Burada Olan Burada Kalır ( HENÜZ DÜZENLENMİYOR.)

19.Bölüm

Francesco odasındaki banyodan çıkıp yatağın üzerine attığı telefonuna baktı. Edward' ın attığı bir kaç email ve Gabby Ravanelli' in cevapsız bir araması vardı. Telefonun ekranının kapatıp tekrar yatağının üzerine attı. Giyinmek için yatağının hemen karşısındaki gardırobunun kapısını açtı. Siyah bir baksırı çekmeden alıp üzerine geçirdi. Koyu renk bir kot pantolon ve uzun kollu bir gömlek giydi. Gömleğinin manşetlerini dirseklerine kadar kıvırdı. bileklerinde biten pantolonun paçalarını düzeltti ve spor ayakkabılarını giyip banyoya geri döndü ve saçlarını tarayıp kuruttu ve kendisini aynadan son kez baktı. "oldu" dedi kendi kendine. Kalbinde bir çarpıntı ve karnında hafif bir bulantı hissi vardı. Heyecanlıydı. Ayakları bir an önce aşağıya inmek ve kendisi için hazırlanana yemek masasına oturup Isabella' ın elleriyle yaptığı yemekleri yemek için sabırsızdı. Telefonunu alarak odadan çıktı ve merdivenleri inmeye başladı. Dudaklarını büzerek yüksek sesle ıslık çalışıyordu. Merdivenlerin başladığı antreye ulaştığında hizmetçilerden Helen' e seslendi. Bir kaç kez seslenmesine zaman adını seslenmesine kadın ne yanına gelmiş ne de kendine cevap vermemişti. Hizmetçilerin konakladığı mutfağın içerisinde küçük odaya bakmak için mutfağa yöneldi. Küçük bir kapının kısa bir koridoru yürüdü ve mutfağın büyük çelik çift kapısını birini itti ve açıp içeri girdi. Kapıyı açıp içeri bir kaç adım attığında Isabella ve kucağındaki Pippa' ı gördü. Isabella' ın  "babanı çok seviyorum bebeğim ama kusuruma bakmasın seni çok, çok, çok daha çok seviyorum"  dediğini duydu. Sözlerini duyduğunda ayakları yere mıhlanmıştı. Ne yapması gerektiğini, ne diyeceğini bilmiyordu ve öylece kala kaldı.

Genç kadın bir kez Pippa' ı etrafında çevirip sonra kendisine döndüğünde birbirlerine baktılar. İsabella' ın gözlerinde sözlerinin duymuş olmasının endişesi gördü genç adam. Pippa İsabella' ın tepkisizliğiyle onun bakışlarına takip etti ve babasını gördü.

"babacım" diye bağırdığında genç adam gözlerini karısının gözlerinden çekti genç adam ve kızına baktı.

"bir tanem" derken 'duymuş olmam onu korkutuyor mu yoksa? Sözleri bir çocuğu avutmak için mi?'  diye geçiriyordu aklından. Onlara doğru yürüdü ve Pippa' ı kendi kucağına almak için kollarını açıp ona uzandı. Babasının kucağına geçti küçük kız.

"annem ve ben lazanya yaptık" dedi küçük kız.

"çok severim" dedi Isabella' ın gözlerine bakarak. 'bir şey de' dedi genç adamın iç sesi.

"biz masayı dışarı hazırladık. Bu gün hava gerçekten güzel" dedi Isabella. Francesco' a bakmaktan kaçınıp masaya götürmek için bardaklarını aldı ve "bunları masaya götüreyim" diyerek yanlarından kaçar gibi ayrıldı. Masaya doğru çoktu ve elinde bardakları masanın üzerine öylece bırakıp elini heyecanla atan kalbinin üzerine koydu. "yüce tanrım" dedi genç kadın kendi kendine. Derin bir nefes aldı genç kadın. Bardaklarını servislere yerleştirip titreyen dizlerine hakim olmaya çalıştı. Titreyen ellerine aldığı çatallar şıngırdıyordu. Tabakların kenarına çatal, bıçak ve kaşıkları yerleştirdi. Ellerini önündeki önlüğe silip mutfağa geri dönmek için arkasını döndüğünde Francesco ve Pippa ile karşılaştı. Ellerinde yemeklerin olduğu tabaklarla masaya doğru geliyorlardı. Onlar için kapıyı açtı ve dışarı çıkabilmeleri için kenara çekildi.

"tatlı olarak cannoli* ve dondurma vardı. Birde bunları bulduk" dedi. Pippa'ın iki eliyle tuttuğu tabağı alıp masanın ortasına koydu.

"ben mutfağa bakayım. Lazanya pişmiştir. Siz masaya geçin" dedi. Koşturarak  mutfağa gitti. Üzeri kızarmış olan lazanyayı eline geçirdi, fırının kapağının açıp buharı tüten lazanyayı çıkardı ve tezgahın üzerine bıraktı.