💜AŞKMAF/1.💜

31K 1.5K 222
                                    

Unutma; onu artık unuttum demek, bir kez daha hatırlamaktır aslında.
                                           CAN YÜCEL



Hiç bir şey değişmedi aslında... Ben sadece kendimi kandırdım. Çıkmıştım ya bir yola, geri dönmek yok demiştim. Kendimi kandırdım. Geri dönmeyi o kadar çok istiyorum ki... Hatta şimdi karşıma Rüzgar çıksa gelip kızsa bana veya biri bana tokat atsada kendime gelsem. Ama ne Rüzgar var ne birileri. Ben acılarımdan korkarak kaçtım.

Düşünmedim arkamda bıraktıklarımı.
Düşünmedim yalnız kalabilme ihtimalimi.

Yalnızlık değildi beni zorlayan, geri dönmem için bana emirler yağdıran. Acılarımdan kaçayım derken onların tuzağına düşmüştüm. Acımı kat ve kat arttırmıştım. Her şeyden emindim artık. Ben burada kaldığım sürece acı çekecektim. Unutmak istedikçe hatırlayacaktım. Beynim parçalara ayrılmış her parçası kendi bildiğini, kendi istediğini bana söylerken benim kafam karışacak ve delirecektim. Evet eğer burada kalırsam sonum delirmekten başka bir şey değildi.

Kalbim beynime meydan okurcasına her seferinde canımı acıtarak vuruyordu göğüs kafesime. Her vurduğunda hem bana yara veriyordu hem kendine. Ama beni uyaran tek şeyde kalbimdi.

Ruhum bir kenara çekilmiş tüm yükü bana bırakmış ayaklarım üzerinde durmamı bekliyordu. İçimde ki küçük çocuk ise tıpkı ruhum gibi diğer kenarda sırtını bir yerlere yaslamış , bacaklarını kendine çekmiş etrafa ürkekçe bakıyordu. Onun dünyası değildi çünkü burası.

O kalabalığa alışıktı...Etrafında insanların olmasına, sevdiklerinin onu koruyup kollamasına. Şimdi aniden bir boşluğa düşmüştü. Korkuyordu..Alışmak istemiyordu bu yabancı yere. O yine sevdikleriyle olup , gülmek istiyordu. O soğuk hava da bile içini sıcacık ısıtan insanların arasında olmak istiyordu. Haklıydı... Hiç olmadığı kadar.

Hepsinden kaçmıştım. Ecem ve irem nasıl olmuştu acaba. Uyumuşlar mıydı? Ecem yemek yemiş miydi? Düşünme Ezgi düşünme. Düşünürsen dayanamazsın. Geri gidersin düşünürsen yapma.

Tamam unutma ama düşünmede. Unutamayacaksın zaten. Unutamazsın. Ama düşünme. Çektirme daha fazla kendine acı. İç sesim yine araya kaynayıp

'Acı çekmek istemiyorsan geri gideceksin. Burada böyle kendini kandırmak yerine onların yanında olsaydın şimdi Rüzgar'ın kolları arasındaydın. Seni seven insanlar olurdu yanında yine' dediğinde sinirlenirken ellerimi yumruk yaptım ve sabır diledim.

"Yeter" diye mırıldandım dışımdan. Ya ben istemiyor muyum onların yanında olmayı ama dayanamıyorum. Olmuyor işte. Canım daha çok acıyacakmış gibi geliyor. Öldü bildiğim babamın karşıma çıkması o kadar mutluluk verici bir şeydi ki anlatamam ama aynı zaman da sinirleniyordunuz 'Neden?' diye.

Sizi seven adamın kollarında olmak huzuru bulmak ne güzel ama bir o kadar da can yakıcı. O da biliyordu ve belki hiç kimse söylemeseydi o da söylemeyecekti. Sonsuza kadar gözümün içine yalanla bakacaktı belki. Bu sinir bozucu tarafı işte. Arkadaşların bildiği halde yüzüne söylemeden bakacaklardı. Hep sizden bir şey saklayarak. Bu koyardı işte insana.

Ama onlarında suçu yoktu. Hepsini tanıyorum ve söyleyeceklerini de biliyorum. Ama kendime inandıramadığım bir çok his var içimde. İnanamadığım olaylar var. Ben hala inanmıyorum annemin üvey olmasına. Ben hala inanamıyorum babamın yaşıyor olmasına. Ve ben hala inanamıyorum Emine'nin kardeşim olmasına.

Birden bire her şeyin yalan olduğunu bilmek kötü bir şey ama aynı zaman da iyi de. Arkadaşının kardeşin olması , babanın yaşıyor olması her ne kadar üvey olsa da annenin olması bile mutluluk verici bir şey. Küçükken sizi sevip bu yaşına kadar büyütüyorsa bir kere bile kızmıyorsa seviyor demektir. Üvey de olsa öz de olsa annelik yaptı.

İLK AŞK - TELEFON SAPIĞIM (2016)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin