-Hamilelikte 8. Ay-
Kestane balı...
Kaymak...
Defne, rüyasında gördüğü kaymaklı kestane balı ile dudaklarını kemirerek gözlerini açtı. Hava yeni yeni aydınlıyorken gözlerini etrafta dolaştırdı. Tam şuanda canı acayip derece de kestane balı ve kaymak istiyordu. Dudağını büküp elini karnına götürdü ve okşarken usulca fısıldadı.
"Ah bebeğim ah! Bu aşermeler mahvedecek beni!"
Kızından aldığı cevap olan tekmeye karşılık gülümserken başını yan çevirip yüz üstü yatmış uyuyan kocasına baktı. Bu kadar masum şekilde uyuduğu için kıyamıyordu ama felaket derecede aşeriyordu. Yattığı yerden zorlansana da sola doğru dönüp uyuyan kocasına yaklaştı. Elini saçlarına götürüp ense bitiminde ki saçlarını okşamaya başlarken bir yandan da fısıldadı.
"Off.... Masum masum uyuyor aşkım yaaa... Kıyamıyorum ama mecburum.... Sevgilim?"
Diyerek kulağına eğilerek fısıldadı Defne. Ömer başını yastığa sürtüp uyumaya devam ederken bu sefer elini omzuna götürüp hafif dürttü.
"Kocacığım... Uyandırmak istemezdim ama mecburum birtanem."
Ömer, karısının tatlı seslenişine kayıtsız kalmayarak yavaşça yan dönüp kırpıştırarak gözlerini açtı. Kendisine gülümseyerek bakan karısını görünce dirseğinin üzerinde yükselerek bir gözünü ovuşturdu.
"Defne... Ne oldu?........Sancın mı var yoksa? Kaç dakikada bir?"
Ömer'in uyku sersemi arka arkaya sıraladığı sorularına gülümserken yaklaşıp dudağının kenarına sulu şekilde öpüp geri çekildi.
"Yok sevgilim. Sancı değil de benim canım acayip derece de bal istiyor."
Ömer, bal kelimesini duyar duymaz üzerinden uyku mamurluğunu atıp çarpıkça gülmeye başladı. Yatakta kayıp karısına daha da yaklaşırken elini kızıl saçlarına götürüp okşadı.
"Senin canın şimdi bal mı istiyor?"
"Hıhı! Ayyy böyle ağzım sulandı Ömerr!!! Felaket derecede istiyorum hemen şu anda."
Ömer, derin bir iç çekip gülümserken karısının saçında olan elini yavaşça ensesine götürüp kendine doğru çekti.
"Ee yiyelim o zaman bal."
Defne kaşlarını çatarak kendisine yaklaşan kocasına bakarken dudağına yapışması ile gözleri kocaman açıldı. Bal aşermişti ve şuan kocası bal almaya gitmek yerine kendisini güzel güzel öpüyordu.
Bu öpücüğe kayıtsız kalmayıp karşılık vermeye başladığında, Ömer karısını yavaşça sırt üstü yatırıp üzerine ağırlığını vermeden uzandı. Ve aşık olduğu dudakları kana kana öperken Defne çoktan kendinden geçmişti. İnlemesi dudaklarında kaybolurken Ömer dudağından yanağına geçerek sulu öpücüklerini bırakmaya devam etti. En sonunda boynuna geldiğinde başını tam gömecekken Defne elini omzuna koyarak kendisini ittiğinde hafif çekilerek baktı.
"Ömer ne yapıyorsun?"
"Bal yiyoruz işte.... Hani canın istemişti ya."
Diyerek başını boynuna gömüp ısırmaya başladığında, Defne'nin başına dank etmişti. Muzur kocası olayı yanlış anlamıştı. Onun bu hâline gülerken başını yan yatırıp kendinden uzaklaştırmaya çalışarak konuştu.
"Ayy Ömer! Ben o anlamda demedim ki! Canım bal istiyor evet ama kestane balı, böyle kaymaklı falan! Aşırı derecede aşeriyorum şuan!"
Ömer şaşkınlıkla geri çekilirken kendisine gülerek bakan Defne'ye bakarak kaşlarını havaya kaldırıp konuştu.
