İLK AŞK - TELEFON SAPIĞIM (2016)

💜TELMAF.22.💜

Karakterime, karakterin fiziki ya da psikolojik herhangi bir özelliğine laf eden herkes, erişime engellenecektir. Karakteri hakaret derecesinde eleştirmek demek, yazara yapılmış büyük bir aşağılama demektir! Anlayışınız için şimdiden teşekkür ederim.

Beğenmeyi unutmayın. ⭐

...

Her şey inanılmaz komik geçmişti, Eser'in bir ara korkudan filmdeki kıza yaratıcı küfürler etmesi ve sonrasında Kağan'ın benim yanımda küfür etti diye Eser'i evin içinde kovalaması. Rüzgar'ın üzerine meyve suyu dökülmesi, ki onu da Eser korkudan Rüzgar'ın yanına geldiğinde dökmüştü, en komik olaylardan biriydi. Korkmaktan çok güldüğüme emindim.

Film son yarım saatinde olmalıydı, ben bir köşede çikolatamı yiyordum başından beri yaptığım gibi. Eser ve Kağan, artık daha fazla birbirleri ile inatlaşmayı kesmişti. Rüzgar biraz uzağımda ama yanımda oturuyordu. Sıkılmış duruyordu, bir yandan da aklına geldikçe Eser'e küfür ediyordu bazen.

Filme odaklanmış bir şekilde bakışlarımı hiç ekrandan ayırmadan kaşığımı çikolataya daldırdım. Kaşığımı kavanozdan çıkarıp ağzıma götürürken kaşığı başka biri kapınca bir an yerimde zıplamıştım çünkü aynı zamanda ekrandaki kadının da arkasından yaklaşan bir cin vardı. Filme o kadar bağlanmışım ki gerçekliği bir an için idrak edememek beni korkutmuştu. Çikolatamı bir cine kaptıramazdım.

Kaşığımı ağzına sokan Rüzgar'a döndüm ve kaşığı ağzından çektim. Çikolatamı yemişti! Uyuz! Sesimi kısık çıkarmaya özen göstererek konuştum.

''Ne yapıyorsun ya? ''

Omuzunu silkti ve dudağını yaladı.

''Canım çekti.''

''Kendine kaşık alsaydın o zaman, şimdi git bana kaşık getir.''

Bahane buluyordum kızmak için. Korkutmuştu beni.

''Kapı kilitli. ''

''Of! ''

Önüme dönüp elimdeki çikolata kavanozuna baktım. Nasıl yiyecektim ben şimdi. Çikolatayı sinirle masaya bıraktım. Ses çıkınca Kağan bize döndü, Eser korkuyla ona sığınırken.

''Ne oldu?''

''Elimden kaydı, tutamadım.''

Kağan kafasını sallayıp önüne dönerken, kendine yanaşan Eser'i itti. Rüzgar sırıtarak onları izleyip bana baktı. Elimdeki kaşığı aldım ve Rüzgar'ın ağzına soktum sinirle. Doya doya yesin! Vicdan denen şey olmasa kaşığın hepsini sokardım. Kaşığı onun ağzında bıraktım ve filme döndüm.

Rüzgar omzumdan tutup beni kendine çevirdiğinde gözlerinin içine baktım sinirle.

Tek kaşımı kaldırdım.

''Ne oldu?''

Dilimi dudağımda gezdirip tatlı bir sesle sordum.

''Şey... ''

Gülmemek için yanaklarımın içini ısırdım. Biraz oyundan kimseye zarar gelmezdi.

''Ne? ''

Bakışları dudaklarıma inerken o da dudaklarını ıslattı. Bakışlarım bir an onun dudaklarına kaymıştı ama burada önemli olan benim onu tahrik etmemdi. Gözlerime çevirdi bakışlarını.

''Dudağın da çikolata kalmış. ''

Parmağımın ucuyla dudağımı sildim.

''Geçti mi? ''