109.BÖLÜM *DÜĞÜN TELAŞI (Part 1)*

10.1K 586 256
                                    

İyi okumalar.

Medyada Doğuşçuğum🌸

Dolunay'ın Ağzından

"Ay anladım Ahenk, çok dolaşmayacağız."dedim daha fazla dayanamayarak.

"Bağırma bana, hamileyim ben."deyince gözlerimi devirdim.

"Kapatıyorum Ahenk, alışveriş merkezinde görüşürüz."

"Görüşürüz."deyip telefonu suratıma kapattı. Telefonumu cebime koyduktan sonra odadan çıkıp beni aşağıda bekleyen Anıl'ın yanına gitmek için merdivenlere yöneldim.

Bugün gelinlik bakmak için daha doğrusu almak için kızlarla alışverişe gidecektik, yarın da düğünümüz vardı. Gelinlik işi biraz aceleye geldiği için içime sinmeyen bir gelinlik giyme korkusu vardı içimde ama Ahenk endişelenmemem gerektiğini, gerekirse kendi gelinliğini bile bana verebileceğini söylüyordu.

Bu düşüncelerle birlikte merdinlerden indikten sonra kapının yanında beni bekleyen Anıl'ın yanına gittim. Beni görünce kaşları çatıldı.

"İyi misin güzelim?"dedi karşımda durarak.

"İyiyim."dedim mırıldanarak.

"Değilsin, ne oldu?"

"Önemli bir şey yok sevgilim, gerçekten."dedim gülümsemeye çalışarak. Birkaç saniye yüzüme çatık kaşarla baktıktan sonra tekrar konuştu.

"Yoksa yarın evleneceğimiz için mi yüzün asık?"

"Ne? Hayır tabii ki de Anıl."dedim hızlıca.

"Sorunun ne olduğunu söylemeden evden çıkmayacağımızı biliyorsundur umarım."

"Önemli bir şey yok dedim ya Anıl, hadi gidelim, kızlar bekliyor."

"Dolunay!"dedi uyarır bir şekilde.

"Ay vallahi bayılacağım şimdi, niye bu kadar merak ettin ki?"

"Yüzünün asık olmasının sebebini merak etmeyeceksem tüküreyim kendi erkekliğime."deyince güldüm.

"Ya tamam tükürme bir şeye, ben sadece gelinlik işi aceleye geldiği için gelinlik bulamam diye endişe ediyordum."dediğimde gözlerini devirdi.

"Siz kadınları asla anlamayacağım sanırım, ben de önemli bir şey oldu sanmıştım."deyip arkasını döndü ve kapıya doğru ilerledi.

"Önemli bir şey bu bir kere, tamam mı?"diyerek ben de onu takip ettim.

"Hayır, önemli değil."diyerek kapıyı açıp evden çıkınca ben de peşinden çıktım ve kapıyı kapattım.

"Ne demek önemli değil ya? Önemli tabii. Ya ben gelinlik bulamazsam? Öyle mi evleneyim ben Anıl? Allah'ım felaket, düşünebiliyor musun Anıl? Çünkü ben düşünemiyorum, düşünmek bile istemiyorum..."

"Susman için oraya gelip seni öpmem mi gerekiyor?"diyerek sözümü kesen Anıl'la daldığım korkunç düşünceleri aklımdan uzaklaştırıp arabanın içinde beni bekleyen Anıl'a baktım.

"Ama korkunç değil mi Anıl?"dedim masum masum bakarak.

"Hayır değil, hadi şimdi bin arabaya."

"Duygusuzsun Anıl."diyerek arabaya doğru ilerledim, arabaya binip kollarımı göğsümde birleştirdim.

Yaklaşık 30 saniye falan beklememe rağmen araba hâlâ hareket etmemişti. Göz ucuyla Anıl'a baktığımda kaşları çatık bir şekilde bana baktığını gördüm. Benim de kaşlarım çatılmıştı, kollarımı çözüp yüzümü ona döndüm.

KOLEJE DÜŞTÜK (Düzenlenecek.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin