Bölüm 34

174 14 4
                                    

Merhabalaar, biraz geç oldu ama sonunda geldim. Şaşırmayacağınızı biliyorum ama ben şu sıralar hasta olan herkes gibi hala iyileşemedim. Hatta cuma günü okula da gidemedim. Lütfen kendinize çok dikkat edin. Bir kere hasta olunca çok uzun süre kurtulamıyorsunuz. :( Ama geçen haftadan sizinle bölümü paylaşamadığım için bu hafta kendimi biraz zorlayarak bölümü tamamlayabildim. Sizi çok fazla tutmadan iyi okumalar diliyoruum. Yorumlarınızı benimle paylaşırsanız çok sevinirim. İyi okumalar, haftaya görüşmek üzere!



Önceki bölümde...

"Ben daha fazla dayanamayacağım Alec, girip bakacağım. Belki yardım edebileceğim bir şeyler vardır." Elizabeth oturduğu yerden kocasının yardımıyla kalkmıştı. Karısı o kadar endişeliydi Alec acısını ona göstermemek için çok çaba sarf ediyordu. Sophie vurulduğu andan beri gözüne sürekli annesinin cansız ve hırpalanmış vücudu geliyordu. Tarih acı bir şekilde aynı sonuçla tekerrür ediyor olamazdı. "Sen dur kızım, ben şimdi öğreneceğim." Bruce ne yapacağını bilmez şekilde babasının gidişini izledi. Sabahtan beri o kadar çok şey yaşamıştı ki fark etmek için durup düşünmeye vakti olmamıştı. Sophie'nin şu an ellerinden kayıp gitme ihtimali canını çok fazla yakıyordu. Bu işin arkasında kim varsa özellikle peşine düşecekti. Yanlarına bırakmayacaktı. Yan odanın kapısı sert bir şekilde kapandığında herkesin bakışları kapıya yöneldi. Alec, karısının elinden ve sırtından tutarak ona destek olurken Ian da Jennifer'ın arkasında durup belini tuttu. Kral odaya girdiğinde gördükleri karşısında yüzü düşmüş ve adeta acı bütün mimiklerine işlemişti.




   Kralın yüzünü gören herkes kötü bir haber alacağının farkındaydı. Elizabeth kocasının elini ona destek olmak istercesine sıktı. "David ikisinin vücudundan da okları düzgün bir şekilde çıkartabilmiş. Sophie'nin omzunu çok kan kaybetmeden temizleyip dikerek sarmış. Şimdi durumu normalmiş." Odadakilerin hepsi derin bir nefes alırken kralın söyleyeceklerinin bitmediğini ve birazdan yüzünün bu kadar düşük olmasının sebebini açıklayacağını biliyordu. "Ama... Ama ne yazık ki ok Daniel'ın kalbine çok yakın bir yere isabet ettiği için yarasını tedavi edip müdahale edene kadar çok kan kaybetmiş. Şimdi yarası sarılı ama hayati riski bulunuyormuş. Artık onların yapacağı bir şey kalmamış. Artık yapabileceğimiz tek şey Daniel'ın savaşıp uyanmasını beklemek olacak." Charles cümlesini bitirdiğinde başarılı ve sevdiği klan liderinin durumundan umutsuz bir ses tonuyla bahsettiği ve üzüldüğü çok açık bir şekilde belliydi. Elizabeth'in ayakları daha fazla dayanamayıp titreyince onun düşeceğini anlayan Alec, hemen karısını belinden ve bacaklarının altından tutarak onu kucağına aldı ve koltuğa uzandırarak başına eğildi. "Su getirin hemen!" Jennifer ve Melanie onun yanına doğru koşarken Louis ne hissedeceğini bilemiyordu. Yıllar sonra klanlarına gerçekten hak eden ve klanı geliştirebilecek iyi bir lider gelmişti. Şimdi ise o istediği, beklediği, ihtiyaçları olan ve gerçekten sevdiği lider ellerinden kayıp gidiyordu. Sızlayan burnunu iki parmağıyla kıstırdı ve gözyaşlarını geri itti. Sinclair askerlerine döndü. "Güçlü olacağız, liderimiz bize geri dönecek. Umudunuzu sakın kaybetmeyin! Liderimiz güçlüdür, bizi yalnız bırakmayacak." Ian, Louis'in sırtını sıvazladı. "Sizin yanınızdayız ve Daniel'a inanıyoruz. Aramıza geri dönecek." O sırada Alec karısına su içiren ve onunla ilgilenen Jennifer ile Melanie'ye minnetle baktı. Jennifer ayağa kalkarak Alec'e yaklaştı ve fısıldayarak konuştu. "O iyi, merak etme Alec. Ama artık dinlenmesi gerekiyor, lütfen Lizzie'yi yatağınıza götür." Alec başını salladı. Küçük bir öksürük sesi hepsinin dikkatini kapıya çevirdi. David kapının önünde dağılmış bir şekilde duruyordu. Gömleği kırışmış ve pantolonunun içinden çıkmış, düğmeleri açılmış, saçları dağılmıştı. Gözlüğü burnunun ucundaydı ve yüzünde terler birikmişti. "Majesteleri durumu size açıklamıştır. Hepinizin sevdiği insanlar var içeride biliyorum. Görmek istediğinizi de biliyorum. Ama ne yazık ki bugün olmaz. Vücutları yorgun, yaraları çok yeni. Yaralarının mikrop kapması isteyeceğimiz son şey. Hepinizin anlayışına sığınıyorum. Hiç endişeniz olmasın, ben ve doktor arkadaşım birlikte bütün gece durumlarının takipçisi olacağım. Aksi bir durumda hemen haberiniz olacak. Şimdi burada beklemeniz sizi daha çok yoracaktır. Yarın onlar için güçlü olmalısınız, hepinizin dinlenmesi gerekiyor. Dinlediğiniz için teşekkür ederim." David başıyla selam vererek odadan ayrıldı ve yan odanın kapısının açılıp kapanma sesini duydular. "David'i duydunuz, herkes odalarına gitsin. Yarın güzel haberler alacağımız bir gün olacak!" Elizabeth ayaklarını yere indirirken Alec yanına geldi. "Sen ayağa kalkmayacaksın. Gel buraya." Karısının itiraz etmesine fırsat vermeden onu kucağına aldı. "İyi geceler efendim." Krala ve prense selam verip odadan karısıyla ayrıldı. "Connor'un bize ihtiyacı var sevgilim. Bizim de gitmemiz gerekiyor." Jennifer bunun farkındaydı. Başını sallayarak onayladı ve ikisi de odadan ayrıldılar. Kral da onlar gidince oğluyla birlikte odadan ayrıldı.

Böğürtlen MevsimiNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ