38. Bölüm: Yağmurun Altındaki Kurt

677 82 9
                                    

Chelsea Wolf - House of Metal

Kaleo - Way Down We Go

Ivan Torrent - Vis Mortix (Epic Vocal Inspirational Electronic)

Ivan Torrent - Vis Mortix (Epic Vocal Inspirational Electronic)

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

09.05.1978

Aradan geçen bir haftanın sonunda dışarıyı esir alan fırtınalı hava Capella'yı hiç olmadığı kadar heyecanlandırıyordu. Saatler akşam altıyı gösterirken hava o kadar kapalıydı ki gece yarısı gibiydi. Simsiyah bulutlar gökyüzünün mavisini çalmışlardı.

Elindeki iksirden bakışlarını ayırdı Capella. Neredeyse bir haftadır ağzından çıkarmadığı adam otu yaprağını çiğnemekten artık bıkmıştı ama emindi ki buna değecekti. Bu gece her şey bitecekti.

"Elly!" Birinin ona seslenmesiyle hızlıca elindeki iksir şişesini cüppesinin cebine atarak arkasını döndü. Lily'nin yeşil gözleriyle göz göze geldiğinde hafifçe gülümsedi. Kız ona doğru ilerlemeye başlamıştı. "Ne yapıyorsun orada?"

Capella omuz silkti. "Hiçbir şey. Sadece dışarıyı izliyordum."

Lily'nin bakışları Capella'nın arkasında kalan pencereye gitti. Bardaktan boşalırcasına yağmur yağıyordu ve ara ara gürleyen gökle karamsar bir hava vardı. "Anladım. Büyük Salon'a geçeceğiz. Gelmek ister misin?"

"Olur. Gidelim." Büyük Salon'a inerken bir şey unuttum bahanesiyle yanlarından sıyrılır ve iksiri içmek için dışarıya çıkardı. Zaten bu havada kimsenin dışarıya çıkması mümkün değildi.

Sirius ve diğerleri önden gülüşerek çıkarlarken Capella ve diğer kızlar da peşlerinden çıkmışlardı ortak salondan. Alice, küçük kuzeni Leda'dan bahsediyordu. James'in doğum günü partisinde bir çocukla dans ettiği hakkındaydı konu.

Demek ki Bennet'dan haberi yoktu.

Birkaç dakika içinde Büyük Salon'a inmişlerdi. Çok fazla kişi yoktu, muhtemelen çoğu kişi ya ortak salonlarındaydı ya kütüphanedeydi ya da okulun içinde farklı yerlere dağılmışlardı. Üstelik akşam yemeğine de neredeyse bir saat vardı.

"Seninle uzun zamandır satranç oynamıyoruz Marl." dedi Lily sarışın arkadaşına sırıtırken.

Marlene gözlerini devirdi Lily'nin bu söylediğine. "Her seferinde beni yenmemişsin gibi." Homurtusu arkadaşlarını güldürmüştü. "Gidip Lupin'le oynasana sen. Beni yenmekten zevk mi alıyorsun?"

"Evet." Lily ve diğerleri kendi aralarında gülüşürken Capella etrafa tedirgin bir bakış attı. Heyecanlı olduğu kadar tedirgindi de ve bir an önce buradan gitmesi gerekiyordu.

"Ben biraz üşüdüm sanki." dedi arkadaşlarına dönerek. "İnce cüppemi giyinmişim üstelik havalar daha ısınmadan. En iyisi gidip hırka alayım kendime."

THE OTHER SIDE Where stories live. Discover now