22 ''Geç Kalınmışlık''

25.5K 1K 66
                                    

22

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

22. BÖLÜM ''GEÇ KALINMIŞLIK''

Güneşin insanların içini ısıttığı, ışıklarının ulaşmadığı yerlerinse kanlarını dondurduğu sonbahar günlerinden biriydi. En yakın arkadaşımın ya da diğer bir ifadeyle sevdiğim ilk çocuğun ölümünden ve ailemin boşanmasından sonra büyük bir anksiyete bozukluğu yaşamıştım. Bütün gün yatağımdan dışarı çıkmıyor, hayata devam edebilmem için yemek yemeye zorlanıyordum. Babam sınıfta kalacağımı anladığında gittiğim lisedeki kaydımı sildirmişti ve onunla liseyi açıktan okuyacağım konusunda anlaşmıştık. Sayra, okuldan kaydımın silindiğini öğrenince çok üzülmüştü ama zamanla benim için en iyisinin bu olduğunu kabullendi. Şu andaysa önümde dağ gibi bir üniversite sınavı vardı ve hayalim olan mimarlık bölümü için ders çalışmam gerekiyordu.

''Şuraya geçebiliriz, sakin görünüyor,'' diyen Sayra beni şimdiki zamana döndürdü.

Birlikte ders çalışmak ve bir süredir görüşmediğimiz için aradaki buzları eritmek üzere sözleşmiştik. Bu sözleşmeye, efsane matematik yetenekleriyle arada sırada bize özel ders veren Doruk da dahil oldu. Muratpaşa'da çok kalabalık olmayan bir kahveciye geçmeye karar verdik.

Self servis yapan bir mekan olduğundan çantalarımızı bırakıp kahvelerimizi almak için ayaklandık.

''Görüşmeyeli nasıl gidiyor?'' dedi Sayra bana gülümseyerek.

''Hayatta kalmaya çalışıyorum,'' diye mırıldandım.

Çalışan adam, bize siparişlerimizi sorduğunda gözlerim menüdeki içeceklerin üzerinde gezindi. Tam anlamıyla bir kahve müptelası ve kafein bağımlısıydım. Bugünse canım hayatımdaki tatsızlığa tezat olarak şekerli bir şeyler içmek istiyordu.

''Orta boy bir Karamel Macchiato,'' dedim çalışana.

Sayra konu bir içecek seçimi dahi olsa kararsız olan bir insandı. Doruk'la birlikte menüye bakarak bir şeyler konuştuklarını gördüm.

''Ben de büyük boy bir Espresso alayım,'' dedi Sayra sonunda karar vererek.

Doruk, bize yargılayan bir bakış atıp gözlerini devirdi.

''Siz bunlara kahve mi diyorsunuz?'' dedi gülerek. ''Ben bir filtre kahve alayım lütfen.''

Doruk, sigara kullandığından tatlı şeylerle arası pek iyi değildi. En azından kendisi böyle söylüyordu.

''40 adet küp şeker yemekle eş değer olan o kahveleri içmeyeceksiniz, değil mi?'' dedi Doruk tekrardan bize dönerken. ''Biraz benim gibi sağlığınıza dikkat edin.''

YASAK MEYVETempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang