Burada Olan Burada Kalır ( HENÜZ DÜZENLENMİYOR.)

11.Bölüm Part 2

Uçağın tekerleri piste değdiği an derin bir iç çekti İsabella. Yanında oturduğu kızın elini bırakmamıştı. Pilotun yaptığı anonstan sonra ilk önce Pippa' ın kemerini açtı. Küçük kız hostesin elinden tutmuş uçaktan inerken İsabella kendi kemerini açmaya çalıştı.

"bu lanet kemerlerin benle derdi ne?" diye söylenirken titreyen ellerini kemerin üzerinden çekildi. "kemerlerin seninle bir alıp veremediği yok, beceriksizsin" dedi ve kemerin kotasının kenarlarına bastırarak yavaşça açtı ve geri çekildi.

"daha önceki de benim beceriksizliğim miydi?" dedi Isabella. Adamın alayla söylediği sözleri onu üzmüştü. Oturduğu rahat deri kaplı koltuktan kalktı ve tek kaşını kaldırıp umursamaz görünmeye çalışarak "kemer tokadı açmak konusunda sizin kadar iyi becerilere sahip değilim ama dünyanın en büyük sahnesinde baş balerin olmaya hak kazandım ben. Berecerilerim oldukça farklı" dedi sonra bir an artık baleye 1 yıl kadar ara vermek zorunda olduğunu hatırladı. Sinirle soludu ve bir an resmiyeti unutup "sen karşıma çıkmasaydın eğer şuan sanat dünyasının en çok konuşulan ismi olacaktım" dedi. Francesco' un yüzündeki gülümseme silinmişti.

"neden öyle diyorsun ki? Şimdi de dünyada en çok konuşulan insanlardan birisin. Benim karımsın ve ucuz sanat dergilerinden çok daha iyilerinde boy gösteriyorsun" dedi.

"sadece bana karşı mı bu kadar duygusuzsunuz, yoksa bu gerçekten siz mi?" dedi İsabella. Önünde duran adamın yanından geçip çıkıp kapısına yöneldi. Merdivenlerin başında durduğunda gözleri siyah arazi aracının kaputuna oturmuş babasının en güvendiği adamlarında biri olan Simon'la oyun oynuyordu. Hava alanın diğer ucunda fotoğraf makinelerin flaşlarını patlatan habercilere baktı sonra. "hiç alışamayacağım bütün bunlara" derken Francesco arkasında beklediği kadını kendine çekip sıkıca sarıldı.

"bende alışmış değilim, bir süre sonra görmezden gelmeyi öğreneceksin. Benim gibi" dedi. Sonra kadını kendine çevirip çenesini tuttu. "sadece sana karşı değil. Ben duygularını kendime saklamayı severim" dedi ve dudaklarını dudaklarına bastırdı. Sadece dokunmaksa aşk, işte o dokunuş buydu. Genç kadın mest olmuştu. Kalbi kanat takmış uçacaktı göğüs kafesi olmasa. Francesco geri çekildiğinde birden yere çakılmıştı kalbi. "sen hayatıma girdiğinde beri  o konuda da zorlanıyorum" dedi. Sözleri kulak zarından geçtiği an çenesi yukarı kalktı ve gözleri adama baktı. "haa" dediğinde adam kadının tepkisi karşısında kadını kendine çekip sıkıca sarıldı. Çenesini başına yasladığında İsabella' ın bedenini kendine hapsetmişti. "masumiyetini seviyorum" dedi. Kolları çekinerek de olsa beline Francesco' un beline doladı genç kadın. Francesco' un gözü hemen arasındaki kızındaydı. Küçük kızı hemen karşısında bir zamanlar dünyanın dört bir yanında tek başına onca adamla dövüşmüş, gözü kapalı sıktığı kurşunu isabet ettiren adam şimdi kızının karşısında sinirden neredeyse başını Pippa' ın üzerinde hopladığı arabanın kaputuna sıkıştırmayı istiyor gibiydi. Ona bir şey söyleyemediğinden arkasını dönüp yumruk yaptığı elini ısırdığında Francesco erkeksi ve kollarındaki kadını mest kahkahaları salıverdi. Pippa adamın sırtına atladığında ise daha da gürleşti kahkahası.

"bu kadınla ne yapacağım ben?" derken İsabella kollarını Francesco'dan ayırıp arkasını döndü. Diğer tüm korumalarla beraber oda gülmeye başladı.

"zavallı adamı madara ediyor" dedi İsabella. Francesco ise o sırada İsabella' ın dudaklarına odaklanmıştı. Ayrı kalmak her saniye biraz daha azap oluyordu. Kadını kucağına alırken ne düşündüğünü biliyordu. Yapmak istediği için yapmıştı. Daha önce hiç yapmadığı bir şey daha. Hayatında neredeyse her saniyesini planlı geçirirken, şimdi kollarında olan kadın hayatını tepetaklak etmişti. Merdivenlerden inip arabanın kapısına gelene kadar kucağında taşıdı. Korumalardan biri arabanın kapısını açtı ve Francesco kadını dikkatle arabaya bindirip oturmasını sağladı. Çocuk koltuğunda oturan kızı babasına gülüyordu. Şoför koltuğunda oturan Simon, Francesco bindikten sonra arabayı çalıştırıp üç araba konvoy halinde otele doğru yola çıktılar.