Bölüm 52~

3.4K 381 380
                                    

"Beni kötü hatırla istemiyorum."

"Kötü mü? Sen benim hatırlamak bile istemeyeceğim berbat bile hayal kırıklığısın!"

Ayza&Asil~

"La la la laa!" Diyerek kendi etrafında döndü Demon. "Bak bücür! Nasılım?" Diye sordu balerin gibi hareket ederken, girdiği hallere kıkırdadım.

Hastaneden çıkıp eve geldiğimizde direkt odaya girmiştim, şimdi ise akşam yemeğine inecektim. Tabii Demon'un bale gösterisi bittiğinde..

O kadar komik gözüküyordu ki utanmasam kahkahalara boğularak gülecektim.

Odadan çıkıp aşağı inerken Demon hâlâ bale yapmaya çalışıyordu. Odamda kapağında balerin bir kız olan bir kitap vardı ve önce onunla bol bol dalga geçmiş, daha sonra kendimi övmüş ve aniden bale yapmaya başlamıştı.

"Balerinlere taş çıkartırım vallahi bücür!" Dedi Demon kahkahalarının arasından. Aşağı inerken duyduğum sesle adımlarım durdu ve kapıya yaklaştım içimdeki merak duygusuyla, çünkü konuşmada adım geçmişti.

"Bak Cihan, bu böyle olmaz. Gönderelim şu kızı akıl hastanesine! Kız gittikçe kötüye gidiyor, görmedin mi magazin haberlerini? Sokakta kriz geçiren Akar, ailesinden nefret ettiğini söyledi diye her yerde manşet olmuş! Rezil rüsva ediyor bizi." Diyen Nehir hanım ile yüzümü buruşturdum.

"Nehir, bak-" Dediğinde dinlemek istemediğim için alt dudağımı ısırıp aşağıya indim. Çok geçmeden masaya oturmuştum, sadece Nehir hanım ve Cihangir bey yoktu.

"Sonunda gelebildin." Dedi Emir alayla. "Keşke anne ve babanda gelebilse." Değimde tam cevap verecekler Lodos abim onu susturmuştu.

"Sence abi kelimesini hak ediyor mu benim salak bücürüm?" Diye sordu Demon büyük bir keyifle kınar gibi.

İkili de gelip oturduğunda yemeğe başlamıştık. Aslında gelip aynı masada yemezdim ama açlıktan midem ağrımıştı, onlar için aç kalamazdım.

"Ayza, hakkında ki haberleri gördün mü?" Diye soran Nehir hanıma döndüm ve ağzımdakini yuttum. "Hayır, görmedim." Dediğimde güldü.

"Bizi rezil etmekten başka bir şey yapmıyorsun." Dediğinde Lodos abim onu böldü. "Anne, uzatmayalım." Dedi sert bir sesle.

Yemek sonrasında sessiz geçmişti. Yine aynı şey yapılmıştı işte, sanki onca şey yaşanmamış gibi kimse umursamıyordu.

Yemekten sonra onlar salona geçerken bende odama adımladım. Tek istediğim huzurlu ve sakin bir uykuydu, mümkünse kabussuz.

.

.

.

Dediklerim ters tepiyor olacaktı ki gördüğüm karbusla korkuyla uyandım ve nefesimi düzeltmeye çalıştım.

"Ayza'm!" Diye bağıran ses ile kaşlarım çatıldı ve sese döndüm, bu ses evdekilere ait değildi. Gördüğüm yüz ile nefesim daraldı.

Siyah dalgalı saçları tamda sevdiği gibi kalçasını bile geçiyordu, ahenkle dans ediyordu resmen.

Kömür renkte ki gözleri bana parlayarak bakıyordu, dudaklarında o en sevdiğimiz gülümsemesi vardı.

O gülerek bana koşarken uzun, ten rengi gibi bembeyaz olan elbisesi havalanıyordu.

Karanlığa Gömülen Hayaller -tamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin