Final-2

758 46 7
                                    

Uraz'ın gittiği an tekrar tekrar zihnimde canlanırken derin bir nefes aldım. Ama aldığım nefes içime ulaşmadan bir hıçkırıkla geri savrulmuştu. Uyuduğumu biliyordum ama kendimi dinlenmiş gibi hissetmiyordum. Çok yorgundum ama uyanan bilincim geri kapanmakta çok geç kalmıştı. Ama Uraz yokken kimsesiz hissettiğim bu dünyada uyanmak istediğim son şeydi. Hala toparlanabilmiş değildim. Yaralarım çok tazeydi ve ben Uraz'ın gidişine alışmadan uyanmak istemiyordum yada en azından onunla savaşabikecek ve geri kazanacak gücü kendimde bulana kadar uyanmak istiyordum. Ama geri uyuyamıyacağımı anlayınca sinirle gözlerimi açtım ve karanlık tavana baktım. Oda loştu ama garip kokuyordu. Gözyaşlarım yine yanaklarımı ıslatmıştı uyurken bile ağlıyor muydum gerçekten?

"Günaydın."

Yan tarafımdan Ceylan ablanın sesini duyunca ona döndüm. Bir koltukta oturmuş beni izliyodu. Çevreme bakındığımda derin bir nefes aldım neredeydim?

"Neredeyim ben?" dedim çatallı çıkan sesime hayret ederken. Ne kadar çok ağlamıştım ben?

"Hastedesin." dediğinde hızla doğrulmaya çalıştım ama bu başımın dönmesine sebep olmuştu.

"Sakin ol iki gündür uyutuluyorsun. En son ne hatırlıyorsun?" dediğinde derin bir nefes aldım. En son aklımda Uraz'ın çekip gidişi vardı.

"En son Uraz gitmişti ne oldu?" dedim sakin kalmaya çalışarak. Sonra peşinden mi gittim? Arabada kavga ederken kaza mı yaptık? Aklımdan deli gibi sorular gerçekten sadece "O iyi mi?" diye sorabildim kendimi aptal gibi hissediyordum.

"O iyi yani olabileceği kadar. Artık İzmir'de değil Derya abla ile İstanbul'a gitti bir süre orada kalacakmış." dediğinde yutkundum.

"Sana gelirsek Uraz gittiğinde beni aradın ağlıyordun. Ağlayarak onu kaybettiğini söyleyip duruyordun. Sonunda krizde olduğunu anladım ve seni almaya geldim. Ben geldiğim zaman bayılmıştın."

Ceylan ablayı hayretle dinliyordum. Sorun anlattıklarında değildi anlatma şeklindeydi. Oldukça soğuktu bana karşı.

"Herkes nerede?" diye sordum merakla bizim kızlar çocuklar kimse yoktu. Oysa onlara şu an ne çok ihtiyacım vardı.

"Neyse sen dinlenmene bak. Bende eve gideyim artık Can beni bekliyor. Sabah gelir seni alırım." dedi sorduğum soruyu es geçerek ve benim cevap vermemi beklemeden çıkıp gitti.

Uraz'ın gidişinden Ceylan ablanın beni suçladığını düşününce derin bir nefes aldım. Peki ya bizim kızlar nedereydi onlarda mı çekip gitmişti? Galiba sadece Uraz'ı değil herkesi kaybetmiştim ben bununla nasıl yaşayacaktım?

Gözlerimden yaşlar boşalmaya başlayınca derin bir nefes aldım. Galiba yapayalnız kalmıştım. Bilincim yavaş yavaş kapanırken camın önünde Uraz'ı gördüm ama bunun bir hayal olduğunu biliyordum. Uraz gitmişti. Onunla birlikte Ceylan ablayı da kaybetmiştim ben. Ve ikisinin de geri dönmeyeceğini biliyordum...

🌹🌹🌹🌹🌹🌹

Uraz'dan

"Abi bizi neden buraya topladın?" diye sordu Ezrak merakla bir bana bir Can'a bakıyordu bizse sadece gülüyorduk. Günler sonra ilk defa mutlu hissediyordum kendimi.

"Anlatacağız. Ceylan gelsin bir az sabredin." diye araya girdi Can araya.

"Demesi kolay orada kardeşim yatıyor benim. Sen burada nasıl gülüp duruyorsun?" diye sordu Renesmee sıkıntılı bir şekilde.

Tam ben cevap verecektim ki Ceylan abla geldi ve daha oturmadan konuşmaya başladı. Kadınlar gerçekten çok aceleciydi.

Anemon | YARI TEXTINGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin