TERSİN DÜZÜ (Tamamlandı)

44.BÖLÜM

_ Bu piç burada kalacak duydunuz mu !? Bu piç burada kalacak! Ben geleceğim yine! İşi burda bitmedi!

_ Kerem hadi doktora götürelim hemen.

" Kerem daha fazla beklemeden hızlıca arabaya gider. Can arabaya binerken Kerem de Zeynep ile birlikte arka koltuğa oturup onu kendine çekip sıkıca sarılıp öpüp koklar. Elini morarmış yanağında gezdirirken Zeynep'in ağlamaklı çektiği iç ile gözünden yaş aktığını hisseder. "

_ Burdayım güzelim, burdayım birtanem. Bak sen çağardın bende geldim güzelim. Geç kaldım o itin sana bunları yapmadan gelmem lazımdı. Çok özür dilerim affet beni n'olur. Affet. Geçecek herşey geçecek sevgilim söz veriyorum. Seni çok seviyorum herşeyim, birtanemsin sen benim. Herşeyimsin. Sahip olduğum tek şeysin. Seni çok seviyorum.

" Kerem durmadan öpüp kendisi de ağlamaya başlarken hastaneye gelmeden kendini biraz da olsa toparlar. Hızlıca hastaneye gelince Kerem hemen inip Zeynep'i kucağına alır ve hastaneye girer. Tanıdığı doktorun yanına herkes ile birlikte girip Zeynep'i sedyenin üzerine bırakır ve elini tutup adama döner. "

_ Kerem? Ne oldu oğlum bu kıza?

_ Sinan Amca sonra anlatacağım ama n'olur yardım et.

"Adam hemen kafa sallarken Zeynep'in yüzüne bakmaya başlar. Kerem hiç elini bırakmadan defalarca öper ve içi acıyarak izler. Diğerleri de yanına gelip başını öperken yanında dururlar. "

_ Darbe almış bu kız! Kim yaptı Kerem?

_ Boşver Sinan Amca boşver hatırlatma!

_ Ben bu kızı senin yanında gördüm adı neydi? Berabermişsiniz de.

_ Beraberiz, Zeynep adı. Amca sadece yüzü değil karnında da baya bir morluk var.

_ Merak etme oğlum merak etme. Bakacağım ben. En acısız şekilde geçirmeye çalışacağım.

" Adam yüzündeki işlemi bitirirken Zeynep'in kendisine büyük gelen tişörtü kaldırırken Kerem'in üstünde bir şey olmadığını fark eder. Geri dönüp karnına bakarken dediği gibi ciddi bir morluk görür. "

_ Kaburgalarda kırık yoktur sanmıyorum. Ama yine de röntgen çektirelim emin olmak için.

_ Tamam Amca umarım tahmin ettiğin gibidir. Ne gerekirse yapalım n'olur.

"Adam Zeynep'in röntgen filmini alırken Kerem Zeynep'in yanından ayrılmaz diğerleri de herkese haber verip hastaneye çağırır. Herkes gelince hiç durmadan odaya girerler annesi babası Selin hemen Zeynep'in yanına gelip baygın olmasına rağmen içleri giderken öperler. Sinan röntgene de bakıp onlara döner. "

_ Dediğim gibi kırık değil ama ezilmiş. Vereceğim şeylere uyarsanız ve düzenli şekilde uygularsanız kısa zamanda atlatacaktır.

_ Bir şeyi yok yani değil mi?

_ Yüzündeki ve karnında ki morluk izlerler ve biraz da acıdan başka bir şey yok ama yaşadığı çok ağır bir şey. Bence destek alın olabildiğince yanında olun.

_ Hep yanındayız ne gerekirse yapacağız. Peki ne zaman uyanır.

_ Çok yorgun, ruhu da bedeni de. Dinlenecek şimdi. Sizi dışarı alalım artık lütfen. Dediğim gibi çok yorgun. Hâlâ şokta. Sakinleştirici vereceğiz uyuyacak akşama kadar.

"Herkes mecburen odadan dışarı çıkarken Kerem de öpüp zorla çıkar. Demir'in yanına gidecekken dayanamayacağını düşünüp kalır ve onun yanına adam yollar. Selin arkadaşlarının yanında ayrılıp Kerem'in yanına gelir. "

_ Çok kötü olmuş Zeynep Kerem. Ben böyle olacağını bilsem o iğrenç adama hiç yakınlaşmazdım. Çocuk gibi üstelemezdim. Zeynep'i dinlerdim. Kardeşim o benim onun canı acısa bende hissediyorum bende yaşıyorum. Kendimi çok suçlu hissediyorum senden de özür diliyorum.

" Kerem Selin'e dönüp elini tutar. "

_ Senin hiç bir suçun yok. Sen de dedin eğer bilseydin yapmazdın. Asıl ben kendimi çok suçlu hissediyorum; eğer o gün daha çok önlem alsaydım yanında dursaydım diye. Kendimi yiyiyorum. Benim de canım yanıyor sevdiğim kadını öyle görünce. İçim parçalanıyor. Bundan sonra ne yapmam gerekirse yapacağım. Demir'in herşeyi anlattığına eminim kendimi affettirmek için elimden geleni yapacağım. Çünkü onu çok seviyorum.

_ Sen neden böyle bir şey yaptın Kerem? Çok ağır değil mi ? Bir insanın hayatını değiştirmişsin mahvetmişsin...

_ Biliyorum Selin biliyorum. Kendimden nefret ettim. Bir an gözüm kör oldu. Ama ikisini bir araya getirmeye çalıştım hemde defalarca. Özür diledim. Ama olmadı Demir'in kinini bir türlü azaltamadım. Haklıydı çok haklıydı ama ne olursa olsun Zeynep'e dokunamaz! Hiç kimse! Onun derdi benimleydi! Elimden kurtulamayacak bundan sonra! Çekeceği var! Ama önce Zeynep'le konuşmam lazım.

" Selin Kerem'in ellerini sıkarken az da olsa içten bir şekilde gülümser. Dediklerinin doğruluğu gözlerinden bellidir zaten. "

_ Yaptığın hiç doğru değil evet hemde hiç. Ben senin Zeynep'i ne kadar çok sevdiğini biliyorum. Onunla hepimiz konuşacağız. Elimizden gelen herşeyi yapacağız. O da seni çok seviyor hemde çok. O aptala da ne yaparsan yap. Kimse karışmasın sana! Bizim hepimizin yerine ne yapacaksan yap! Önemli olan Zeynep'in iyi olması. Hâlâ inanamıyorum. Resmen... Çok kötü Kerem. Bir kadının bir erkek karşısında savunmasız kalması çok kötü.

_ Biliyorum kahretsin ki biliyorum. Ben aşkı sevgiyi Zeynep ile öğrendim herşeyi unuttum. Şimdi onu bırakamam. Asla. Onu çok seviyorum.

" Selin elini bırakıp yavaşça sarılırken konuşur. "

_ Biliyorum biliyorum çok iyi biliyorum. O da seni çok seviyor. Hemde çok. Hal olacak herşey. Yeter ki Zeynep iyi olsun sağlıklı olsun.

"Kerem Selin'e karşılık verirken sarılır ona. Beklerken hiç ayrılmaz odanın yanından. Doktor çıkıp Zeynep'in kendine geldiğini söyleyince Kerem hızlanan kalbi ile korkarak adım atar odaya. Konuşacaktı terslesede istemesede. Bırakamazdı onu. Çok seviyordu asla bırakamazdı. Uyanıkken sarılacaktı öpecekti yine. Sonra herşeyi yoluna koyacaktı ama önemli olan konuşmaktı. Önce konuşmak...........................................