64 | #YıllarSonra

560 44 153
                                    

Gördükleri ile gözleri kocaman açılmış öylece ekrana bakıyordu. Bu izlediği kayıt düğün gecesine aitti. Düğünün ertesi gün defalarca izledikleri kayıt değildi, bu bambaşka kayıttı. Elleri titreyerek düğmeye bastı ve sesi yükseltirken Ömer'in tinerciye benzer biriyle konuştuğunu gördü.

Arkasını dönüp tam gidecekken tinercinin kolundan tutmasını, Ömer'in kolunu kurtarıp içeri girecekken sırtına yediği bıçak darbesini, dizlerinin üzerine düştüğü an arkada beliren adamları görmesi ile kal gelmişti resmen.

"B-Baba, Ba-Ba-Batu!"

Batu, Ömer'e tekme atarak yere düşürmüştü. Ömer sırt üstü yere düşmesi ile kulağına acı dolu bağırması gelince dudaklarını ısırarak, gözlerinden akan yaşlarla ekrana baktı.

"Ahh!"

Halit yere eğilip bıçağı Ömer'in karnına saplaması ile Defne çığlık atarak ağzını kapattı. İzlediği bu görüntüler kanını dondurmuştu adeta. Halit'in bıçağı döndüre döndüre çıkarmasını görünce ellerini yumruk yaparak zorlansa da izlemeye devam etti.

"AHH!"

"Seni kabulleneceğimi sandın değil mi?... Hemen de kanmış oyunuma, çok yazık... Ben bizim ailemize yakışmayan birini niye kabulleneyim he, bir düşün bakalım."

"Ben sana bir şey hissetme sakın dedim. Ama sen ne yaptın gittin kızımı kendine aşık ettirip, evlendin.... Bunun cezasını çekeceksin, bizim ailemize senin gibi dışarıdan birine yer yok."

Halit'in söylediği her bir kelime aklında dönerken, kayıdı durdurup gözlerinden akan yaşlarla yerde acılar içinde kıvranan sevdiğine baktı. Yıllarca Halit ve Batu gitti, terk etti seni derken hiçbir zaman kabullenmemişti. Kimi zaman tereddütte kalmıştı ama asla terk etme olasılığını kabul etmemişti. Kabul etmediği gibi de bağırıp çağırmıştı 'Ömer asla beni bırakmaz, bunda başka bir şey var' diye.

Rüyalarına girmişti sevdiği adam, Ömer'i.... 'Bul beni, kurtar beni' demişti. Ama o bunun sorumlusunu anlamayacak kadar bilinci kapanmıştı.

"S-Sev-Sevgilim!"

Diyerek gözyaşları içinde ellerini ağzına getirip kapattı. Sevdiğine bunu yapan, değiştiğine inandığı babası ve yıllarca düşünse aklına gelmeyecek kişi Batu'ydu.

Titreyen elleriyle uzanıp kayıdı devam ettirirken Halit'in zorla alyansı çıkardığını gördü, ardından Batu'nun işareti ile sopalı adamların Ömer'i dövmesini... Yumruğunu sımsıkı sıkarken aptallığına kızıyordu. Ömer acılar içinde, çaresizce o hâldeyken kendisinin hiçbir şeyden haberi yoktu.

Ömer'in acı dolu bağrışları kulağına gelirken iki eliyle birlikte yüzünü kapatıp izlediklerini sindirmeye çalıştı. Bu, bu çok vicdansızca bir şeydi... Ömer'in suçu sevmesi miydi yani? Halit bu kadar mı cani olmuştu, kalpsiz olmuştu... Peki ya Batu'ya ne denilmeliydi?...

Defne sinirden ve öğrendiklerinin şokundan dolayı tir tir titrerken iki eliyle saçlarını tutup çekti ve alnını avuçlarının içine yasladı. Ömer'in her acı dolu bağırışında kendisi de saçlarını çekiyordu. Ve birden Batu'nun sesini duyması ile başını kaldırıp kayıda baktı.

"Ben kendime bir yemin ettim!! Dedim ki Ömer benden Defne'yi almanın, bana her vurduğu yumruğun, tekmenin acısını çekecek dedim! Ve yeminim de durdum! Senin ağzına sıçtım Ömer efendi... Ama durrr, bu daha başlangıç. Defne her senden nefret ettiğini dile getirdiğinde, benimle birlikte olacağı zaman ben zevkten dört köşe olurken, sen dağın başında komada olacaksın. Seni komaya sokmak için ve uyanmaman için her şeyi yapacağım, öyle kolay kolay ölmene izin vermeyeceğim. Yıllar sonra Defne benim olduğunda uyanacaksın, acı çekeceksin ve işte o zaman seni öldüreceğim ve hayatımızdan çıkacaksın, bende Defne ile mutlu mesut yaşayacağım!!!"

HERKES DUYSUN; SENİ SEVİYORUM!Donde viven las historias. Descúbrelo ahora