42 | #Yuva

495 35 156
                                    

İkisinin de içi huzur doluydu, sürekli gülmekten çeneleri ağrıyordu fakat aldırmıyorlardı. Nikâh işlemleri hazırdı, gelinlik-damatlık hazırdı. Temel şeyleri halletmişlerdi. Adım adım o mükemmel güne yaklaşıyorlardı. 

Defne gözlerini dışarıdan çekip ciddi bir şekilde araba kullanan sevgilisine döndü. Bir insan araba kullanırken de bu kadar ciddi olmaz diye düşünürken aynı zamanda olduğu yerde kıkırdadı.

Hayran hayran onu izlerken Ömer'in başını döndürüp kendisine bakması ile daha da gülümserken sevgilisi de karşılık vermişti.

"Sevgilim? İyi misin?"

"Şuan deli gibi görünüyorum değil mi? Öyle kendi kendime gülüyorum falan."

Ömer gülerek başını sallarken yeniden gözlerini yola çevirdi. Defnesinde inanılmaz derece de enerji vardı.  Kıpır kıpırdı, sürekli konuşuyor, gülüyor, heyecanlı şekilde bir şeyler anlatıyordu. Bu hâli çok hoşuna gidiyordu Ömer'in. Tekrar tekrar aşık oluyordu güzeller güzeli sevgilsine.

"Ayyy ama ne yapayım Ömer. Çok mutluyumm!"

Dedi enerjik bir şekilde Ömer'e doğru dönüp yan otururken. Ömer de kırmızı ışığı fırsat bildi, sevgilsinin yanağını avucunun içine alıp hafif sıkarken gülen gözlerle bakan Defne'ye çarpık şekilde güldü.

"Mutlu ol Defnem,  en çok sen mutlu ol... Öyle güzelsin ki mutluyken, aynı şuan ki gibi gözlerinin içi gülüyor ya ben bayılıyorum bu hâline."

"Yaa ama utandım şimdi."

Ömer, Defnesinin kızaran yanaklarına sulu bir öpücük bırakırken  yeşil ışığın yanması ile yeniden direksiyona döndü.

"Ha bir de utanmak çok yakışıyor. Böyle yanakların kıpkırmızı oluyor. Tam öpülmelik, misss!"

Defne sevgilsinin böyle konuşmasına daha da utanırken başını usulca Ömer'in omzuna yaslayıp yola sabitledi gözlerini.

Ömer, daha da utandığını görünce ufak bir kahkaha atıp vitesteki elini Defne'nin yüzüne götürdü ve sıcak olan yumuşak tenini okşamaya başladı.

Defne utangaç şekilde gülümsemeye devam ederken gözü ileride ki avm tabelasına takıldı. Hemen doğrulurken elini kaldırıp karşıdaki tabelayı gösterdi.

"Aşkımm! Şuradaki alışveriş merkezine  bakalım lütfen. Yuvamız için bir şeyler alalım."

"Yuvamız mı?"

Dedi Ömer gözlerini yoldan ayırıp, yanındaki sevgilisine bakarken. Defne tatlı tatlı gülümseyip başını eğdi.

"Evet yuvamız... Bizim yuvamız; aşk yuvamız! Ayyy ben böyle düşününce hepten heyecan bastı."

Ömer kocaman gülümseyerek Defne'nin elini tuttu ve havaya kaldırıp bir olan ellerine bakarken huzur buldu. #Yuva... Aşklarının yuvası... Bir kelime insanın nefesini kesebilir miydi bu denli?

"Bakalım aşkım, madem sen istiyorsun bakalım yuvamıza bir şeyler."

Diyerek direksiyonu sağa kırarak alışveriş merkezinin otoparkına girdi. Arabaya uygun bir yer bulunca park edip indiler. Ömer arabanın anahtarını cebine koyarken yanına gelen sevgilisini kolunun altına aldı. Defne de bir elini Ömer'in beline koyup, diğer eliyle de omuzundaki eli tutmuştu.

Birbirlerine sarılı şekilde içeri girdiklerinde etrafa bakınarak konuşmaya başladı Ömer.

"Ee güzellik, nereden başlamak istersin?"

HERKES DUYSUN; SENİ SEVİYORUM!Where stories live. Discover now