44. Bölüm: Geride Kalan

366 53 16
                                    

43. bölümü okumayı unutmayın.

Bölüm şarkısı:
Ruelle - The Other Side

27.12.1978

James ve Lily, nişan kutlaması için Muggle dünyasında küçük bir salon kiralamışlardı. Büyücülük dünyasında olduğu gibi onların da dünyasında altın olan Galleon değerliydi ve bozdurulduğunda ise daha da değerli olduğu için salonu kiralarken zorlanmamışlardı.

Havalar sıcak olunca yapmayı planladıkları nişan kutlamasını ani bir kararla yılbaşına çekmiş, düğünü ise yazın yapmaya karar vermişlerdi. Sebebi ise, hâlâ Hogwarts'ta okuyan arkadaşlarıydı...

Lily, sevgi dolu bir davet mektubuyla ona yılbaşında olacak nişandan bahsetmiş ve onu çağırmıştı çünkü Capella daha önceden yılbaşı tatili için eve dönmeyeceğini ve okulda kalacağını söylemişti. Mektup eline ulaştığında ise bu kararından yine de dönmek istememişti.

Merhaba Capella! Canım dostum, nasılsın? Umarım iyisindir ve bizsiz güzel vakit geçiriyorsundur. Sana o kadar imreniyorum ki! Hâlâ orada okumak için bir yıla sahipsin. Keşke benim de orada okumak için son bir yılım daha olsaydı... Aman! Hüznün yeri değil! Sana müjdeli bir haber vermeye geldim! Yılbaşı tatilinde okulda kalma fikrini aklından çıkar çünkü yılbaşı tatilinde James ve benim nişan kutlamamız var. Elbette en yakın arkadaşımız olduğun için katılmak zorundasın! İtiraz istemiyorum! Ah, Capella... O kadar mutluyum ki anlatamam. Sonunda hayallerime kavuştum. Bu mutlu günümde en yakın arkadaşımı yanımda görmek isterim. Eminim ki nişan kutlaması hem sana, hem de bize çok iyi gelecektir. Seni dört gözle bekliyoruz.

En sevdiğin arkadaşın,
Lily

Boş gözlerle mektubu okuyan Capella'nın yaptığı şey ise kağıdı buruşturup yere fırlatmak ve üzerine oturduğu yatağa uzanıp gözlerini kapatmak olmuştu. Gözlerini öylesine sıkı yummuştu ki kirpik dipleri acımıştı. Hayır, gitmeyecekti, eğer giderse dayanamazdı.

Lily'e bir cevap yazmadı. Günler geçti. Ve ardından Sirius bir mektup yazdı. Çoğunluk olarak kendinden, onsuz yaptığı şeylerin sıkıcılığından ve kendisini ne kadar özlediğinden bahsetmiş olsa da, en sonda o da nişandan bahsetmiş ve gelmesini istemişti. Hayır, gitmeyecekti, eğer giderse dayanamazdı.

Buna da bir cevap yazmadı Capella. İkinci mektubu da yanıtsız bıraktı. Sonra Peter yazdı. Kargacık burgacık yazısıyla onun halini sorarken bile çocuğun yüzündeki utangaç ifadeyi hayal edebilmişti Capella. Bu tebessüm etmesine sebep olurken onun da nişandan bahsettiğini okudu ve o mektubu da buruşturarak diğerlerinin yanına gönderdi. Hayır, gitmeyecekti, eğer giderse dayanamazdı.

Bu böyle nereye kadar devam ederdi bilmiyordu. Yaptığının doğru bir şey olmadığının farkındaydı. En yakın kız arkadaşı ve aşık olduğu çocuk onu nişan kutlamalarına davet ediyordu. Kalbine söz geçirmeyi bu zamanlarda başarsa da davet edildiği kutlamada ne yapardı, ne hissederdi bilmiyordu. Kalp acısına dayanamıyordu Capella. Aslında içten içe kendisini uyarıyordu. Çocukça davranmaktan vazgeç, diyordu kendine, artık unut gitsin onu, olmayınca olmuyor; hem bak, nişanlandı bile, yakında evlenecek ve ondan tamamen kopmak zorunda kalacaksın.

Ama Capella biliyordu ki unut gitsin demek kadar kolay bir şey değildi yıllar boyunca aşık olduğu insanı unutmak.

Kendisine gelen üçüncü mektubu da yanıtsız bırakınca birkaç gün içinde eline bir mektup daha ulaştı. Büyük Salon'da baykuşu ona doğru uçunca kalbi çaresizce kaburgalarının arasında çırpınmaya başlamıştı. Ya bu mektubu yazan James ise? Olabilir miydi?

THE OTHER SIDE Where stories live. Discover now