58. Bölüm / Vuslat

529 87 160
                                    

St Mungo's Hastanesinde saat gece yarısını çoktan geçmişken Ricardo göz kapaklarını kırpıştırarak açtı. Bir süre nerede olduğu hakkında hiçbir fikir yürütemedi. Sanki bütün zihni uyuşmuş ağır ağır işliyormuş gibiydi.

Bir kaç saniye boş boş tavana baktıktan sonra sağ elinde hissettiği baskıyla gözlerini o yöne çevirince Ay Yüzlü kızı başucunda görmeyi kesinlikle beklemiyordu. Luciana sağ elini kendi başına dayamışken sol eliyle Ricardo'nun elini kavramış dalgın bir şekilde parmaklarına dokunuyordu.

Leo'nun Rosier ve Mcnair'i yakaladığı günün akşamı Dumbledore söz verdiği gibi hepsini St Mungo's Hastanesi'ne göndermişti. Arkadaşları uyandıktan sonra hep birlikte geri Hogwarts'a döneceklerdi.

Ricardo Luciana'yı baş ucunda görünce son yaşananların görüntüleri bir anda zihnine hızla hücum etmişti. En son Quidditch antrenmanından sonra Barty ile birlikte saldırıya uğramışlardı ve o kadar çok yaranın ardından öleceklerine neredeyse emindi.

Barty aklına gelince bir an nefesi kesilir gibi oldu. En iyi arkadaşına bir şey olma ihtimali kalbinin endişeyle sıkışması için yeterli bir sebepti.

Yerinde hafifçe kıpırdandığında Luciana başını kaldırıp ona bakmıştı. Ricardo'nun uyandığını anladığı anda güzel cadının yüzünde oluşan mutluluk kesinlikle görülmeye değerdi.

"Şükürler olsun! Şükürler olsun! Uyandın sonunda!" derken heyecandan elini kolunu nereye koyacağını şaşırmıştı ve sevinçten gözlerinin içi parlıyordu.

Luciana tekrar Ricardo'nun elini kavrayıp elinin üstüne birkaç öpücük bıraktıktan sonra "O kadar korktum ki..." diye mırıldandı endişeyle. Sağ gözünden bir damla yaş hızla süzülüp düşmüştü bile.

Ricardo onun gözyaşını takip ederken kalbinin sızladığını hissetti. Bu dünyada görmeye katlanamayacağı şeylerin başında yer alıyordu Luciana'nın gözyaşları... Onun bir damla gözyaşına dünyayı bile yakabilirdi.

"Lütfen ağlama Lucy! Bak iyiyim ben..." dedi çatallı çıkan sesiyle.

Luciana hızla gözyaşını silip büyük bir gülümseme gönderdi ona. Onun gülüşü Ricardo'nun en büyük şifasıydı.

Bir an sonra yine Barty'i hatırladı Ricardo. "Barty nasıl?" diye endişe ile sordu. Alacağı cevaptan korkmasına rağmen zihninde dönen tek şey ona bir şey olacağı korkusuydu.

Luciana "İyi merak etme, senden yaklaşık 5 dakika önce uyandı o da..." dediğinde Ricardo rahatlamanın etkisiyle derin bir nefes vermişti.

"Herkes onun yanında şimdi. Hatta ben gidip çağırayım. Leo ve Emy heyecanla uyanmanı bekliyorlardı" dediğinde sevinçten resmen yerinde duramıyordu.

Arkasını dönüp kapıya doğru iki adım atmışken birden duraksadı. Ardına dönüp kararsız bir bakış attıktan sonra hızla Ricardo'nun yanına gelerek bir anda genç büyücünün dudaklarına kapandı Luciana. İlk uyandığı andan beri yapmak istediği buydu aslında.

İyi olduğundan ve yaşadığından emin olmak ister gibi büyük bir aşkla öptü. Öyle büyük bir kaybetme korkusu yaşamıştı ki bu sayede bütün korkularından arınmak istiyordu belki de...

Ricardo ise yaşadığı saldırıdan değil de hissettiği yoğun heyecana dayanamayan kalbi yüzünden ölebilirdi şu an. Luciana onu her öptüğünde yüreği öyle bir çırpınıyordu ki sanki göğüs kafesinde tutsak kalmış da Ay Yüzlü kızın ellerine kavuşursa özgür kalacakmış gibiydi.

Luciana öpüşmeyi fazla uzatmadan geri çekildiğinde Ricardo'nun safir mavilerine öyle bir baktı ki genç büyücünün resmen içi gitmişti.

"Beni bırakmadığın için teşekkür ederim Ric! Sensiz devam edemezdim..." dedi samimiyetle. Ricardo hâlâ yer yer sızlayan koluna aldırmadan elini kaldırıp Luciana'nın yanağını okşadı nazikçe.

Kayıt Dışı / ÇapulcularHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin