sürpriz haber

En başından başla
                                    

O ayrıldığında Ochako'ya sıra geçmişti. "Siz ikizler her defasında kalbimi çıkartıyorsunuz." Samu kıkırdadı. "Haru'yu benden daha çok seviyorsunuz galiba. Gelecek sefer bende kolumu kiraam iyi olur." Şakasına söylediği söze hiç kimse gulmemisti. "Komik değil Samu-nii. Her neyse. Peki sen kimsin?"

Bu üçlüye anlatmadıkları bir şey daha vardı tabi. "Adım Watabene Rei. Rei diyebilirsiniz." Elini uzattığında kız çoktan olası senoryakarı düşünmeye başlamıştı. Katsuki ve Deku için bimuraya tanımadıklarını birini getirmek her zaman olan bir şey değildi.

"Hogakure Tooru." Sonra sırayla herkesle tanışmaya başladı.

"Uraraka Ochako." Urarakada aynı şekilde düşünüyordu. İkilinin sakladıkları bir şey vardı.

"Hogakure Kiyoko." Rei gülümsedi. "Abla-kardeş misiniz?" Bu soruya karşılık iki saniye sonra hepsi gülmeye başlamıştı. Neler olduğunu anlamayan çocuk ise aşırı şekilde utanmıştı. "Rei, Kiyoko-san Tooru'nun annesi. Gerçi bizde ilk defa yüz yüze tanıştık. Değil mi?" Önceden telefonda

Kadın gülümsedi. "Evet. Sizinle de tanıştığım için çok mutluyum." Rei boğazını temizledi. "Üzgünüm. Çok genç gösteriyorsunuz."

"30 yaşında sayılırım ama iltifatını kabul ediyorum. Hadi içeri geçelim."

Kapının biraz gerisinde duran Shinso hepsinin iyi olduğunu görünce gözlerini kapatıp geçirdiği birkaç günün stresini üzerinden attı. Kendi stresini bastıramadan Ochako ve Tooru'yu sakinleştirmeye uğraşmıştı. Gerçi Katsuki'ninin stresini hayal edemiyordu.

Ona bakınca kaşlarını çattı. Bu geçen 1 haftanın zayıflığı değildi. Hafif sallanması ve buradan hissedebildiği farklı bir kokusu vardı. Uzun zamandır birlikte yaşadıkları için ayırt edebiliyordu böyle küçük ayrıntıları. Tarihi hatırlaması anlamasına yetse de nasıl ayakta durduğu anlamış değildi. Bir gün öncesi olsa da, dışarıdan bakan birisi için normaldi.

Ochako ise geçen günlerin stresinden kendini kurtarmak için mutfakts vakit geçirmesi sayesinde herkes için bir dolu yemek vardı. "Ochako-chan, biraz abartmış mısın?' gözlerini devirdi. "4 gün boyunca bize haber verme zahmetine girmeyen kimdi acaba?" Deku bu sefer sustu.

"Hadi herkes otursun." Yemekte Tooru ve Ochako'nun bakışları Rei'in üzerinde olsa da hiç kimse bir şey söylememişti. Ama geçen konusmalarda aynı üniversitede olduklarını ve ikizlerin yakın arkadaşı olduğu belliydi. Diğer taraftan Rei de aynı şekilde kedi-insanların isimlerini ve neredeyse gerçek aile olduklarını kabul etmişti. Küçük Eiji'den Katsuki'ye kadar.

Mutfağı hızlıca toparladıktan sonra salona geçti. Rei Haru ve Samu yan yana oturup birbirlerine baktılar. Artık zamanı gelmişti.

"Sormayım sormayım dedim ama Rei-sann, geldiğinden beri çok gerginsin. Haru ve Samu-ni-san burayı hiç kimseye söylemediler. Neler oluyor? Katsuki-ni-chan sana bir kere bulaşmaması daha şüpheli." Katsuki içinde gülümsedi. Hakkı vardı. Ama kendini düzgün tutmakla uğraşıyordu. Bugünün normalden 1 gün olsa da son 1 haftada geçirdiği stresten öne gelmiş gibi hissediyordu. Bunu şu anda kimseye söyleyecek değildi ya. O ayaktaydı. Güçlüydü. Kendini tutabilirdi.

"Aslında haklısın Tooru. Size söylememiz gereken bir şey var." Bakışları ikiliye kaydı. Haru derince bir nefes alıp Rei'in elini tuttu. "O benim nişanlım."

Katsuki şimdi bilmelerinin daha iyi olsguunu düşündü. "Ayrıca hamilesin aptal. şok yacayacaklarsa tam yaşasınlar." Cümleyi algıladıkları anda bunu bilemeyenler ayni anda bağırdı. "NEEE?!"

"Katsuki, bu gerekli miydi?"

"VE HEPİNİZ BUNU BİLİYOR MUYDUNUZ?'

Tooru ayağa kalkıp salonda sakinleşmek adına bir tur attı ve kardeşinin önünde durdu. Çevredeki gerginliği hissetmiş gibi kulakları etrafta dönüyordu. Hala uyuduğu için şanslılardı. "Haru-niii, bu gerçek mi?" Ayağa kalktı ve hafif karnına dokundu. "Hadi ama hissetmiş olmalısınız. 3 haftalık oldu." Ochako ve Tooru birbirine baktı. Biliyorlardı.

"Mutlu musun?" Rei yanına geldi ve elini omzuna koydu. "Olacağız." Bu onun tekrar gülümsedi ve şoktan donmuş olan Ochako'yu rahatlatmak için yeterliydi. "Sizler gerçekten her defasında bir şok getiriyorsunuz yanında. Deli çocuk gel şuraya."

Ochako'yla sarıldılar. "Üzgünüm, Kendim söylemek istemiştim." Kıkırdadılar. Katsuki her şeyi tek seferde sığdırmıştı ama galiba böylesi iyiydi.

Tooru da yanlarına gelip elini omuzlarına koydu. "Galiba teyze oluyorum." Bu cümle o anda kahkahaya sebep olmuştu.

Shinso'nun gerginliği ise hala uzerindeydi. Ne olursa olsun bubkelimeyi duyduğunda korkuyordu. Hamile olduğu için ağlayan, orası tarafından önce eziyet görüp sonra sokağa atılan ya da zorla ameliyata sokan insanlar biliyordu. Korkması elinde değildi. Katsuki'ye baktığında onu anladığını biliyordu. Rei'in biraz olsun dayak yememesinin imkansız olduğunu biliyordu.

Sıra Rei ve Haru'nun ilişkisine geçince Katsuki en zor kısım gecitigi için rahatladı. Biraz daha muhabbeti dinliyormuş gibi yapıp kendi odasina geçmeliydi.

"Katsuki, iyi misin?" Kafasını koltuktan kaldırdı ve herkesin ona baktığını gördü. "Ne oldu?" Deku elinin üzerine elini koydu. "Deminden beri sana sesleniyoruz. Hasta mısın?" Vücudundaki halsizlik kesinlikle artmıştı ve yavaştan terliyordu. Tüm kedi-insanlarin anladığından kesinlikle emindi. "İyiyim. Ama artık odama geçeceğim siz oturun."

Ayağa kalktığında dengesini sağlaması biraz uzun sürünce deku onu yakaladı. "Yanıyorsun. Gerçekten hasta-" Ne olduğunu anlayan Deku'nun bir saniye duraklamasıyla Katsuki kendini kurtardı.

"İyiyim dedim di mi? Kızgınlık filan geçirmiyorum." Geçmişinden beri refleks olarak söylediği cümle... ilk defa bu kadar anlamasızdı ve bu kadar acıtmıştı.

Kedi-İnsan (Dekubaku)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin