21.Bölüm 2. Part

Start from the beginning
                                    

"her çocuk yatağında uyumalı" diye cevapladı sorusunu genç adam.

Bir anda bedeninden kaynağını bilinmeye bir güç dalgası yayıldı Isabella' ın. Aklından diline uzanan yolun kapısı açılmıştı. "sen ve benim konuşacaklarımız var" dedi Isabella. Başını kaldırırken kambur duran sırtı dikleşti ve arkasına yaslandı. Bacağını diğer bacağının üzerine atıp "Gabby Ravanelli ile en son ne zaman birlikte oldun Francesco?" diye sordu lafı uzatmak ya da dolandırmak istemiyordu. Beyni açılmıştı. 'evet ya da hayır'

"sen hayatıma girmeden birkaç hafta önceydi sanırım" dedi Francesco.

"o evliyken yatıyordunuz" dedi Isabella.

"benim ahlak anlayışımı mı tartışmak istiyorsun? Gerçekten mi?" dedi Francesco. Kravatın düğümünü gevşetmek için elini gömleğinin yakasına götürdü. Bıkkınlığı gözlerinden hece hece okunuyordu.

"olmayan bir şey tartışabilir mi ki? Onun bu gün karşıma geçip Francesco' u tanıyorum saçmalıklarının arkasının boş olmadığını öğrendim bir kaç saniye önce. Bana senin ne kadar sağlıklı iç organlarına sahip olduğundan bahsetti. Özellikle üroloji konusunda çok başarılı bir anlatımı olduğunu söylemeliyim. Bastardo accidenti... O kadın, o lanet kadın senin karının arkadaşıydı, dokunurken bir kez olsun tiksinmedin mi?" diye bağırdı.

"bahsettiğin şey sadece seks İsabella. Sana ne saçmaladıysa eminim şampanyayı fazla kaçırmasından kaynaklanmıştır. Birbirimize cinsel tatmin sunduğumuz adı olmayan bir şey. Angelo' un haberi olmadığını mı sanıyorsun? Karısının onu kiminle aldattığını elbette biliyor ama umursamıyor. Bu siyasetin simbiyotizmi. Ortak menfaat bile değil. Kendi memfaatleri için bana ihtiyacı var. Carla ile evliyken, hatta yasını yaşarken bile onu aldatmadım. Ben her zaman ona sadık oldum. Sana olduğum gibi" dedi Francesco. Genç adam tek nefeste bütün söyleyeceklerini sığdırdığı için nefes nefese kalmıştı. Isabella için ise hiç bir açıklama yeterli değildi. Parmaklarını avucuna bastırıp Francesco' un dizine sertçe vurdu.

"sana dokunmasına hala izin veriyorsun ve birde bana burada sana sağdığım palavrasını sıkıyorsun. Bir başkasının bana dokunması sana ne hissettirirdi? Umurumda olmazdı değil mi? Bir başka erkeğin, Giovanni' in ya da o yılışık herif, Alberto Ravanelli' in bana dokunması umurunda olmazdı" dedi hiddetle. Sinirden bütün bedeni titriyordu.

Francesco çenesini sağa sola doğru hareket ettirip kadının hala dizinin üzerinde duran elini üzerine koydu elini. Avucu Isabella' ın yumruğunu kapladı. "sana bir başkasının dokunmasına izin vereceğime inanıyor musun sen" derken avucundaki elini sıkıyordu. Isabella eklemlerinden gelen sesleri duyduğu parmaklarının acıyla kıvranırken "ne sen benden başka bir erkeğe dokunabilirsin ne de başka bir erkek ben buradayken sana dokunabilir" dedi Francesco Elini bıraktığında genç kadın tamamen ayılmıştı.

"haydutsun sen. Kabasın, insanlıktan nasip almamış bir ayı,su aygırı, orangutansın sen" diye ardı ardına sıraladı hayvanlar aleminden genç adama yakıştırdığı isim seçkisini.

Francesco deli gülmeye başladı. Bedeni Isabella' a döndü yavaşça "beni aldatıyor, gözümün önünde aşığın ile oynaşıyor ve üzerine gülüyorsun" diye çıkışan kadının bedenini köşeye sıkıştırdı genç adam. "kıskanıyorsun beni" derken nefesi Isabella' ın burnunu değiyordu. Genç kadın elini kaşınan burnunun ucuna götürecekken Franceso tarafından durduruldu. Isabella' ın hırsla parlayan gözleri kendi gözleri ile kakıştı. "seni mi kıskanıyorum? Duyduğun şey kıskançlık değil kırılan gururumun sesi" dedi genç kadın. Sözlerine karşı aldırmaz görünmeye çalıştı. Isabella' ın arabanın krem rengi deri koltuğunun üzerinde duran elinin üzerine koydu elini. Ardından ellerini sıkıca tuttu ve birden kendine doğru çekti. Dudakları buluşmadan önceki bir son saniye de "ama ben seni kıskanıyorum" diyerek tüketti Francesco.

***

Bedenleri bir olurken ikisi de zaman kavramını unutmuşlardı. Isabella kendine geldiğinde kolunu zor bela kaldırıp koltuğun sırtına tutundu Doğrulup sırtını yaslandıktan sonra sutyenini giydi. Diziyle Francesco' a omzuna vurup "elbisemi yırttın" dedi.

"hatırlıyorum" dedi Francesco.

"böyle eve nasıl geri döneceğim?" diye sordu Isabella. Çamaşırını düzelti geç adam.

"ev mi?" diyerek başını kaldırdı ve gözlerini açtı Francesco. Isabella elbisesinin kollarını omuzlarına geçirirken arkasını döndü genç adam. Isabella yanına inip elbisesinin fermuarını çekmesini için sırtını döndü.

"bir daha sana dokunmasına izin vermeyeceksin" dedi Isabella. Francesco ona doğru eğildi omzuna öptü. "asla" dedi geri çekilirken.

"Gözlerim uzun zamandır senden başka bir kadın görmüyor Isabella. Asla, unutma sana her zaman sadık olacağım" dedi. Ayak bileklerinde duran iç çamaşırını Francesco tarafından giydirilirken yanakları tekrar yanmaya başladı genç kadının. Eteği fermuarının başladığı yere kadar yırtılmıştı.

"ceketinin uzundu değil mi?" diye sordu Francesco.

"hatırlamıyorum" dedi. Francesco yanına oturduğunda başını genç adamın omzuna yaslayıp "tek istediğim şey uyumak" dedi.

"Edward' ı arayıp şu saçma kutlama partisine katılmayacağımız söyleyelim ve evimize dönelim" dedi Francesco. Ceketinin aramak için etrafına bakındı. Üzerine oturmuştu. Poposunu kaldırdığında Isabella ceketini çekti ve ona verdi. Telefonunu bulana kadar ceketindeki beş cebin beşini de yokladı.

"Ed biz eve dönüyoruz" dedi.

"Isabella' ın eşyalarını gönderiyorum" dedi Edward ve telefonu yüzüne kapadı.

***

Araba evin önünde durduğunda Francesco gözlerini telefonundan çekip omzunda horuldayan kadına baktı. Elini yanağına koyup "geldik bella" dedi. Genç kadın uyanıp etrafına bakındı. Kendini yatağında sanırken arabanın içinde açmıştı gözlerini.

"ceketini giymelisin" dedi Francesco. Uyku sersemi başını salladı. Omuzlarına attığı ceketi giyindi. Elbisesinin arkası kapanmıştı. Francesco çantasını alıp arabadan indi ve yardım etmek için elini uzattı. Isabella topuklarının üzerinde çakıl taşları ile döşenmiş yola adım attığında tökezlemişti. Francesco' un kolunu beline sarmasına izin verdi. Kapıdan içeri birlikte girdiler. "bacaklarım tutmuyor" dedi Isabella merdivenlerin başına geldiklerinde Francesco Isabella' ı kucağına aldı ve üst kata onun odasına çıktılar. Kapıyı açıp içeri girdiklerinde genç kadını yatağın üzerine bıraktı.

"banyo yapmam gerek" dedi Francesco. Gardıroba yürürken Isabella da yataktan kalktı.

"kıyafetlerini buraya getirmişler" dedi Isabella. Eteklerinin asılı olduğu rafta Francesco' ın birkaç pantolonu, gömlek ve hırkalarının asılı olduğunu rafta giymekten hoşlandığı ince kumaştan dik yakalı gömlekleri asılmıştı.

"dolap her şeyi alabilecek kadar büyük değildi. Sadece birkaç parça" dedi. Isabella' ın çamaşırlarının olduğu çekmeceyi açtı ve içinden kendisi için konmuş olan baksırlardan bir tane aldı. "sen dinlen" dedi ve alnına bir öpücük bırakıp banyoya yürüdü. Isabella kendine giyebilmek için askından gecelik bakarken banyodan gelen su sesiyle gardırobun karşından ayrılıp banyoya girdi. Francesco duş kabinin içindeydi. Duş camı sıcak suyun buharıyla buğulanmıştı. Üzerindeki ceketi ardından elbisesini ve çamaşırlarını çıkardı. Yerdekileri ayağıyla banyonun bir köşesine itip kabine doğru yürüdü. Kapıyı kaydırdığında yüzüne vuran buhar bulutu dağıldığında çıplak ayaklarıyla ıslak zemine ayakbastı. Francesco başını mermer duvara yaslamış, sırtını dönük, çırılçıplak ayakta duruyordu. Geniş duş başlığının altına girip ona sarıldı. Başını sırtına dayadı. "yorgun olduğunu söylemiştin. Uyuyacağını sanıyordum" dedi Francesco.

"sıcak bir duşun daha hızlı uyumama yardımcı olabileceğini düşündüm" dedi Isbaella. Francesco ona doğru dönerken birkaç saniyeliğine ayrıldılar birbirlerinden. Francesco tekrar sarılana kadar kollarını bedenine dolandı. Francesco' un göğsüne sığındığında "şuan uyuyabilirim" dedi.

"bir yatak kadar rahat mıyım?" diye sordu Francesco.

"değilsin" dedi Isabella.

"kollarımda uyumak sana iyi gelmiyor mu?" dedi Francesco.

"eğer susarsan uyurum ve sabah uyandığımızda anlatırım" dedi.

Burada Olan Burada Kalır ( HENÜZ DÜZENLENMİYOR.)Where stories live. Discover now