ÇÖL ÇİÇEĞİ

49. Bölüm

Yumruğumu sıktım, midemdeki bıçak acını hafifletmek için derin bir nefes aldım ve ayağa kalktım...

Ömer: "Karıcığım siz tanışıyor musunuz? "Dedim...
Kenan: "Ka..karıcığım derken? Zehra sen evlendin mi? Ben çok şaşırdım... "
Zehra:" evet.." bana baktı..

Gerçekten de her an ağlayacakmış gibi olmuştu, omuzları düşmüş ve başını öne eğmişti Kenan.... Zehranın yanına gidip belinden tuttum.

Ömer: "Aaa nasıl haberin olmaz magazin haberlerinde bile günlerce konu oldu.."  diyip gülümsedim..
Kenan: "İngiltereye gitmiştim iş için sanırım o yüzden haberim olmadı Ömer Bey.. " dedi kendini toparlamışa benziyordu..
Zehra: "Öyle mi zaten hiç karşılaşamıyoruz ki seninle ben gidiyorum sen geliyorsun..." dedikten sonra bana indir artık o eli der gibi bir bakış attı. Elimi çektim..
Kenan:" Gerçekten uzun zaman oldu dimi.. "
Ömer: "Bu arada siz nerden tanışıyorsunuz..."
Zehra: "liseden arkadaşım..." Arkadaşları bitmiyordu bir türlü nedense hepsi de erkek, Leyladan başka kız arkadaşı var mıydı acaba.. Neyse sakin ol Ömer ve bir an önce gönder şu adamı..
Ömer: "anladım..neyse toplantı başlamak üzere çıkalım.."
Kenan: "ama bilgi verecektim.."
Ömer:"gerek yok ben hallerim, çıkabilirsin.."
Kenan:"tamam efendim.." işte bu ya çık git... bir dakika o cebinden ne çıkarıyor öyle..

Karviziti Zehraya uzatıp..

Kenan:"Mutlaka bir çay içelim ayaküstü olmadı böyle.."  derin bir nefes aldım Zehra kartı alırken..
Zehra:"evet, müsait olduğumda ararım.." müsait olduğundaymış...
Ömer:"iyi olur, karımın arkadaşıyla çay içmek isterim... " dediğimde yüzü düştü ve gitti..

Kenan gittiğinde Zehra ters ters bakıyordu... Gerçekten baş başa oturup sohbet edeceklerine izin vereceğimi düşünmüyordu dimi.. Zaten başımda Mert vardı, bir de Kenanı hiç çekemezdim.. Gidip kapıyı açtım elimle buyur ettim, hala çikolatası elinden almış çocuk gibi ters ters bakıyordu.

Zehra: "Sen naptın biraz önce.." işte başlıyoruz ama şuan tartışmak istemiyorum seninle karıcığım..
Ömer:"Gerçek bir eş gibi davrandım başka napmışım.."
Zehra:"sen.."
Ömer:"toplantı.." dedim saatimi gösterip... hiç bir şey demeden çıktı..

....

ZEHRADAN....

Toplantı boyunca garip garip bana bakıp durdu, neyi vardı anlamıyorum ki? Önce Avm'de peşime takılıp iki dakika rahat nefes aldırmadı. Onun yüzünden alacağım çoğu şeyi ertelemek zorunda kaldım, niye geldi ki peşimden. Sonra Kenanla konuşma şekli neydi öyle, arkadaşımla konuşmama bile müsade etmedi... Ve şuan anlıyorum ki bu toplantıya girmesem de olurmuş, kimse bana bir şey sormadı bir saattir sadece oturuyorum..

Toplantı biter bitmez onu beklemeden odaya geçtim. Eminim ki diğer toplantının da benimle alakası yoktu eve gidip ihale dosyasını bitirmem daha doğru olurdu. Çantamı ve ceketimi alıyordum, içeri Demir girdi..

Demir: Merhaba Zehra, Ömer yok mu?
Zehra: Aa Demir gelsene, toplantı bitti gelir birazdan...
Demir: Sen bir yere mi gidiyorsun, moralin de bozuk gibi.. dedi. Yutkundum haklıydı çok belli ediyordum, yüzüme zoraki bir gülümseme yerleştirip
Zehra: iyiyim merak etme, eve gidiyordum..
Demir: hayret, seni avmde bile yalnız bırakmamış nasıl izin verdi eve tek başına gitmene...

Demir bile garip bulmuştu işte avmye gelmesine.. Hissediyorum normal değil bugün.. Dün olanlardan sonra böyle oldu o konuşmadan sonra...Ne düşünüyor herkese anlatacağımı falan mı?

Ömer: Demir, ne zaman geldin.. demesiyle kendime geldim. Demirle konuşurken dalıp gitmiş miydim yani..
Demir: Şimdi geldim Ömer, bir kaç eksik vardı onları halletim düğünle ilgili..
Zehra: Demir görüşürüz ben çıkıyım artık.. diyip arkamı döndüm.. Onunla konuşmak istemiyordum..
Ömer: Nereye...
Zehra: Eve gidiyorum biraz çalışacağım.. diye cevap verip odadan çıktım.