Ya Size İftira Atılmış Olsaydı?

106 14 10
                                    



Ya Size İftira Atılmış Olsaydı…
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın yaptığı bugün (15.03.2018)  açıklamaya göre ihmal, istismar ve şiddet vakaları için hizmet veren, acil hizmet hattı 183′ e son aylarda cinsel istismar telefonları yağmış.

183’e gelen  her gün gelen 4000 bini aşkın gelen aramadan bini çocuk istismarı ile ilgiliymiş ve 1000 cinsel istismar ihbarından 15 i gerçekten istismarmış, geriye kalan 985 ihbar gerçek değilmiş yani iftiraymış.

Günde 985 iftira, ayda 29 bin 550 iftira, senede 354 bin 600 erkek bu yıl cinsel istismar iftirasına maruz kalacak demektir en hafifinden. Bu sayı çocuk istismarı iftiraları için geçerli. Bir de yetişkin kadınların iftiraları var. O dört binin kalanı en az bin tanesi de yetiştin kadınların “cinsel istismara uğradım” iftirası ise yılda bir milyona yakın erkek bu yıl cinsel istismar iftirası altında kalacak.

Geçen yıla göre bu yıl cinsel istismar ihbarlarında patlama olmuş. Medyanın hiç de şaşırtmayan etkisi. Medya bu hızla devam ederse iftiraya uğramayan erkek kalmaz.

Ayrıca gerçek kabul edilen 15 cinsel istismar ihbarında, gerçek olanların yanında, eminim iftira olanlar da vardır da iftirayı ispatlayamamışlardır. Bir vicdansız hakime denk gelip iyice araştırmadan cezayı yemişlerdir. Zira suçsuz yere ceza alanlardan bana gelen haberler var. Gerçekten cinsel istismar yapanlar en ağır cezayı alsınlar; fakat suçsuz insanların iftira altında kalanlarına ne demeli!

Namuslu bir erkek için cinsel istismar iftirasından daha ağır ne olabilir? Cinayet iftirası daha hafif kalır.

Çocukları ve kadınların koruyalım, derken bu kadar suçsuz erkeğin haysiyetini, hayatını ayaklar altına almaya kimin hakkı var! Ayrıca bu sadece erkeklerin haysiyeti de değil. O erkeklerin anne-babalarının, karısının, çocuklarının da haysiyetini ayaklar altına almaktır.

Ayrıca Müslüman bir halkın namusunu ayaklar altına almaktır.

Ve de toplumun güven duygusunu kaybetmesi ile ruh sağlığı büyük bir tehdit altında giriyor.

Dün akşam haber kanallarında . Bir ilçemizde avm de iki yaşındaki kızıyla gezen baba, çocuğuna göz kırpan bir adamı dışarı sürükleyip kanlar içinde kalana kadar dövmüş. Çıkarıldığı mahkeme de göz kırpan adamı tutuklamış. Eğer olay sadece bu kadarsa milletçe manyaklaştık demektir. Eğer o babanın o adamla ilgili daha önceden bildiği kötü bir şeyler yoksa, sadece göz kırptı, diye adamı tutukladılarsa bence esas babayı tutuklamaları lazımdı.

Artık kimse çocuk da mı sevemeyecek? Bir kere çocuk seven bir toplumuz. Pek çok kişi dışarıda gördüğü çocukları seviyor. Bize sevimli sevimli bakan çocuğa göz kırparız, öpücük atarız, el sallarız. Bunları daha çok kadınlar yapıyor fakat kız çocuğu babaları da babalık duyguları ile başkalarının çocuklarını sevme eğilimindedirler. Fakat belli ki bundan sonra çocuklara uzaktan bakmak bile erkekler için dayak sebebi. Allah’ım ne günlere kaldık!

Geçen yıl  17 yaşındaki delikanlı, 13 yaşındaki kızı hamile bıraktığı suçlaması ile kızın babası tarafından öldürülmüştü. Bu haber günlerce medyada yer almıştı. Adli tıp sonuçlarına göre öldürülen delikanlının masum olduğu ortaya çıktı. Bugün haberi vardı gazetelerde. Hamile kızın kürtajla alınan ceninin DNA sı öldürülen gence ait çıkmamış. Genç iftira yüzünden canından olmuş. Ya kız hamile olduğu ortaya çıkınca kendi sevgilisini korumak için  babasına yalan söyledi, o gence iftira attı ya da kızın babası bebeğin babasının kim olduğunu biliyordu da o genci kurban seçti.

Suçsuz yere cinsel istismar iftirası ile öldürülen delikanlının babası “O günden beri mahvolduk. Cenazemi 80 milyonun bedduası ile kaldırdım. Şimdi adalet istiyorum.” diyor. Ne kadar acı. Adam evladının ölümüne mi üzülsün, iftiraya kurban gittiğine mi yoksa her duyduğu habere inanan dangalakların hakaretleri ve beddualarına mı üzülsün.

✔️ KISSADAN HİSSEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin