ÇÖL ÇİÇEĞİ

31. Bölüm..ENKAZ..

Zehra: Misafir geleceğini bilmiyordum..
Ömer: Alevin bir arkadaşıymış sanırım tam ben de bilmiyorum...
Zehra: Hadi gidelim o zaman.. diyip dışarı çıkıp salona doğru yürümeye başlamıştır. Aynı anda salona girdiklerinde ikisi de şaşkınlıkla birbirlerine bakmıştır. Mert şaşkınlıkla onlara bakmış ve..

Mert: Zehra..

...

Dipsiz bir uçurumun kenarında yürüdüğün bile farkında değildi o an etrafta uçsuz buçaksız bir çöl ve adımlarını attığı toprak yoldaki taşlar çıplak ayağına batıyordu. Acıya aldırmadan devam ettiğinde uçurumu görüp gözlerini kocaman açtı " nerdesin!" Diye bağırdı.. Arkasını döndüğünde göz göze gelmişti siyahlar içindeki maskeli adamla.. " burdayım, senin için geldim.." dediğinde Zehra gözlerinde gördüğü şeyle korkuyla geriye bir adım attığında- uçurumdan düşmek üzereyken- sağ elinden tutmuştu siyahlar içindeki adam.. Elinden tuttuğunda orda öylece bekliyor ne bırakıyor ne de kendine çekiyordur. Zehra gözlerini kaçırdığında " sence yaşamayı mı hak ediyorsun ölmeyi mi?" sorusunu duyduğunda tekrar korkusuzca gözlerine bakıp " sen beni çektiğinde kurtarmış mı olacaksın, çoktan öldürdün beni.. senin tarafından kurtarılmaktansa ölmeyi yeğlerim.." dediğinde siyahlar içindeki adam maskesini çıkarak yüzünü göstermiştir. Zehra, maskenin ardındaki kişinin Ömer olduğunu gördüğünde yüzünde en ufak bir değişim olmamıştır. " Neden hiç şaşırmadın.." sorusuna " çünkü seni tanımam için yüzünü görmem gerekmiyor..katilimi.. " diyip Ömerin ellerini bırakıp boşlukta sürüklenmiştir.

Zehra, uyuyakaldığı koltuktan bir anda sıçrayarak uyanmış ve eli kalbine gitmiştir. Kalbinin ortasında hissettiği bu acı nefes almasını zorlaştırıyordur. Derin bir nefes aldıktan sonra kalkıp ilacını içmiştir.

...

Demir: Hazırladığın rapora göre bütçe açığımız planladığımızdan daha fazla bunun üzerinde biraz daha çalışmalısın Ferhat..
Ferhat: Ama efendim üç kere üzerinden geçtim Ömer Beyin belirlediği fiyatlar üzerinden bu şekilde çıkıyor.
Ömer: Beceriksizliğini bana mı maaletmeye çalışıyorsun. Bu nasıl bir rapor, sana boşuna mı her ay maaş veriyorum ben.. demiştir sinirli bir şekilde Demir, Ömere yandan bir bakış atıp..
Demir: Sen fiyatları plana göre düzenle ona göre karar veririz.. çıkabilirsin..
Ömer: İki saatin var eğer önüme doğru düzgün bir rapor koymazsan kendine başka iş ara..
Ferhat: Tamam efendim.. diyip başını öne eğmiş bir şekilde odadan çıkmıştır. Ferhat gider gitmez Demir ayağa kalkıp elini Ömerin omzuna koymuş
Demir: Ömer, dün bişey mi oldu iyi değilsin sen hem Zehra da işe gelmemiş..
Ömer: Demir ben diğer toplantıya geçsem.. diyip ayağa kalktığında..
Demir: Ömer yapma.. dünkü takım elbisenlesin büyük ihtimalle şirkette yattın ve barut gibisin kesin bişeyler olmuş.. Bu şekilde çalışanların can güvenliğini tehlikeye sokuyorsun hiç bir yere gitmene izin vermiyorum..
Ömer: Demir inan şaka kaldıracak halde değilim dokunma bana seni de kırmak istemiyorum..
Demir: Beni de.. hmm.. demek kırdığın birileri daha var.. zavallı Zehra..
Ömer: Keşke zavallı olsaydı Demir keşke...
Demir: Anlatmayacak mısın.. diyip oturup ellerini kavuşturmuş odanın içinde volta atan Ömeri izliyordur.

...

Zehra önündeki tepsiyi alan Nazana bakıp..

Zehra: Teşekkürler...
Nazan: Ama dokunmamışsınız bile iyi misiniz Zehra Hanım...
Zehra: İyiyim sadece biraz dinlenmek istiyorum müsadenle..
Nazan: Peki.. diyip odanın dışına çıktığında kendisini gülümseyerek bekleyen Aleve bakıp..
Nazan: Çok keyifsizdi gözlerinin altıda şişmiş sanırım bütün gece uyumamış..
Alev: Güzel.. tamam sen gidebilirsin.. diyip kocaman sırıtmıştır. " Bunlar daha iyi günlerin avam.. yakında bu evden tıpış tıpış gideceksin.."