37. BÖLÜM

797 151 0
                                    

Bölümü oylamayı ve yorum yapmayı ihmal etmeyelim lütfen. 👶

Sizleri seviyorum 💞 iyi okumalar diliyorum... 🍑

🪽🪽

İlk kez, hayatımda ilk kez soğuğu sevmiştim. Nefesinin soğukluğu, teninin soğukluğu beni ona çekerken kalbinden korkuyordum. Hançerle yaralanmış kalbinin buz olmasından korkuyordum, o sıcaklığı bir kez bile bulamamaktan korkuyordum.

Her soğuklukla baş edilebilirdi ama kalbinin soğukluğu ile edilemezdi…

Ona tutulmaktan deli gibi korkarken gittikçe ona çekiliyordum. Bu imkansız olmalıydı, yaşayan biri ölmüş birine nasıl tutulabilirdi?

Hayır, bunu kabul edemezdim. Buraya geldim geleli ondan nefret etmiştim. Birkaç basit sözle beni çekemezdi kendine, kalbimi kandırmasına izin veremezdim.

Ama söyledikleri, dedi içimdeki ses. Hayır, kanmayacaktım. Onun aklımı karştırmasına izin vermeyecektim.

Yanımda kalışı uzun bir zamana yayılırken uyandığımı belli etmemiştim ona. Bir süre daha yanımda kalıp odadan çıktığında yavaşça açtım gözlerimi. Söyledikleri güzeldi evet ama beni kandıramazdı. O sadece bir kere olurdu.

Gidişinin ardında bıraktığı soğukluğa baktım buruk bir tebessümle. O soğukluğa her geçen gün biraz daha alışıyordum. Tek korkum bir gün o soğukluğa tamamen alışmaktı.

Yataktan kalkıp dolaba doğru ilerledim. Asra'nın benim için yerleştirdiği eşyalardan siyah iç çamaşırlarını, siyah taytı ve bordo kazağı alıp banyonun yolunu tuttum. En son ne zaman banyo yaptığımı hatırlamıyordum, bir daha bu kadar uzun sürmemesi gerektiğini kendime hatırlatıp içeri girdim.

Eşyalarımı kenara koyup suyu ayarladım. Üstümdekileri çıkarıp kenara koyduğumda çıplak bedenimle sıcak suyun altına geçtim. Sıcak su vücudumu gevşetirken üstümdeki kirlerin arınması ile rahatladım.

Kısa süreli banyom bittiğinde üstümü beyaz havlular ile kurulayıp eşyalarımı giyinmeye başladım. Kısa sürede çıplaklığımı kıyafetler ile örttüğümde banyodan çıkmak için kapıya doğru dönmüştüm ki elim kulpta takılı kaldı.

Buradan en son bu şekilde çıktığımda Aren ile karşılaşmıştım. O zamanlar ondan kaçarken şimdi onu kovalıyordum.

O anlar gözümün önüne geldiğinde burukça gülümseyip kapıyı açtım. Dışarı çıkmak için bir adım atmıştım ki yine sert bir bedene çarptım.

Aren!

Yaşadığım dajavu ile olduğum yerde kalırken yüzüne bakmaktan korkuyordum. Uyuduğumu sanarken söyledikleri aklımın bir köşesinde kendini belli ederken ona söylediklerini duymamışım gibi nasıl bakardım?

"Sanırım bunu daha önce de yaşamıştık? "

Bakmadan cevap verdim. "Evet, sen benim banyodan çıkmamı mı gözetliyorsun?"

Sesim sertti, gardımı çekmiştim ona karşı. Tek istediğim söylediklerini duyduğumu sanmamasıydı.

"Hayır, sadece tesadüf. " dedi rahat bir tavırla.

İstemesem de refleks olarak gözlerine çıktı gözlerim. "Tesadüf? "

Başını salladı. "Evet, neden inanmıyorsun? "

"İnanmam mı gerekiyor? "

Sustu, susuşu çaresizliktendi. Ona duyduklarımı belli etmezken hâlâ kızgın olduğumu gösterebiliyordum. Bunun için kendi içimde sevinsem de onun içindeki pişmanlığı ve kırgınlığı görebiliyordum.

ARAF MELEĞİ: Kayıp RuhHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin