55. Bölüm / İhanetin Bedeli

511 79 159
                                    

Güneşli bir günün son dersinde Ravenclaw ve Hufflepuff binaları ortak oldukları Sihirli Yaratıkların Bakımı dersinden dönüyorlardı.

Luciana, Emilia ve Olivia ile koyu bir muhabbete dalmıştı. Üçlü grup dersler hakkında konuşurken James Potter onların yanından hızla geçmiş ancak hiç birini fark etmemişti.

Luciana bir iki defa arkasından seslenmesine rağmen cevap alamayınca kitaplarını arkadaşlarına bırakıp James'in peşi sıra ilerlemeye başlamıştı.

James'in ardından ilerlerken onun yasak ormana girdiğini görünce biraz tereddüt etse de peşinden gitmeye devam etti. Ormanın derinliklerine kadar bir süre ilerledikten sonra James nihayet bir kayanın üzerine oturmuştu.

Yalnız kalmak istediği her halinden belli oluyordu ancak Luciana onu yanlız bırakmak istemedi. Ağır adımlarla yaklaşırken yerdeki kuru yapraklardan çıkan hışırtı James'in dikkatini çekince başını kaldırıp Luciana'ya baktı.

"Lütfen beni yanlış anlama Luciana ama yanlız kalmak istiyorum" dedi bakışlarını kaçırarak.

"O kadarını anladım" dedi Luciana tedirgin bir şekilde. "Ormanın bu kadar derinliğine geldiğine göre Çapulcu haritasının sınırlarından çıkmış olmalıyız" diye tahmin yürüttü.

"Bu kadar zeki olman bazen ürkütücü oluyor" dedi James yarım bir gülümseme ile.

"Ne olduğunu anlatmak zorunda değilsin James. İstersen hiç konuşmadan böyle oturabiliriz. Seni hiç rahatsız etmem" dedi Luciana güvence vermek için. Onun karşısındaki bir kayanın üzerine oturup ilgiyle etrafı incelenmeye başladı.

Tam da beklediği gibi James sessiz kalmaya en fazla beş dakika dayanabilmişti. Beş dakikanın sonunda yaptıkları şakayı ve Lily'nin verdiği tepkiyi olduğu gibi anlatmıştı. Sadece ses tonundan bile ne kadar kırıldığı anlaşılabiliyordu.

James nihayet anlatmayı bitirdiğinde "Objektif bir yorum yapmamı ister misin?" diye sordu Luciana. James ela gözleri ile ona hevesli bir bakış atınca konuşmaya devam etti.

"Açıkçası arkadaşlarıma lakap takıp onları küçümseyen birisiyle aşkımdan ölsem de asla çıkmazdım" dedi Luciana net bir şekilde.

Biraz keskin ifadeler kullandığının farkındaydı ancak lafı dolandırmadan mesajının anlaşılması için en iyi yol buydu.

James meseleye hiç bu açıdan bakmadığı için bir an afalladı. Luciana biraz daha üstüne gidip onu zorlamak istiyordu. Amacı bir şeyleri artık fark etmesini sağlamaktı.

"Ya da tam tersi diyelim ki Lily Sirius'la her ders dalga geçip onu aşağılasa hâlâ bu kadar sever miydin acaba?" diye devam etti. James'in düşünceli hâlini görünce duraksamadan konuşmaya devam etti.

"Bak James! Senin kötü bir çocuk olmadığını biz biliyoruz. Ama biraz da Lily'nin açısından bakmalısın olaylara. Sen kabul et ya da etme Lily ve Snape çocukluk arkadaşı. Bu gerçeği değiştiremezsin. Snape'e kötü davrandıkça aslında Lily'i kaybediyorsun" dedi üzüntüyle.

"Kazanmadığım bir şeyi kaybedemem Luciana" diye yanıtladı onu James.

Luciana derin bir nefes aldı sıkıntıyla. James'e gerçekten değer veriyordu ve onu böyle üzgün görmek alışkın olmadığı bir şeydi. Onu ikna etmek ister gibi tane tane konuşmaya başladı.

"Lily de senden hoşlanıyor buna eminim James" dedi Luciana net bir şekilde. "Ama sen Snape'e bu şekilde davranırken mantığı onu dizginliyor olmalı. Çünkü Lily de aslında sana benziyor. Söz konusu değer verdiği kişiler ise dünyayı yakacak potansiyele sahip. Bunun yanı sıra benim yüzümden artık ona aşık olmadığını düşünüyor da olabilir" dedi gülerek.

Kayıt Dışı / ÇapulcularWhere stories live. Discover now