Bana trip mi atıyorsun?

143 57 14
                                    

Bugün okula beni Yiğit bırakacaktı, ne kadar  karşı çıksamda ben bırakacağım diye tutturmuştu.

Mirhan'ada mesaj atıp onunla gelemeyeceğimi Yiğit'in beni bırakacağını yazıp yolladım. Çok sinirlenmişti, ne gerek olduğunu kendin gitmek istediğini söyle dedi ama elimden bir şey gelmemişti.

Sonuç okula beni Yiğit getirdi, hatta okulun bahçesine kadar geldi.

" Yiğit ben derse geç kalıyorum, görüşürüz." Deyip adımlarımı tam okula çevirecektim ki önüme geçip beni durdu.

"Bir dakika Liya, kendine dikkat et, erkeklerden de uzak dur olur mu? Çıkışta da direk eve gel."

"Anlamadım, uzak dur derken onlar benim arkadaşım Yiğit, çıkışta da arkadaşımla ders çalışacağım geç gelebilirim."

Sinirli bir şekilde arkamı dönüp gidecekken birden kolumu tuttu.

"Ben öyle demek istemedim Liya, yani dikkatli olman anlamında dedim yanlış anlama beni!"

Ona tam cevap verecekken okulun giriş kapısında Mirhan'ı gördüm. İşin kötü yanı oda bizi görmüştü, hatta bize doğru geliyor gibiydi. O korkuyla Yiğit'ten kolumu kurtarıp ondan  bir adım uzaklaştım.

Diğer taraftan da Mirhan'a kafamı sallayarak gelmesine engel olmak istiyordum, tabi anlarsa...
Yiğit'te benim baktığım yöne bakınca Mirhan'ı gördü.

"Bu çocuğu dün bizim mahallede gördüm, ne işi var burada, hem o bize mi bakıyor?"

Liya işte şimdi bittin.

"Onu nereden çıkardın, bizim mahallede ne arasın, hem bize bakmıyor sen yanlış görmüşsündür"

Resmen korkudan kalbim yerinden çıkacaktı.Umarım Mirhan bir hata yapıp da yanımıza gelmezdi.

"Neyse ben derse gidiyorum, görüşürüz akşama!"deyip Yiğitin yanından hızlı şekilde ayrıldım.

Başımı çaktırmadan arkaya doğru çevirince Yiğit'le, Mirhan karşı karşıya gelmiş birbirlerine bakıyorlardı. Allah'ım ne olursun bir şey olmasın ne olursun, ben kendi kendime dua ederken Mirhan yanımdan geçip okula girdi.

Tekrar kafamı çevirdiğimde Yiğit'te gitmişti. Oh çok şükür sorun çıkmamıştı ama Mirhan sanırım bana kızmıştı. Hemen çantamdan telefonu çıkarıp onu aradım ama cevap vermedi.

Son çare  mesajlara girip "Mirhan bana kızdın mı? Neden açmıyorsun telefonumu? Şimdi derse gireceğim, dersten sonra yerimizde buluşalım olur mu?" Diye yazıp yolladım.

Ders boyunca gözüm hep telefondaydı ama Mirhan'dan hiç ses yoktu. Ders bitiminde hemen sınıftan ayrılıp, okul bahçesindeki yerimize koştum, yürümek değil koştum diyorum. Çünkü bir an önce Mirhan'ı görmem lazımdı. Yerimize gittiğimde Mirhan gelmemişti ve bankta iki kız öğrenci oturmuş bir şeyler konuşuyorlardı.

Kaşlarımı çattım orası bizim yerimizdi, bunlar ne hakla otururlardı? Şimdi Mirhan gelse biz nerede oturacaktık?

Resmen kafadan üşüttüktüm burasını sahipleniyor hatta utanmasam okulu da sahiplenecektim. Kendi kendime söylenerek ağacın altına bir yer bulup oturdum.Etrafa bakındım ama Mirhan görünürde yoktu.

Telefonumu çıkarıp bir kez daha aradım umarım bu defa açardı. Bir kaç çalıştan sonra alo sesini duydum.

" Mirhan seni bekliyorum, gelmeyecek misin?"

Elma ŞekeriWhere stories live. Discover now