Şeytan İle Anlaşma "KİTAP OLD...

_Lady_ReBeL_ által

715K 87K 27.5K

-KORKU YOK- ŞİMDİ KİTAPÇILARDA Aşk# 1 / 14.05.2021 Romantizm#1 / 21.05.2021... Több

#AntiÖzet#
1.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
2.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
3.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
4.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
5.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
6.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
7.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
8.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
9.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
10.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
11.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
12.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
13. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
14.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
15. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
16. Şeytan İle Anlaşma: Sadece 💯 Gün
17. Şeytan ile Anlaşma:Sadece 💯 Gün
18. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
19. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
20. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
21. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
22. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
23. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
24. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
25. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
26. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
27. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
28. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
29. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
30. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
31.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
32. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
33. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
34. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
35. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
36. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
37.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
38. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
39. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
40.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
41. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
42. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
43. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
44.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
45. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
46.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
47. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
48. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
49. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
50. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
51.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
52. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
53. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
54.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
55.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
56.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
57.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
58. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
59.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
60. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
62.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
63. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
64. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
65.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
66. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
67. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
68.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
69.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
70. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
71. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
72.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
73. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
74. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
75. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
76.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün
77. Şeytan ile Anlaşma, Sadece 💯 Gün
78.Şeytan ile Anlaşma, Sadece 💯 Gün
79. Şeytan ile Anlaşma, Sadece 💯 Gün
80.Şeytan ile Anlaşma, Sadece 💯 Gün
FİNAL:Şeytan ile Anlaşma, 💯. Gün
Şeytan ile Anlaşma- KİTAP OLDU!

61. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün

6.5K 1K 246
_Lady_ReBeL_ által

    "Sadece...32...Gün..."

     "İnsanlar çok kaba olabiliyor küçük kız, çünkü kendilerinin hiçbir vasfı yok."

     Araba eski bir inşaat alanında durduğunda gergince etrafa baktım.

     "Mimi burası pek tekin bir yere benzemiyor." dediğimde ekranda bir gülücük çıktı.

     "İstersen geri dönebiliriz." dediğinde başımı iki yana salladım.

    "Hayır, geri dönmeyeceğim. Lui yardım edeceğini söyledi. Yardım etmeli." diyerek arabanın kapısını açtım ve sırt çantamı sol omzuma atıp başımı geriye yatırdım.

    Ben güçlüyüm...ben güçlüyüm...ben güçlüyüm...

    Adımlarım kendimden emin bir hâldeyken hızlıca içeri girdiğimde Lui'nin ateş etmesiyle patlayan bir camın sesi dizlerimin üzerine çöküp ellerimle başımı kapatmama sebep oldu.

    Çığlık atmış, sürüne sürüne uzaklaşmaya çalıştığım sıra biri ensemden tutup beni durdu. Kendimi ileri ittirip kurtulmaya çalışınca kalkıp beni durdurmuştu.

     "Where are you going?"(Nereye gidiyorsun?) diyen Lui ile sımsıkı yumduğum gözlerimi açıp omzumun üstünden geriye baktım.

     "Guess?"(tahmin et?) dediğimde gülerek yanıma diz çöktü ve gözlerimin içine baktı.

    "Do you want to use gun?"( Silah kullanmak ister misin dediğinde gözlerim kocaman açıldı.

   Heyecanla çömeldiğim yerden hızla ayağa kalkıp başımı salladım.

    "Yeeeeaahh!"(eveeet!)

     Gülerek eğildiği yerden kalkıp elindeki silahın bir yerlerini kurcaladı.

    "I knew it. You are really dangers."(biliyordum. Sen gerçekten tehlikelisi."

    Belki de tehlikeli olmaya zorlanmıştım. Dünya tehlikeliydi ve hayatta kalmak istiyorsan, özellikle de bir kadınsan, sen daha tehlikeli olmak zorundaydın.

     Elime tutuşturduğu silahı sol elimle tutup karşıdaki maden suyu şişesine doğrulttum.

     Gez, göz...neyi bu ya?

     Kaşlarımı çatarak ateş ettiğimde silah öyle bir geri tepti ki az daha mermiden çok daha uzağa fırlayacaktım.

    Lui telaşla yanıma geldi.

     "You should use right hand."( sağ elini kullanmalısın.) diyerek ellerimi açıp da silahı sağ elime tutuşturduğunda acıyan kolum yüzünde sessizce inceledim. Kısık sesimi duymuş, kaşlarını çatarak yüzüme bakmıştı.

    "What happened?"(Ne oldu?) dediğinde başımı iki yana salladım.

     Sadece iyileşmesi gereken birkaç ezik ve morluk. Artık küçük bıçak yaraları canımı acıtmıyordu. Kabuk bağlamışlar ve tamamen kapanmışlardı. Morluklar ve eziklerin hareket ettikçe oluşturduğu acı vardı.

     "Nothing."(hiçbir şey.) diyerek geçiştirmek istediğimde beni takmadan kıyafetimin kolunu sıyırıp morluklar ve yara kabukları içinde olan koluma baktı.

     "What the f*ck is that!?"(Bu **kik şey de ne?!) diyerek elimi nazikçe tutup etrafa baktı.

    "Don't be mad."(Delirme.) dedim kolumu çekmeye çalışarak.

     "Move."(yürü.) diyerek elini omzuma koydu ve beni bir yere götürmeye başladı.

     Bir tuğlanın üzerine oturttuktan sonra ellerini omuzlarıma koymuş, yüzüme doğru eğilip gözlerimin içine bakmıştı.

     "Don't move. Just wait."(hareket etme. Sadece bekle.) diyerek ikna edici bakışlarını çekip arabama gitti ve bindi. Birkaç saniye sonra kafasını arabanın camından çıkarıp bana bakmıştı.

     "Where is the car key?"(araba anahtarı nerede?) diye bağırdığında gülerek başımı arkaya attım.

    "Are you stupid?"(aptal mısın?) diye bağırdım. Kaşlarını çatarak yüzüme baktı.

    "What!?"( ne!?)

     Şeytani bir sırıtış ile yüzüne baktığım sıra anlamayarak gözlerini kısmıştı.

     "I'm hacker."(hackerım.)

     "So?"(eee, yani?)

    "Mimi arkadaşı istediği yere götürür müsün? Bir de Çince biliyorsundur, navigasyondan sor bakalım , nereye gitmek istiyormuş."

     "Anlaşıldı."

      Mimi'nin sözü bitmeden çalışan araba motoruyla Lui çığlık attı. Elini arabanın ön camına vurup kendini camdan aşağı atmak istediğinde gülerek onu izledim.

     "Camı kapat, atlamasın aşağı."

     Kapanan cam ile bas bas bağıran Lui ile kötü kadın kahkaları attım.

      "Beni arabanın hoparlörüne bağlar mısın Mimi."

      "Bağlantı kuruldu. "

     Sanırım artık Mimi'yi nasıl kullanacağımı öğrenmiştim.

     "Are you ok Lui?"(iyi misin Lui?) dediğimde arabanın mikrofonun açılmasıyla bir erkek bağırtısı geldi.

    "No! I'm not!"(hayır! Değilim!) derken bile avazı çıktığı kadar bağırıyordu. "Stop it!"(Durdur!) dediğinde gülerek yüzüne baktım ve ayağa kalkıp silahı zorla sağ elimde tuttum.

     "What you want to go?"(nereye git istiyorsun?) dedim cam şişelerin önüne geçerek. Araba bir sağa bir sola gidiyor, Lui korkuyla etrafa bakıyordu.

     "I just want to buy medicine."( Sadece ilaç almak istiyorum.) dediğinde başımı salladım.

    "Onu en yakın eczaneye götür Mimi." dedikten sonra silahı şişeye doğrulttum. "I got it."(anladım.)

      Araba hızla inşaat alanından çıkınca derince bir nefes alıp verdim.

    "Yarın yola çıkmamız gerek. Daha fazla bekleyemem. Üstelik şeytan askerlerin zarar göreceğini söyledi. Keyfi yerinde olduğuna göre yalan söylemiyor." dedikten sonra tek gözümü kıstım.

     "Bana silahı nasıl kullanacağımı öğretir misin?"

     "Elbette."

     Derince bir nefes alıp özgüvenimi toplamaya çalıştım.

    "Ayaklarını omuz hizasında açmalısın. Yere sağlam bastığından emin olduktan sonra omuzların birbirine paralel olmalı. Sağ kolun dümdüz durmalı ve sol elinle silahı sıkıca kavraman gerek. "

     Kolumu dümdüz uzatıp ayaklarımı gergince iki yana açtım. Dediği gibi silahı tuttum.

    "Başını sağ omzuna eğersen nişan alman çok daha kolay olacaktır."

   Başımı eğip tek gözümü kıstım.

    "Ateş etmeden önce nefes almalı ve nişan alıp ateş ettiğin ana kadar nefesini tutmalısın. Nefes almadığın için elin daha az titreyecektir ve daha net bir hedef göreceksin. "

    Nefesimi tutup gözümü kıstım ve şişeye odaklandım.

    "Bedenini eğer serbest bırakırsan silahın patlamasıyla geri tepmesi bir olacak ve dengen bozulacaktır. Bu yüzden omuz hizasında açtığın ayaklarından biri önde biri geri de olmalı ki geri tepmenin vereceği hasarı düşürsün."

     Göz ucuyla ayaklarıma baktım ve sonrasında sol ayağımı öne getirip hedefe odanlandım.

    "Ateş et."

     Nedense komutanından emir almış asker gibi hızlıca hedefe bakıp nefesimi tuttum. Ateş etmem ile geriye sendelemem ve parçalara ayrılan şişenin çıkarttığı sesi duymam bir oldu.

   "Vurdum!" diye çığlık attım. "Vallahi vurdum!" diyerek elimi yumruk yapıp havada salladım.

    "Lui senin için krem aldı Mina. Yaklaşık 2 dakika 38 saniye sonra burada olacak. "

    Başımı salladım, az önce yaptıklarımı tekrardan yaptıktan sonra bir kez daha ateş ettim. Bu sefer çok küçük bir fark ile ıskalamıştım.

    Acıyan kolum ile kenara geçip oturduğum sıra arabanın içeri girmesi bir oldu. Lüks araç önümde durup da kapıları açıldığında Lui hızlıca aşağı inip arabaya ters bir bakış attı.

    "I don't like it. Really." (Hoşlanmadım. Gerçekten.) diyerek yüzünü buruşturarak yüzüme baktı. Elindeki poşeti ayak ucuma bırakırken yüzünde kusacakmış gibi bir ifade vardı.

     Gülümseyerek onun bu hâllerini izledim.

    "Let me do this."(bunu yapmama izin ver.) diyerek önümde diz çöküp kolumu tuttu.

     Onu izlerken aklıma Yiğit geldi. Eğer o şimdi burda olsaydı kızardı. Kimin yaptığını, niye olduğunu sorgulamazdı sanırım. Direkt homurdanmaya başlardı.

    "Yine yaramazlık yapmışsın..."

    Gelen ses ile başımı kaldırdığımda şeytan ile göz göze geldik.

    Kızıl gözleri olmasa, şu an burada olmasa, bana Yiğit gibi bakmasa da...gönlümde garip bir yangı oluştu.

    "Yapma." dedim kaşlarımı çatarak. Gözlerimi kaçırmak istesem de kaçıramadım. Aptal gibi gözükmek istemiyorum. Başkalarının önünde aşk yüzünden ağlayıp sızlayan aptal bir kız gibi... güçsüz bir kız gibi gözükmek istemiyorum.

    "Öleceğini öğrendiğinde ağlamadın küçük kız." dediğinde zorla yutkundum. Bakmak istemiyorum. O gerçek değil. "Dünya üzerindeki tek gerçeklikten korkup ağlamadın..."

    Birer ikişer düşen gözyaşlarımın arasından zar zor seçebiliyordum yüzünü.

    "...şimdi bir yabancı için ağlıyorsun..."

 

Olvasás folytatása

You'll Also Like

1.4K 145 11
Geçmişim sandığım hayatlar geleceğimdi. Hakkımda anlatılan efsanelerin ilk çıkış noktası aslında binlerce yıl öncesine gitmiş bendim. Kendi efsanemi...
49.6K 3.2K 30
Olacakları önceden sezen bir polis. Kabus haline gelen bir seri katil. Peki hangisi avcı? Ne olacağını rüyalarında hisseden bir cinayet büro başkomse...
8.4K 578 30
- tamamlandı. Dorukhan Toköz "Kim bu kısmetse olur!?" grubunu oluşturdu. dorukhan; kim bu kısmetse olur ve neden Çiçeğimi 2 buçuk saat alıkoyabiliyor...
110K 491 1
[TAMAMLANDI] 2.10.2023 / Fantastikte #1 "Seni seviyorum" "Unutma, Tamam mı?" Ölüm dünyadaki tek gerçek iken insan bunun üzerine nasıl...