın. Zaten niye pizza yaptıysak! Benim başka yemekler öğrenmem lazım. Genel yemekleri. Şimdi kalkıp kim bana diyecek 'Zeynep bize ev yapımı pizza yapar mısın? ' diye? Kimse demeyecek tabikii. Beceriksizliğime tüküreyim ben.
" Zeynep kendi kendine konuşurken belinde hissettiği kollarla biraz da olsa irkildi. Kolların sahibinin kim olduğunu çok iyi biliyordu. "
_ Kendi kendimize konuşmaya başlamışız iyiye yoramıyorum güzelim.
_ Selin burda değil mi?
_ Hayır. Sanırım sen konuşmaya başladığından beri içeride. Bende o gelince dedim gideyim de güzelime bakayım. Ama benim güzelim isyanda.
_ Ne yapayım ya. Baksana bekliyorum bekliyorum olmuyor. Işık yanacakmış o da yanmıyor bir türlü.
_ Bu yüzden olana kadar beklemelisin bebeğim. Ama burda bunun başında değil.
"Zeynep dudaklarını sarkıtıktan sonra yavaşça döndü Kerem'e. Kerem onun yüzünü görür görmez kahkaha attı. Bu Zeynep'in kaşlarını çatmasına neden olmuştu."
_ Ne!?
"Kerem kendini tutamıyordu ona bakarken. O kadar tatlı gözüküyordu ki yüzüne bulaşmış olan unla. Onun kendisine kaşlarını çatıp bakması daha da hoşuna giderken parmağını yanağına sürtüp unun olduğu yere bir şerit çekti. "
_ Bu halde bile nasıl bu kadar güzel bu kadar tatlı olabiliyorsun?
"Zeynep'in yüzü normale dönerken ne demek istediğini anlamadı. "
_ Neden? Halimde ne var ki?
"Kerem cebindeki telefonu çıkartıp ekranı ona çevirdi. Zeynep ekrandan kendine bakınca gözleri büyüdü. "
_ Ya şuna bak her yerim un olmuş. Kendimi bulamıyorum.
"Kerem telefonu tezgahın üstüne atıp Zeynep'i sıkıştırarak tezgaha yasladı. "
_ Ama ben seni buluyorum.
"Bir elini tezgahtan çekip beline koyup kendine daha çok yaslarken yüzünü iyice ona yaklaştırdı. Gözleri ikisininde etkisiyle hafiften kısılmış kalplerinin ritmi değişmişti. Zeynep bir elini boynuna koyarken bir elini sırtına götürmüştü çoktan. "
_ Hem... Böyle de çok güzelsin.
" Dudaklarını yanağına dokundurduktan sonra dudaklarına dokundurdu. İkiside inadına ayırmıyordu gözlerini birbirinden."
_ Böyle daha tatlısın.
" Kerem'in sesi gibi bakışları da değişiyordu. Zeynep'i mest ediyordu. Git gide daha çok yaklaşıp hiç mesafe bırakmıyordu arada. "
_ Böyle daha çekicisin.
" Zeynep bu dediğine şaşırdığı için ortamı bozmadan onun ses tonu ile konuştu. "
_ Bundan emin değilim.
" Kerem'in yüzündeki farklı bir gülümseme oluşurken dudaklarını yeniden dudaklarına dokundurdu. "
_ Böyle daha çekicisin. Böyle daha seksisin.
" Zeynep Kerem den alışıktı bunları duymayı yinede hâlâ utanıyordu. Ama bu sefer belli etmeden iyice ona benzedi. Gerek sesi gerekse bakışları. Onu biraz daha kendine çekip dudakları arasında çok az bir mesafe bıraktı. "
_ Hmm. Öyle mi gözüküyorum ordan.
" Dudaklarına değen dudaklar ile deli oluyordu Kerem. "
_ Burdan nasıl gözüktüğünü anca bu kelimelerle anlatabildim. Daha var ama beynim uyuştu. Bulamıyorum.
" Zeynep onun tarzında gülümsedikten sonra başını biraz çevirip boynunu öptü. Dudaklarının etkisi Kerem'in üzerinden gitmeyecek cinstendi. Boynundan sonra hemen biraz üstünü öptü devam ederek dudağına kadar geldi. "
_ Sen bana diyorsun ama kendinden haberin yok. Bulacak söyleyecek kelime cümle yok.
"Kerem dayanamayıp dudaklarına yöneldi hırsla. Aynı şekilde karşılık alırken dudaklarını ayırıp mesafe bırakadan sesszice konuştu canı acısada. İstemiyordu böyle şeyler söylemeyi ama Zeynep'in iyiliği içindi. Alnını alnına yaslayıp dudaklarını öptükten sonra konuştu. "
_ Sadece bir gün. Bir gün bizim olsun. Ne kadar sürerse sürsün hiç bir şey senden önemli değil. Senin sağlığından önemli değil. Ama tek bir gün herşeyden uzak herşeyi unuttuğumuz sadece ikimizin olduğu bir gün olsun..........................