89. Bölüm / Gryffindor Kılıcı

393 55 82
                                    

"DİRENİŞ ORDUSUUU! SAVAŞMAYA HAZIR MIYIZ?"

Leo'nun bu cesaret nidası dalga dalga savaş alanına yayılmaya başladığında James heyecanla bağırıp ıslık çalarak destek olurken Remus umutsuzca başını iki yana sallıyordu.

"Çoktan kaçmış olmaları gerekiyordu" diye mırıldandı pes ederek.

"Hadi ama Aylak! Gerçekten bir an olsun herkesi bırakıp kaçacaklarını düşündün mü?" diye sordu James gülerek. Bir yandan da hocalarının ölümü için hala ağlamakta olan Lily Evans'ı teselli etmeye çalışıyordu.

"Diğerlerinden umudum yoktu da Luciana belki mantıklı hareket eder diye düşünmüştüm" dedi Remus umutsuzca.

"Luciana da en az öbür üçü kadar savaşmak istiyor. Olivia en yakın arkadaşıydı biliyorsunuz" diyerek araya girdi Barty Crouch Jr.

Bir yandan da Leo'nun tavrını izlerken gülümsemesine engel olamamıştı. "Siz Gryffindorluları her zaman fevri bulsam da itiraf edeyim Leo çok havalı bir giriş yaptı" dedi gülerek.

Aynı zamanda bakışları Emilia'yı arıyordu. Ancak güzel cadı görünürde yoktu.

"Ricardo ve Luciana'nın yazdığı mesajları anlayan var mı peki?" diye sordu Remus kafa karışıklığıyla. "Bir şeylerin peşinde olmalılar" diye tahmin yürüttü.

"Ric son hortkuluğu almaya gitmiş olmalı" diye yanıtladı Barty. Sadece James ve Remus'un duyacağı şekilde kısık sesle konuşuyordu. Çünkü Lily Evans'ın hortkuluk meselesinden haberi yoktu.

Karşısındaki iki çapulcu şaşkınlıkla ona bakarken biraz daha açıklamanın doğru olacağına karar verdi.

"Son hortkuluğun yerini bir süredir biliyorlar zaten. Detayları ben de pek bilmiyorum ama bu konuda Narcissa Malfoy onlara yardımcı olacaktı" dediğinde James kaşlarını çatarak ona döndü.

"Narcissa Malfoy mu? Ona nasıl güvenebilirler? Ya ihanet ederse?" diye sordu endişeyle.

Barty omuz silkti. Kendisi de aynı endişeyi taşıyordu ancak şu an için yapacak bir şey yoktu.

"Benim de bu konuda içim rahat değil ama Ric ihanet etmeyeceğinden emin gibiydi. Umalım da haklı çıksın. Her neyse asıl meseleye dönersek şimdi Karanlık Lord harekete geçmişken hortkuluk en önemli konu oluyor. Biliyorsunuz onlar yok olmadan savaşmamız anlamsız olur" dedi.

Barty'nin neyi kastettiğini anlayan ilk kişi Remus olmuştu. "O yüzden diğer üçü kaçıp saklanmak yerine ortaya çıkmayı tercih ettiler. Ricardo gelene kadar Karanlık Ordu'yu oyalayacaklar" dedi meseleyi kavrayarak.

"Aynen öyle!" dedi Barty. "O yüzden üç-beş kişiyle Karanlık Orduyu oyalayabileceklerini düşünen bu ahmak arkadaşlarımıza bizim de yardımcı olmamız gerekiyor. Bunun için de bir an önce asalarımıza kavuşmalıyız" dedi kararlılıkla.

O esnada Peter nefes nefese yanlarına gelmişti. "Regulus... Asalar onda! Ama bu kadar kişinin asasını sahiplerine ulaştırması zaman alacak gibi" diye bitirdi konuşmasını.

"Tek tek vermekle bitmez ki!" diye söylendi Barty. "Neredeler? Beni yanlarına götürsene Peter! Daha kısa sürede bu meseleyi çözebilirim" dedi net bir şekilde.

Peter onu hızlıca onaylayınca ikisi de aceleyle gözden kayboldular. O esnada Voldemort'un ürkütücü kahkahası duyulmuş herkes tekrar Leo ile olan konuşmasına dikkat kesilmişti.

"Gerçekten bir grup çocuğun benim karşımda şansı olabileceğini düşünmen komikmiş" dedi Voldemort alaycı bir sırıtma eşliğinde.

"O aptal cesaretin seni daha fazla komik duruma düşürmeden önce dön de bir etrafına bak! Bu devasa ordu karşısında ne yapabilirsiniz ki?" diye sordu. Bir yandan da ellerini iki yana açmış ordusunun büyüklüğünü gösteriyordu.

Kayıt Dışı / ÇapulcularWhere stories live. Discover now