60. Şeytan ile Anlaşma: Sadece 💯 Gün

6.4K 982 446
                                    

   "Sadece...33...Gün..."

   "İnsan sevince değil, büyüdükçe acizleşiyor..."

    Alt dudağımı ısırıp başımı sağa doğru yatırdım. Kırmızı nokta... Başımı sola doğru eğip gözlerimi kısarak baktım. Yanıp sönüyor... Kafamı bu kez de geriye atarak baktım. Olduğu yerde...

     Kendi içimde uzun düşüncelere dalmışken birinin araba camına tıklatmasıyla korkuyla geri  çekildim.

       Telaşla etrafa bakıp cama döndüğüm Lui gülerek elindeki poşetleri havada salladı. Anlamayarak etrafa baktım. Neden elindeki poşetlerle sırıttı?

    Arabanın kapısı otomatik olarak açılınca kaşlarını havaya kaldırdı ve bir iki adım geri çekildi.

  "That was cool."(bu havalıydı.) diyerek kapıya baktı ve sonrasında içeri girdi. Arka koltukta yan yana oturuyorduk artık. İstese beni öldürebilir ama...sol elimi kaldırıp tırnaklarımdaki kırmızı gülleri saydım hızlıca...daha 33 günüm var. Bugün değil.

     "Yes, sure."( Evet, tabii) diyerek bir şeyler mırıldandığımda kucağındaki paketleri açmaya başladı. Merakla kafamı uzattığım sıra etrafa yayılan köfte kokusu gözlerimi kırpıştırmama sebep oldu.

     Ağzım sulandı...

     Elimi enseme atıp başımı başka yöne çevirdim. Patates mi kokuyor? Burnumu havaya kaldırıp gizlice kokluyor ve poşetten çıkacak şeyleri tahmin etmeye çalışıyordum ki dirseğiyle kolumu dürttü.


    "Let's take it."(hadi al.) dediğinde anlamayarak yüzüne bakmıştım ki devasa bir hamburgeri elime tutuşturdu. "Why you like that? You wanted this." (Neden böylesin? Bunları sen istedin.) demiş ve kendisi de bir hamburger alıp ısırmıştı.

      "Am I?"(Ben mi?)

   Ne zaman istedim lan ben? Telepatik güçleri falan mı gelişti. Kaşlarımı çatarak arkama baktım.

    "Yes, you send the message." (Evet, mesaj attın.) dediğimde aklıma dank eden gerçek ile gözlerimi devirdim.

    "İnsan bir söyler Mimi. Mesaj attım, der. " diyerek bir anda bağırdığımda yanımdaki Lui korkuyla sıçradı oturduğu yerden.

      "Ben insan değilim."

   Hoparlörden gelen ses ile Lui etrafa bakındı. Gözlerinin telefon aradığına yemin edebilirim.

     "Var ya işine gelince nasıl insan gibi oluyorsun." diyerek uzanıp hamburgerimden bir ısırık aldım.

     "Who is she?"( O kız kim?) diyen Lui'ye bakıp ağzımdakileri bitirmeden konuştum.

     "İt's not human."(o insan değil.) diyerek hamburgerden devasa bir ısırık daha aldım.

    "Kırıcı oluyor."

    Mimi'nin lafıyla köfte az daha boğazımda kalıyordu. Lui uzanıp sırtıma vururken yaşarmış gözlerimle arabanın tabletine baktım.

     "Hani insan değildin lan?" diye bağırdığımda Lui de geri çekilmişti.

     "What you talking about?"(ne hakkında konuşuyorsun?) dediğinde elimi sallayıp susturdum.

    "Don't be curious."(merak etme.) diyerek başımı iki yana sallayıp işaret parmağımla arabanın ön kısmında olan tableti gösterdim. Lui iki koltuk arasına doğru eğilip tablete baktı.

Şeytan İle Anlaşma "KİTAP OLDU!"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin