"haklısın sen asla etme tamam mı? Bak aklıma ne geldi. İstersen buradan gidene kadar birlikte bale çalışabiliriz" dedi genç kadın.

"gerçekten mi? Diyen kız elindeki atıp ayağa kalktı ve yatağın üzerinde zıplamaya başladı. İsabella çığlık çığlığa sevinen kızla birlikte gülüyordu. İsabella' da ona katıldığında birlikte zıplayıp gülmeye başladılar.

"heyy hey hanımlar bu evde eşyalar çok kıymetlidir" diyerek içeri giren Francesco koridorun başından duyduğu kahkahalarla dün akşam elleriyle yatırdığı İsabella' ın odasına yöneldi. Pippa' ın dersten kaçtığını öğrendiğinde ev ahalisiyle birlikte onu aramaya koyulmuş ama karşılaştığı manzarayla donup kalmıştı ilk önce. Kapının açık olan kapısından içeri baktığında İsabella ve Pippa' ın yatağında üzerinde zıpladığını gördü. Her ne kadar keyiflerini bozmak istemese de kapıyı açıp içeri girdi. Kucak kucağa düşen İsabella aynı kucağına düşen küçük kız gibi başını öne eğip alt dudağını sarkıttı.

"herkes seni arıyor hadi aşağıya" diyen babasının sözünü ikiletmeden ayaktan atlayıp arkasına baka baka odadan çıktı.

"ona arkası boş vaatlerde bulunma. İnsanlara körü körüne güvenmek gibi aptalca bir huyu vardır Pippa" diyen genç adam ellerini ceplerine sokup karşısında kadına tepeden küçümser gibi bakmaya çalışıyordu. Duydukları karşısında bocalayan kadın "anlayamadım Pardon" derken adamın gözlerinin yukarı çıkan eteğinin açıkta kalan bacaklarında olduğunu fark edince alel acela çekiştirip ayağa kalktı eliyle dağılan saçlarını düzeltti. Francesco ise kadının duru güzelliği karşısında hipnotize olmuş ne diyeceğini sözlerine nasıl devam edeceğini düşünemez olmuştu.

"size diyorum. Ne demek istediniz?" diye sordu İsabella.

"Benn.. sadece kızımın sana bağlanmasını istemiyorum. Aranızda oluşacak bağı koparmak sonrasında inan çok zor olur" diye devam ederken İsabella' ın farkında olmadığı elbisesinin açık kalan yakası tüm dikkatini dağıtmış beyninde dönüp duran kelimeleri toplamasına engel oluyordu.

"benim kötü bir niyetim yok. Pippa'ya asla zarar vermem. Ayrıca bir çocuğun temiz kalbini aşağılamak sizin kisi. İnanın onlar insanın iyisinden kötüsünden bizden daha çok alıyorlar. Şimdi beni yalnız bırakın. Hazırlanmam lazım" dedi.

"peki" diyen adam arkasını dönüp içten içe istemese kapıyı kapatıp kadının odasını terk etmişti. Her zaman olduğunu gibi kabalığını konuşturup saçma sapan konuşmuş ve İsabella' yı kızdırmıştı. Merdivenlere yürüdüğünde dirseklerini dizlerine yaslayıp başını yumruk yaptığı ellerine yaslayan kızıyla karşılaştı.

"bu saatte derste olman gerekiyordu" dedi. Otoritesini herkes gibi kısının üzerinde de kurmuş onunla arasına mesafeler koymuştu. Küçük kız başını kaldırıp babasına baktı.

"beraber bale yapmamıza izin verecek misin?" diye sordu Pippa.

"neden? Zaten iyi bir hocan var" dedi Francesco yanına otururken.

"o kadını sevmiyorum" dedi çekinmeden küçük kız.

"İsabella' yı seviyor musun? Daha onu tanımıyorsun bile?" dedi Francesco.

"insanları sevmek için tanıman gerekmez şaşkın" diyen kız oturduğu yerden kalktı ve elleri eteğinin arkasına ulaşmasa da yapabildiği kadar vurup arkasına bakmadan merdivenin korkuluklarına tutunarak aşağıya indi.

"siz kadınları hiç anlayamayacağım tanrım lanet olsun neden etrafımda bu kadar çok kadın var ki" diyerek kızının arkasından hayretle bakakaldı.

***

İsabella adamın odadan çıkmasının ardından bulunduğu odayı bakınmaya başladı. Orta büyüklükteki oda evindeki kendi odasına benziyordu. Yatağın sağındaki komodinin üzerindeki eski çalar saatin akrebi 10' un üzerindeydi. Bavulu dolabın üzerinde duruyordu. Beyaz kapakları açıp ütülenip özenle askılanan elbiseleriyle asılmıştı. Beyaz ketenden dizlerinin üzerinde biten eteğini ve sarı renkte askılı bluzünü aldı. Odanın diğer ucundaki banyo olduğunu tahmin ettiği kapıya yürüyüp içeri girdi. Tahmini doğruydu. Açık mavi kendinden desenli seramiklerle kaplanmış bir hayli eski ama oldukça iyi bakılmış şirin bir banyoydu. Çamaşırlarını almadığını hatırlayınca odaya geri dönüp dolabın hemen yanındaki çekmeceli konsolun en üst çekmecesini açıp baktığında katlanmış ve renklerine göre dizilmiş şekilde dizilmiş çamaşırlarının ister istemez utanmış ve yanakları kızarmıştı. En sade modellerden bir tane takım seçip koşturarak banyoya geri döndü ve tanımadığı evde nedense kapıyı kilitleme ihtiyacı hissetti. Gözleri izleniyormuş hissinden ibaret her an biri çıkabilirmiş gibi etrafa bakınıyordu. Çıkardıklarını bir kenara katlayarak bırakıp kapının arkasındaki hasır raflara yerleştirilmiş havlulardan çıkardı. Küçük duş kabinine girip eski altın sarısı çeşmeyi çevirdi. Borulardan gürültüyle gelen sıcak su duvara sabitlenmiş duş başlığında akmaya başladığında elini uzatarak sıcaklığını ayarladı. Akan suyun bedeniyle dans etmesine izin verdi.

Burada Olan Burada Kalır ( HENÜZ DÜZENLENMİYOR.)Место, где живут истории. Откройте их для себя