_ Ne var?

_ Sakin ol, aralara nokta koy, virgül falan koy da nefes al güzelim.

_ Çok mu hızlı oldu?

_ Yani biraz.

_ Anladın ama şuan bence. Hem sen ne diye hemen tutuyorsun ki elini. İstediğine istediğin lafı söylüyorsun niye Selen midir Selin midir neyse artık ona neden söylemedin?

_ Ne bileyim güzelim öylesine tanışma amaçlı işte.

_ Allah Allah sen her gelenin elini mi tutuyorsun?!

_ E yani. Yeni tanıştıklarımla evet. Bilseydim tutmazdım bundan sonra da tutmam.

_ Ha yani bundan sonra da elini tutma gibi bir planın var? !

_ Hayır tabii ki güzelim. Tamam bilseydim bu kadar kızacağını kıskanacağını tutmazdım.

_ Kıskanmadım ben!

_ Yapma güzelim nasıl kıskanmadın, bal gibi de kıskandın işte.

_ Kerem kıskanmadım! Eğer bu kıskanmaksa senin yaptığına ne demeli? Kardeşim dediğim kişilerle uyumama kızıyorsun. Sen daha fazla kıskanıyorsun.

_ Kıskanmıyorum. Aynı şey değil.

_ Nesi farklı? Gayette aynı şey.

_ Zeynep ben yeni tanıştığım birisinin elini tuttum sen kim olursa olsun aynı yatakta yattın. Aradaki mesafeyi ve farkı görebiliyorsun değil mi?

_ Kerem ben bu konuyu az önce aştık sanıyordum.

_ Aştık zaten Zeynep. Ben sana inanıyorum güveniyorum. Onların senin kardeşlerin olduğunu da biliyorum. Ama ben sadece elini tuttum kötü bir şey yok bunda. Aynı yatakta görmedin bizi en azından.

" Zeynep bunun üzerine gözlerinin dolduğunu hisseder. Yine aynı konuya getirmişti işte. Ama kendisi onun ima ettiği bir durumda değildi! Çok farklı bir şey söylüyordu şuanda. İki gözüne baksada sinirlendiği ve kırıldığı için bir şey diyemez. Çünkü eğer derse herşeyin daha da kötü olacağını bilir. Söylediği şeyin düşüncesi dile gelmesi bile kalbinin kanamasına neden olmuştur. Ama içinden geçen ilk şeyi söyler ona. "

_ Aradaki farkı da mesafeyi de şuan da çok iyi görebiliyorum.

" Kerem'in kollarından çıkacakken Kerem tekrardan daha sıkı tutar. Kırgın olduğu gözleri ile bakar yeniden ona. Yere düşüp küçük parçalara ayrılmış cam parçalarını taşıyan gözleri ile bakarken aynı parçalı sesi ile konuşur. "

_ Biraz yanlız kalalım.

"Daha fazla konuşmak istemediği için çıkar kollarının arasından ve odadan çıkar. Hiç yapmak yanından ayrılmak istemesede şuanlık daha fazla kırmamak kırılmamak için çıkar odadan. Gözleri daha da dolarken odasına girer. Masasının yanına gelip ellerini üzerine koyup başını yukarı kaldırır. "

_ Yeri değil. Yeri değil! Ağlama Zeynep! Ağlama! Nefes al! Ağlama!

" Zeynep kendi kendini sakinleştirmeye çalışırken gözlerini kapatıp açar ve yerine oturur. İlgilenmek için önündeki dosyayı açıp incelemeye başlar. Zar zor bunları yaparken şirket telefonu çalar. "

_ Efendim.

_ Zeynep son iş için hazırlanan dosya sende mi? Bende de Kerem de de yok.

_ Evet Ahmet Bey bende şimdi onu inceliyordum. Eksik bir şey yok. Getiriyorum hemen.

_ Tamam bekliyorum.

" Zeynep telefonu kapatıp dosyayı da kapatır ve eline alıp odadan çıkar. Ahmet'in odasının kapısını çalıp içeriye girer ve dosyayı verir. Ahmet göz atıp Zeynep'e döner. "

TERSİN DÜZÜ (Tamamlandı)Where stories live. Discover now