29. Bölüm / Sıcak Bir Yuva

555 90 48
                                    

Gaunt'ların Evinden çıktıktan sonra Riddle Malikânesini de gören bir açıklıkta karların üzerinde dört arkadaş kahvaltı yapmışlardı. Nereden bakarsanız bakın trajikomik bir görüntüydü aslında.

Daha sonra Little Hangleton'dan birazcık uzaklaşıp tenha bir yerde Hızır Otobüs'ü çağırmışlardı. Saniyeler içerisinde otobüs önlerinde belirmiş ve gelirken saatler süren yolu bu defa sadece 10 dakikada gitmişlerdi.

Hızlı olması gerçekten güzel bir avantajdı ancak yine de çok memnun kalmadıkça tercih etmeyi düşünmüyorlardı. Özellikle yemekten hemen sonra binmek hiç akıllıca bir hareket olmamıştı.

Yetimhanenin önüne geldiklerinde Moody ile buluşmalarına yarım saat kaldığını görünce yurdun ön kısmındaki yaklaşık bir metrelik duvarın üzerine oturup biraz dinlenmek istediler. İki kız ortadayken Leo ve Ricardo iki kenarda oturmuştu. Hepsi o kadar yorgun görünüyorlardı ki savaştan çıkmış gibi deyiminin yaşayan örnekleri sayılabilirlerdi.

"Yaran nasıl oldu Leo?" diye sordu Luciana endişeyle.

"Bu on beşinci soruşun Lucy" dedi bıkkınlıkla. "Gerçekten iyiyim merak etmeyin" dedi.

Luciana endişesini gizlemeye çalışsa da pek başarılı olamıyordu. Ricardo onu rahatlatmak için konuya dahil oldu.

"Gerçekten iyi olmasa nazlanıp sizi etrafında köle gibi koşturacağını biliyorsun Lucy" dedi gülerek.

"Hey! Planlarımı ifşa etmesene Kurnaz Yılan! Şu an yorgun olduğunuz için kıyamıyorum size. -o kadar da yüce gönüllüyüm- Sonrasında birazcık nazlanabilirim kendinizi hazırlayın" dedi keyifle.

Ricardo ben demiştim der gibi baktı Luciana'ya. Ay yüzlü kızın da gülümsediğini görünce içine bir sıcaklık yayılmaya başlamıştı.

"Peki senin kolun nasıl?" diye sordu safir mavisi gözlere dalmışken.

"Gayet iyi.. rahatla artık. Hiç birimize bir şey olmadı" dedi güven verircesine.

Luciana sonunda ikna olmuş olacak ki yorgunluğun da verdiği etkiyle başını Ricardo'nun omzuna yaslayınca genç büyücünün kalbi yine hızlanmıştı.

"Biraz böyle durabilir miyim?" diye sordu Luciana kısık bir sesle.

Ricardo cevap olarak "Elbette" diye mırıldandı sadece.

Onca badireden sonra Luciana'nın sağ salim yanında olması çok büyük bir armağandı onun için. Hâlâ her gözünü kapattığında böcürtün dönüştüğü formu görüp büyük bir endişe yaşadığı için bir an bile gözünün önünden ayırmak istemiyordu kızı.

Başını çevirip omzunda gözlerini kapatmış huzurla dinlenen Ay Yüzlü kıza baktı tekrar. Onun için dünyanın bütün zenginliklerinden daha kıymetliydi bu manzara... Kesinlikle bu anın da resmini çizecekti.

........

Alestor Moody tam da sözleştikleri saatte onları almaya kırmızı bir klasik araba ile gelmişti. Araba öyle göz alıcıydı ki özellikle Leo'nun ağzı açık kalmıştı. Küçüklüğünden beri klasik arabalara zaafı vardı ve şuan hayranı olduğu arabaların bulunduğu dönemde yaşıyor olması büyük bir şanstı.

"Merlin aşkına rüya görüyorum değil mi?" diye mırıldandı hayretle. "Chevrolet Impala... 1970 model... Hem de ateş kırmızısı..." diyerek kendi kendine sayıklıyordu.

"İki gramlık aklı vardı onu da kaybetti sonunda" dedi Ricardo dalga geçerek.

Alestor Moody küçük bir el hareketiyle onları arabaya çağırdığında Leo resmen uçarak gidip ön koltuğa oturmuştu. Diğerleri de onu takip edip arabaya bindiklerinde Leo çoktan arabanın özelliklerini Moody'e saymaya başlamıştı bile.

Kayıt Dışı / ÇapulcularHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin