99.BÖLÜM *KOCAMAN KOCAMAN*

10.9K 742 408
                                    

İyi okumalar.

Medyada Batu🌸

Emre'nin Ağzından

Dolunay olan biten her şeyi anlatınca kaşlarım çatık bir şekilde konuşmaya başladım.

"Anıl nerde şu an?"

"Bilmiyorum, dün kavga ettikten sonra gitti ve gece de eve gelmedi."dedi.

"Bak Dolunay seni uzun zamandır tanıyorum ama Anıl'ı daha çok tanıyorum. Onun bu durumda verdiği tepki çok normal bunu senin daha iyi bilmen gerekti. Ve eğer kardeşime bir şey olursa bundan seni sorumlu tutarım."deyip ayağa kalktığımda Dolunay kafasını yere eğip parmaklarıyla oynamaya başladı. Ahenk ayağa kalkınca ona baktım.

"Emre sen gelsene benimle bir dakika."deyip salonun çıkışına doğru ilerleyince ben de onu takip ettim.

Salondan çıkıp dış kapının önünde durunca karşısında durup ona baktım.

"Emre sen ne yapıyorsun?"deyince anlamayarak yüzüne baktım.

"Ne yapıyormuşum ben?"

"Kız zaten üzgün, neden öyle söyleyip kızı daha çok üzüyorsun?"deyince alayla güldüm.

"Anıl üzülmemiş midir sence?"

"Anıl'ın öcünü falan mı alıyorsun?"

"Bak Ahenk, sevgilisini yıllardır tanıyor ve az çok neler düşünüp neler yapabileceğini de bilmesi gerekiyor diye düşünüyorum. Can'a bak, Ece çocuğun yüzüne bile bakmıyor abisi olacak o adam ortaya çıktığından beri. Can'ın ne kadar üzüldüğünü düşünüyor musun? Tamam gülüyor, eğleniyor, bizi de eğlendiriyor, gülümsememizi sağlıyor falan ama onun neler düşündüğü kimin umrunda veya neler hissettiği? Ben söyleyim benim umrumda. Dolunay ve Ece yokken ben vardım yanlarında ve Dolunay ve Ece'nin ne düşünüp ne hissettikleri inan ki umrumda değil. Umrumda olan sen, ailem ve kardeşlerim."dedim her kelimemde artan sinirimle.

"Emre haklı olarak sinirlisin ama biraz ağır konuşmuyor musun?"

"Hayır konuşmuyorum. Ve sen de onlara yardım etmek için uğraşma, biz ayrıldığımız zaman onlar nasıl kendi başımızın çaresine bakalım diye düşündüyse biz de aynı şekilde düşüneceğiz."

"O zaman sen düşünmemeye devam et çünkü ben öyle yapmayacağım ve bu olaya el atacağım."dedi kendinden emin bir şekilde.

"Ben ne yapacağım seninle baş belası?"dediğimde gülümsedi.

"Sadece bama yardım etsen yeterli aslında."

"Sana dua etsinler. Tamam söyle ne yapayım?"

"Şimdi sen gidip Anıl'ı buluyorsun, buraya getiriyorsun. Can'ı arıyorsun ve Ece'yi de alıp buraya gelmelerini söylüyorsun."

"Peki ben gidip Anıl'ı bulayım."

"Ve?"

"Ve Can'ı arayıp buraya gelmelerini söyleyeyim."dedim gözlerimi devirerek.

"Aynen öyle yapıyorsun. Ben de salona gideyim."diyerek yanımdan geçeceği sırada kolundan tutup gitmesini engelledim. Yerinde durup önce koluna baktı sonra da kafasını kaldırıp bana baktı.

"Bir kere öpsem?"

"Hepsini mutlu edelim valla söz bak ben seni öpeceğim."

"Lan karımın beni öpmesi neden onların mutluluğuna bağlı?"dedim sinirle. Ahenk benim bu halime gülümsedi ve elini yanağıma koyup yüzümü kendi yüzüne yaklaştırdı. Kafasını biraz daha yukarı kaldırıp kulağıma uzandı ve fısıldayarak konuştu.

KOLEJE DÜŞTÜK (Düzenlenecek.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin