35.BÖLÜM *AHENK...*

20.3K 1.1K 372
                                    

İyi okumalar.✨

Medyada Batu🌸

Emre'nin Ağzından

"Ahenk sen benim sevgilimsin."dedim Ahenk'in gözlerine bakarak.

"N-ne? Bu gerçek mi?"dedi kaşlarını çatarak. Kafamı sallayarak onayladım.

"Ben hiç bir şey anlamıyorum Emre. Bunlar nasıl oluyor? Neden başından beri söylemedin öyle olduğunu? Hem kızıl kafa bir kız vardı o bana 'ben Emre'nin sevgilisiyim'dedi. Bu doğru değil mi?"dedi.

"Ne dedi, ne dedi? Benim sevgilim olduğunu mu söyledi?"dedim kaşlarımı çatarak.

"Evet öyle dedi. Sana 'senin sevgilin var mı' diye sorduğumda ise 'evet var' dedin bana."dedi gözlerini devirerek.

"Orda kastettiğim sendin."dedim gülümseyerek.

Kaşlarını şaşkınlıkla yukarıya kaldırdı.

"Emre bunlar gerçekten çok farklı şeyler. Ama ben sanki bunları hatırlıyor gibiyim."dedi gülerek.

Bir anda Ahenk'in burnundan kan akmaya başlayınca gözlerim kocaman oldu.

"Ahenk burnun kanıyor."dedim korkuyla.

"Ne? Burnum mu kanıyor?"dedi eliyle burnuna dokunarak. Eli kana değince elini geri çekti. Parmağına bulaşan kana bakınca kaşlarını çattı.

"Emre ben kendimi hiç iyi hissetmiyorum."dedi zar zor çıkan sesiyle bir anda.

"Ahenk bak ben korkmaya başladım."dedim.

Ahenk'in gözleri yavaş yavaş kapanınca ne yapacağımı bilemedim.

"Emre..."diyerek bir anda bayıldı. Halının üstüne düşmeden Ahenk'i tuttum. Ne oldu lan bu kıza?

Hızlıca yerimden doğrulup Ahenk'i kucağıma aldım. Hızlı adımlarla ağaçların arasından yürümeye başladım. Ben yapmış olamam değil mi? Çok mu yüklendim kıza? Ahenk'e bir şey olursa bu sefer kendimi affetmem.

Ağaçların olduğu alandan çıkınca hızlı adımlarla arabama doğru ilerledim. Arka kapıyı açıp Ahenk'i dikkatli bir şekilde koltuğa yatırdım. Kapıyı kapatıp şoför koltuğuna geçtim.

Vakit kaybetmeden arabayı çalıştırıp ormandan çıktım. Ana yolda son hız ilerlerken ara ara dikiz aynasından Ahenk'i kontrol ediyordum. Önümdeki araçların kornaya basarak diğer şehitlere geçmeslerini sağladım.

Kısa bir süre sonra en yakın hastanenin önünde durdum. Arabadan inip arka kapıyı açtım. Ahenk'i dikkatli bir şekilde kucağıma alıp arabadan çıkarttım. Ayağımla kapıyı kapatıp koşar adım hastaneye girdim.

Kucağımda Ahenk ile içeriye girdiğimi gören bir kaç görevli koşarak yanımıza geldi.

"Nesi var?"dedi yaklaşık benim yaşlarımda olan bir çocuk.

"Bilmiyorum bayıldı bir anda."dedim getirilen sedyenin üstüne Ahenk'i yatırırken.

Görevliler sedyeyi alıp bir odaya doğru ilerletince ben de arkalarından gittim. Odaya gireceğim zaman bir kız benim içeriye girmeme engel oldu.

"Siz giremezsin beyefendi. Doktor bey birazdan gelir."diyerek içeriye girdi.

Kafamı sallayarak kapının önünden çekildim. Yaklaşık iki dakika sonra bir doktor gelip içeriye girince ben de beklemeye başladım.

Allah'ım ne olur ona bir şey olması. Ben bu sefer kendimi affetmem.

Can'ın Ağzından

KOLEJE DÜŞTÜK (Düzenlenecek.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin