_ Merhaba arkadaşlar! Umarım bu bölümüde beğenirsiniz! Sizleri çok seviyorum ! Yorumlarınızı bekliyorum lütfen esirgemeyin bunu benden! Çok teşekkür ediyorum!
İyi okumalar!
》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》》
"Zeynep sabah çalan telefona sinir olarak açar gözlerini. Uykulu gözler ile Kerem kendine sarılmışken arkasını dönemden kolunu o tarafa uzatıp telefonun üzerine basar ve kapattığını düşünerek yeniden kolunu Kerem'in üzerine atıp kapatır gözlerini. Ama o sırada telefon yeniden çalar. Bu ısrarlı çalışın kimin olduğunu az çok tahmin eder ve gözleri kapalıyken alıp açmaya çalışır ve kulağının üzerine koyup Kerem'e sarılmaya devam eder. "
_ Zeynep çok önemli bir şey söylemem lazım sana.
_ Hıhı.
_ Zeynep çok önemli bir şey. Ben aşık oldum! Aşık oldum!
_ Çok sevindim Selin.
_ Ya Zeynep aşık oldum diyorum sana sen 'çok sevindim Selin' diyorsun. Aşık oldum kızım. Acilen konuşmamız lazım. Ben mi geleyim sen mi gelirsin?
_ Canım biliyorsun işe gideceğim şimdi de uyuyorum yani bir kaç saati değerlendirmek için, sen şirkete gel olur mu orada konuşalım.
_ Tamam gelirim ben öpüyorum.
_ Bende.
" Zeynep kapatıp hızlıca kolunu geriye atarak komidin'in üzerine koyar ve geri Kerem'e döner. Kolunu çıplak beline sarıp iyice sokulur ona. Kerem uyku arasında da olsa hemen sıkıca sarar onu. Zeynep bir süre gözleri kapalı dursada uyuyamayacağını anlar ve içinden Selin'e küfür etmeye başlar. Gözlerini açıp etrafa bakar. Kerem'in hâlâ gözlerinin kapalı olduğunu görünce göğsünü öper. Kerem gülümseyince uyumadığını anlar ve kendisi de gülümser. Göğsünü bir kez daha öpüp, bu sefer kolunu öper. Hâlâ gözlerini açmayınca Zeynep kolunu dişlerinin arasına alıp biraz ısırır. Kerem gözlerini açınca Zeynep de gülerek ısırmayı bırakır ve ısırdığı yeri öper. "
_ Koluna çok güzel bir saat yaptım biraz yukarı da oldu ama neyse.
" Kerem'in ona gözlerini kısarak bakması ile başına kötü şeyler geleceğini anlayınca yutkunup şirince gülümser. "
_ Ama çok güzel oldu. Benden sana hediye. Güle güle kullan. Ben duşa gireyim.
" Kerem o doğrulmaya çalışırken kolundan tutup yatırır ve üstüne çıkar. Yüzüne doğru eğilip konuşur. "
_ Tamam sevgilim, bende sana bir hediye vermek istiyorum.
"Kerem dinlerken söylediği söz ile gözlerini açarak bakar ona. 'Sevgilim' demişti değil mi? Yanlış duymamıştı. Bunu şaşkınca hazmetmeye çalışırken boynunda Kerem'in dudaklarını ve dişlerini hissedince kendine gelir. Kerem bir süre sonra çekilince zafer kazanmış gibi gülümserken önce boynundaki morluğa daha sonra da Zeynep'e bakar. Zeynep morluğu dikkate almadan kelimeye odaklanır. "
_ Sen ne dedin az önce?
_ Ne dedim?
_ Bende onu soruyorum ne dedin?
_ 'Bende sana hediye vermek istiyorum' dedim.
_ Ondan önce bir şey dedin.
" Kerem düşününce aklına gelen şey ile yüzüne daha çok gülümseme yayar ama bunu çaktırmaz Zeynep'e. "
_ O kadar güzelim, onları söyledim başka bir şey söylemedim.
"Zeynep'in yüzü düşer bunun üzerine. Yanlış duymamıştı emindi ama Kerem öylesine söylemişti belli ki. Ağzından öylesine çıkmıştı belkide. "
_ Tamam.
"Kerem yüzünün düştüğünü görünce kendi gülümsemesinin azaldığını hisseder. O gülmeden gülemiyordur bile. O üzülünce kendisi de üzülüyordur. "
_ Tamam tamam hemen asma yüzünü şaka yaptım. Doğru duydun işte 'Sevgilim', 'Sevgilim' dedim.
"Zeynep hemen gülümseyip kendine çeker ve sıkıca sarılır ona. Boynunu defalarca öpüp saçlarını okşar. "
_ Seni yiyebiliririm. Çok yakıştı ya. Çok seviyorum seni çok seviyorum çok seviyorum.
_ Bende seni çok çok seviyorum.
" Zeynep Kerem'e mutlulukla iyice sarılıp öper. Kerem şimdi çok daha mutludur. Aşıktır. Kalbinin ritmi farklıdır. O da sıkıca sarılıp az önce öptüğü iz bıraktığı yeri bir bir kez daha öper. "
_ İz bırkatın değil mi?
_ Evet çok yakıştı, çok da güzel duruyor bence.
_ Bende koluna iz bıraktım. Tişört giyince belli olacak.
_ Sen ne giyersen giy belli olacak güzelim.
_ Yaa Kerem o kadar mı morardı. Bizimkilere ne diyeceğim ben. Kerem boynumu ısırdımı? Kolaysa gel sen söyle.
_ Olur söyleyelim. Hatta başka şeyler de anlatalım. Dün geceyi, neler olduğunu, neler hissettiğimizi.
" Zeynep bir eli ile koluna vurur yavaşça. "
_ Kerem! Ben sana boşuna sapık demiyorum, çok ayıp.
_ Ne ayıbı, öyle değil mi?
_ Kerem!
_ Tamam tamam demedim bir şey. Seni kim aradı?
_ Selin.
_ Ne diyor? Gel falan demiyordur umarım bırakmam çünkü. İşe gideceğiz zaten. Doya doya zaman geçirmek istiyorum seninle. Yetmiyor gerçi ama.
_ Yok yok bende şirkete gel dedim zaten. Bende senden ayrılmak istemediğim için geçiştirdim. Aşık oldum Zeynep, aşık oldum diyip durdu. Kim acaba merak ettim şimdi.
_ Yok yok etme. Hiç etme boşver. Şirkete gidince öğrenirsin.
_ Aynen gelecek zaten konuşuruz.
_ Zeynep artık şirkette de rahat rahat konuşup rahat davranmak istiyorum seninle.
_ Bende istiyorum canım ama şimdi olmasa iyi olur. Yani baban nasıl karşılar bilmiyorum.
_ Şaşırır çünkü sevgilim olmadı. Haberlerden sonra senin benim sevgilim olduğuna çok sevinir ayırıca çünkü seni çok seviyor.
_ Olsun biz biraz daha bekleyelim olur mu? Çok beklemeyiz söyleriz.
_ Tamam canım ne zaman hazır hissedersen o zaman söyleriz.
" Zeynep dudaklarını yanağına dokundurup öper. "
_ Teşekkür ederim. Duş alalım mı?
_ Alalım, hazırlanıp güzel bir kahvaltı yapalım sonra.
_ Dışarıda yapalım mı? Hiç uğraşmayalım şimdi.
_ Olur, dışarıda yaparız kahvaltımızı oradan geçeriz şirkete.
_ Tamam sen git ben geliyorum.
_ Zeynep!
_ Ne?
_ Hâlâ mı?
_ Evet Kerem. Ne yapayım utanıyorum.
_ Utanılacak bir şey yok ortada. Sen benimsin.
_ Tabii ki de seninim aksini asla söyleyemem ama utanıyorum elimde değil.
_ Hadi bakalım bu kadar utanma yeter. Ben dün akşam ki Zeynep'imi istiyorum.
_ O her zaman gelmez öyle arada uğrar.
_ Söyle ona hep gelsin ben onu da çok seviyorum. Hadi gel bakalım.
" Kerem onun bir şey demesine fırsat vermeden yataktan kalkıp kucağına alınca Zeynep başını boynuna koyar gözlerini sıkıca kapatır. Kerem bir şey demeyip banyoya gelir ve büyük küvetin tıpasını kapatıp ılık su doldurur. Önce kendisi içine girip Zeynep'i de kucağına oturttur. "
_ Uyuzsun, gerçekten Berk uyuzu gibisin.
_ Bana bak Berkle falan da banyo yapmadınız umarım.
_ Yuh Kerem daha neler. Nereden çıktı bu?
_ Ne bileyim herşeyi yapmışsınız bu da olmuştur diye düşündüm.
_ Saçmalama Kerem, o kadar da değil. Kardeşiz biz onlarla. Birbirimizin yanında çok rahatsız sadece o kadar.
_ Bilmem artık. Belli bir mesafe koyarsanız herhalde.
_ Bu mesafe beni onlardan koparacak bir mesafe değil değil mi?
_ Tabii ki hayır güzelim. Şaka yaptım onlar senin kardeşin. Ama çok çok yakına girmeyin yinede.
_ Biz hep nerede buracağımızı biliriz merak etme. Yani aynı yatakta defalarca uyuduk hepsiyle yan yana ayrı ayrı ama en ufak bir şey olmadı. En ufak kardeşlik dışında bir duygu geçmedi aramızda. Onlarda da olmadığını biliyorum. Onlarda seni çok sevdiler zaten. Hiç sorun çıkarmazlar.
_ Sorun çıkarsalar da sorun olmazdı zaten.
" Zeynep elini yanağına koyup gülümseyerek okşar. "
_ Tamam sakin ol. Kimse kimseye sorun çıkarmaz. Onlar benim kardeşlerimse seninde kardeşlerin. Eğer senin bir kardeşin olsaydı ben onu kendi kardeşim gibi görürdüm. Sende öyle görebilir misin?
_ Tabii ki güzelim, tabii ki öyle görüyorum.
_ Seni çok seviyorum.
_ Bende seni çok seviyorum.
" Zeynep'in tüm ısrarlarına rağmen Kerem onun saçlarını yıkar. Zeynep onun istekli olmasından dolayı izin verir buna ve kendi saçları kıvırcık olduğu için biraz uzun sürer Kerem'in yıkaması. Zeynep kendi saçları bitince Kerem'in şampuanını alıp bu sefer o onun saçlarını yıkar. Bunun gerçekten de eğlenceli olduğunu görür. Zeynep onu yıkarken Kerem bu fırsatı değerlendirir ve Zeynep'i öpmeye başlar. Zeynep onu yıkarken eğlenir ve öpmesine tamamiyle izin verir. Zeynep life erkek duş jelini döktükten sonra kokusu tüm banyoya yayılır. Çok güzel kokuyordur. Kerem Zeynep'i öpmeye devam ederken; Zeynep kokunun hâlâ etkisindeyken lifi yavaşça göğsüne sürmeye başlar. Kerem hiç bıkmadan usanmadan öper Zeynep'i. Zeynep lifi bir tarafa bırakıp Kerem'e bakar. "
_ Daha önce bir kızla duş aldın mı?
_ Hayır.
_ Peki sabah sarılarak uyandın mı?
_ Hayır.
_ Peki ben onlara benziyor muyum?
"Kerem hâlâ öpmeye devam ederken sorulan soru ile başını kaldırıp yüzüne bakar. "
_ Sen. Onlara. Benzemiyorsun. Onlar. Gibi. İstesende. Olamazsın. Sen. Bana. Aitsin. Anladın mı? Anlatabildim mi? Bir daha bunları düşünürsen duyarsam Zeynep çok ciddi suçu kendim de aramaya başlayacağım. Ben mi düşündürüyorum sana bunları? Ben mi neden oluyorum Zeynep? Sen asla onlar gibi olamazsın. Sen temizsin, safsın... Ama onlar öyle değil. Sen benimsin, onlar herkesin. Sen özelsin, onlar değil. Sen benim için birtanesin, onlar değil. Sen benim isteyerek birlikte olduğum birisisin, onlar değil. Sen benim her zaman her dakika yanımda olmasını istediğim kadınsın, onlar değil. Sen benim kıyamayarak baktığım kadınsın, onlar iğrenerek baktığım. Sen değer verdiğim kadın, onlar değil. Sen sevdiğim kadın, onlar değil. Sen aşık olduğum kadın, onlar nefret ettiğim. Sen....
" Zeynep sorduğu sorunun pişmanlığı ile dudaklarını birbirine bastırıp elini onun dudaklarına koyar ve Kerem'in susmasına neden olur. "
_ Tamam devam etme artık. Özür dilerim. Şu sıra çok özür diliyorum ama bir daha sormayacağım söz. Senin gözünde öyle olduğumu biliyorum. Affeder misin beni?
" Kerem dudaklarının üzerindeki parmaklarını öpüp dudaklarından çeker ve onu öper. Zeynep'in başını kendi göğsüne yaslayıp saçlarını okşar. "
_ Ben sana kızmadım ki affedeyim. Sana kızamıyorum zaten. Böyle bir şeyi istesemde yapamıyorum. Benim gözümde nasıl bir yerde olduğunu bir görsen Zeynep... Sen ap ayrı bir yerdesin. Bir daha sorma böyle sorular lütfen. Beni de kendini de üzme.
" Zeynep başını kaldırıp dudağının kenarını öper ve gözlerine bakarak konuşur. "
_ Tamam sormayacağım söz. Hadi çıkıp üzerimizi giyinelim geç kalmayalım.
" Kerem Zeynep'i bir kez daha sıkı sıkı öper ve durulanıp çıkarlar duştan. Zeynep üzerini giyinecekken üstünü giyinen Kerem'in yanına gider ve gömleğinin düğmelerini iliklemeye başlar. En son da yakalarını düzeltip ceketini giymesine yardımcı olur. "
_ Neden kravat takmıyorsun? Sevmiyorsun değil mi?
_ Hiç sevmiyorum hemde. Çok rahatsız edici bir şey.
_ Senden bir şey isteyebilir miyim?
_ Tabii güzelim ne istersen.
_ Bugün sen benim ne giyeceğime karar verir misin? Sen seç yani.
_ Tamam güzelim seçeyim de, ben bilmem ki öyle şeyler.
_ Bence bilirsin. Sonuçta bu kadar güzel elbiseyi sen getirtmişsin. Yani sen seçmemişsindir ama olsun.
_ Valla ben aradım en güzel elbiseleri pantolonları işte ne varsa yollayın dedim onlarda yollamışlar. Sen beğendiysen sorun yok.
_ Çok beğendim. Hadi gel sen seç lütfen.
_ Peki seçeyim.
" Zeynep Kerem'i öpüp dolabın önüne getirir. Kerem'i elbiselerin karşısına yönlendirirken kendiside arkasına geçip beline sarılır. Kerem kıyafetlere bakarken Zeynep ensesini, boynunu yetişebildiği kadar yanaklarını öper. Kerem karşısındaki dolaba bakıp ilk gördüğü şeyi söyler Zeynep'e. "
_ Siyah pantolon?
_ Sence de hava çok sıcak değil mi sevgilim? Yani siyah yerine lacivert pantolona ne dersin?
_ Aynen lacivert pantolon. Üstüne? Kahverengi tişört olur mu?
_ Olur tabii. Bak bu kadar basit işte. Ver o seçtiklerini bana.
"Kerem dolaptan aldıklarını Zeynep'e verip öper. "
_ Ama bak ayakkabı olarak siyah seçebilirsin. Tamam mı? Sen hattâ çantada seç ben bunları giyeyim.
" Kerem ona dönüp belini tutar ve kendine çeker. "
_ Sen önce giyin sonra ben seçerim.
_ Olmaz sen seç ben giyineyim. Daha fazla uzatmayalım sen laf anlamıyorsun çünkü. Tamam mı ? Hadi.
" Zeynep bir kez öpüp ayrılır ve onu tekrar dolaba döndürür. Kendisi biraz uzaklaşıp hızlıca üzerini giyinir. Saçlarını elleri ile şekillendirirken Kerem eline aldığı bir ayakkabı ve çanta ile döner Zeynep'e. "
_ Öyle topuklu ayakkabı falan giyme bunlarla daha rahat edersin.
_ Tamam canım fark etmez benim için.
" Zeynep ayakkabıları da elinden alıp giyinir. "
_ Nasıl oldu?
"Kerem yanına gelip sarılır ve öpe öpe cevap verir. "
_ Çok güzel oldu. Sen her türlü güzelsin zaten.
" Zeynep onun böyle kendini ardı ardına öperek konuşmasına gülerek karşılık verir. Zor da evden çıkıp kahvaltı yaparlar. Kahvaltıdan sonra arabaya binip şirkete doğru yola çıkarlar. "
_ Güzelim hava çok sıcak çok uzun olmasada tatile gidelim mi?
_ Canım tabii ki gidelim de yani izin alamam ki şuan. Son durumdan sonra izin vermez Ahmet Bey. Biraz unutulsun ondan sonra sorarım ben.
_ Tamam ama çok beklemeyelim.
_ Tamam en kısa zamanda sorarım ben.
" Şirkete gelince Zeynep uzanıp sıkıca öper Kerem'i ve arabadan inip beraber yan yana girerler şirkete. "
_ Kerem böyle yan yana gelip gitmeye devam edersek anlayacaklar.
_ Anlasınlar Zeynep daha iyi işte.
"Zeynep sadece gülümserken önlerine çıkan birisi ile gülümsemesinin donduğunu hisseder...............................................