13...ve ben iyi ki de yaşayacaktım

240 29 2
                                    


Hayatınızın her saniyesini dolu dolu yaşamak istediğiniz olmuştur. Gülmek, eğlenmek, mutluluktan yorulmak istemişsinizdir bence. Aileniz ile çeneniz ağrıyana kadar sohbet etmek, sevdiğiniz adamla ayaklarınız yorgunluktan hareket edemeyene kadar dans etmek ya da arkadaşlarınızla yaptığınız pijama partisinde çığlık çığlığa şarkı söylemek istemişsinizdir.

Bir kısmınız bunları gerçekten istemişlerdir ve belki de yapmışlardır. Bir kısmınız bunları istese bile yapamamıştır belki de.

Belki aileniz yoktur da o yüzden yapamamışsınızdır. Belki sevgiliniz yoktur, belki de arkadaşınız yoktur. Belki canınız istememiştir. Belki de sorun bunlardan hiçbiri değildir. Yani belki de demiştirsiniz ki 'sonra yaparım'.

Sonra yerim, sonra giyerim, sonra öperim, sonra selam veririm, sonra veda ederim, sonra aşık olurum. Hayatı sonra yaşarım.

Kimse sonra diye bir şey yoksa eğer ne olacak söyleyemiyor. Ya yarının yoksa? Ya bundan bir dakika sonrası senin için varlığını yitirmişse? Kim sana bunun garantisini verebilir ki? Kim sana bir barın önünden geçerken sarhoş bir adamın seni bıçaklayamayacağını garanti edebilir mesela? Ya da sen kaldırımda yürürken frenleri patlamış bir arabanın sana çarpamayacağını kim söyleyebilir?

Ya da durun durun. Kim size bir kış akşamı birden bire bu dünyadan yorulup, buz gibi suya atlayarak intihar etmeyeceğinizin garantisini verebilir?

Bakın onu bunu bırakın. Yok işte. Kimsenin boşa harcayarak bir saniyesi yok. Kimse ölüp de geri gelmeyecek. Siz diyorsunuz ki şimdi sen geri geldin. Ben geri gelmedim, ben geri getirildim. Çok güzel kalpli bir çocuk beni çekti çıkardı cehennemin kor ateşinden. Demeyin beni de çıkarırlar derin sulardan, kurtarırlar benim de ruhumu acıdan. Önce sizi kurtaracak birini bulun. Sonra bırakın sizi de ruhunuzu da kurtarsın. Hayatınızın üzerine kumar oynamayın. Ben hiç beklemediğim bir anda milyoner oldum ama siz olamayacaksınız. Uçurtmanızı sıkı sıkı tutun. Çünkü elinizden kayan uçurtmayı bana yaptıkları gibi sizin için de takılan ağaçtan almayacaklar.

İkinci bir şans verilmiyor herkese. İlkini kullanın. Mutlu olacaksınız. Siz on ikiden vurun güzel duygular dartını. Başaracaksınız. Başaracağım.

"Hiç bahsetmedin kendinden, geçiştirdin. Lee Kiraya kim? Neleri sever? Nelerden hoşlanmaz? En sevdiği şarkı ne? En sevdiği kitap ne?"

Jungkook ile yine minderlerin üzerine oturmuş ve yorganlarımıza sarılmış bir şekilde konuşuyorduk. Ellerimizde yine bardaklarımız vardı ama bu sefer ben değil Jungkook yapmıştı sıcak çikolatalarımızı. Yıldızlar hiç olmadıkları kadar parlak ve çoktular. Bu gece burada uyuyacaktım, buna tam şu an emin olmuştum.

"Haklısın, geçiştirdim. Birçok şeyi geçiştirdim hatta. O yüzden ne sormak istiyorsan sor, cevap vereceğim."

Her zamanki samimi gülümsemesi yayılmıştı yine biçimli dudaklarına. Çikolatasından bir yudum alıp sorusunu sormuştu.

"Her şeyi başından anlat. Kendinle ilgili her şeyi anlat işte. Doğduğun andan itibaren ne yaşadıysan hepsini anlat."

"Ihmm pekâlâ. En baştan..."

Kısa bir süre en başın neresi olduğunu düşünmüştüm. Sonra nasıl başlamam gerektiğini düşünmüştüm. Sonra nasıl anlatacağımı düşünmüştüm.

THE OTHER SIDE |JJKWhere stories live. Discover now