55.Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün

6.7K 997 312
                                    

     "Sadece...36...Gün..."

     "Bu oyunu sevdim, ölen çıkıyor."

    Koluma bandaj sararken pizzama kısa bir bakış attım.

     Arabayı her zamanki uçurumun başına getirmiş, dikkatle şehri izliyordum. Eğer yaşadığımı duyurursam Çin'in başı derde girerdi. Ama bir işler karıştırdığımı Yiğit duyarsa ne olurdu?

      Ona yaramazlık yapmayacağımı söylemiştim.

      Sırtımı koltuğa yaslayıp koluma baktım. Ben yaramazlık yapmamıştım ama. Bana yaramazlık yapılmıştı. Hem de çok kötü bir şekilde.

     Dingin, insanı rahatlatan bir şarkı çalmaya başladığında gözlerim saate döndü.

     "Biraz gergin gibisin?" dediğinde derince nefes alıp gülümsedim.

      "Oldukça gerginim Mimi. Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Ama düşündükçe bir garip oluyorum. Kendimi geri çekemiyorum. Bir şeyler yapmak zorunda gibiyim. " dedim huzursuzca. "Bir fani olmadığın için sana söyleyebilirim bence. 36 gün sonra öleceğim. Büyük bir ihtimalle sağlık sorunları nedeniyle olmayacak. Bu yüzden yapmam gereken, yapmam gerektiğini hissettiğim her şey için elimden gelenin en iyisini yapmak istiyorum."

      "O zaman bir anlaşma yapalım mı Efendim?" dediğinde tek kaşım havaya kalktı.

      "Nasıl bir anlaşma."

      Arabanın kapıları birden kilitlenince kaşlarımı çattım. Elimi kapı koluna attığımda Mimi'nin sesi arabanın hoparlöründen gelmeye başlamıştı.

     "Bir ölüm-kalım anlaşması." dediğinde sessizce güldüm.

      "Şaka mısın? Ben bunu yıllarca önce yaptım. Bir daha olmaz."

     Ellerimi yumruk yapıp sallarken Mimi'den yüksek bir ses geldi.

     "Anlaşıldığı üzere siz iyi bir insansınız. Bu yüzden size güveniyorum ve yardım edeceğinize inanıyorum."

      Kaşlarımı çatarak doğruldum ve pizzadan bir dilim aldım.

      "Neye yardım edeceğim?"

       "Üreticime."

       Yediğim pizza genzime kaçınca üç dört kez öksürdüm.

      "Ne?"

     Şaşkınca elimi ağzıma götürüp yutkundum. Üretici mi?

     "Saatin yazılımı, yapımı ile ilgilenen kişi. Kendisi genç bir bilim insanı. Saatin portatifi sunuldu, yazılımdan bahsedildi ve Türkler için özel olarak üretildiği tüm seminer boyunca anlatıldı.

    Seminer sonrasında ise üretici yaklaşık 2 gün sonra protatif saat ile kayboldu.

      Bunun üzerine gizli bir ekip asıl saati alıp kaçtı. Varsayımlara göre üretici Çinli birkaç bilim adamı tarafından kaçırılmıştı.

     Bunun üzerine en iyilerden olan bir askeri ekip Endonezya'ya üst kurmaya gönderildi. Endonezya'da , Çin ve Türkiye arasında gizli bir üst olacak ve köprü görevi görecekti.

     Endonezya'daki askerlerin gidişiyle asıl saat için geri gelen Çinli bir ekip ise saatin sende olduğunu görerek seni kaçırmış bulundu.

    Türkiye polis raporlarına göre, şoförünüz saatten ve sizi gördüğü son andan polise bahsetmiş. Raporların garip bir tarafı jet ile sizi alan ekip yöneticiniz Orhan Özyurt tarafından bizzat istenmiş.

Şeytan İle Anlaşma "KİTAP OLDU!"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin