KOLEJE DÜŞTÜK (Düzenlenecek.)

By nazarozkan

2.2M 130K 67.4K

Ahenk; gittiği yeni kolejde yaşadığı olaylar yüzünden, "Acaba bu koleje gelmekle hata mı yaptım?" diye düşüns... More

Karakterler
1. Bölüm / Karahan Koleji
2. Bölüm / Gözleri, Hâlâ Gözlerimdeydi
3. Bölüm / Yeni Bir Arkadaş
4. Bölüm / Haz Edilmeyen Okul
5. Bölüm / Hay Ağzını Öpeyim
6.BÖLÜM •NEDEN DEĞİL, KİMİN İÇİN•
7.BÖLÜM •KAMERA SORUNSALI•
8.BÖLÜM •NE ZAMAN ANLAYACAKSIN?•
9.BÖLÜM •ARKADAŞ•
10.BÖLÜM •BENİM YANIM•
11.BÖLÜM •MASUM ÖPÜCÜK•
12.BÖLÜM •ÜZÜLMENİ İSTEMİYORUM•
13.BÖLÜM •DEĞİŞEN RİTİMLER•
14.BÖLÜM •ERTELEME•
15.BÖLÜM •BURAY?•
16.BÖLÜM •SANA İHTİYACIM VAR ANNE•
17.BÖLÜM •YOK DAHA NELER!•
18.BÖLÜM •KENDİME KIZIYORUM•
19.BÖLÜM •KALBİNİ KAZANABİLİRİM•
20.BÖLÜM •BİR SENEDİR Mİ?•
21.BÖLÜM •BENİM KIVIRCIĞIMSIN•
22.BÖLÜM •İYİ Kİ BU KOLEJE DÜŞMÜŞÜM•
23.BÖLÜM *GÜN*
24.BÖLÜM *KIZ KAVGASI*
25.BÖLÜM *FARK ETMİYOR*
26.BÖLÜM *PİJAMA PARTİSİ*
KARAKTERLERE SORULAR
27.BÖLÜM *SEVDİĞİM KIZ?*
28.BÖLÜM *KAZA*
30.BÖLÜM *HATIRLAMIYORUM*
31.BÖLÜM *KÖPEK*
32.BÖLÜM *KORKTUM*
33.BÖLÜM *ZAMANLA*
34.BÖLÜM *SEN BENİM SEVGİLİMSİN*
35.BÖLÜM *AHENK...*
36.BÖLÜM *MAVİLİ*
37.BÖLÜM *ATEŞİN VAR*
38.BÖLÜM *YOK ANASININ GÖZÜ*
39.BÖLÜM *SAPIK MISIN?*
40.BÖLÜM *KAÇIRILMA*
41.BÖLÜM *SENİ KORUYAMIYORUM*
42.BÖLÜM *İZİN VERMEYECEĞİM*
43.BÖLÜM *ÖZLÜYORUM BE MAVİLİ*
44.BÖLÜM *SENİ SEVİYORUM*
45.BÖLÜM *BEN BUNA DAYANAMAM*
46.BÖLÜM *KALBİM ACIYOR*
47.BÖLÜM *PİŞMAN OLACAKSIN*
48.BÖLÜM *KÜÇÜK SARHOŞ*
49.BÖLÜM *TAKINTILI MANYAK*
50.BÖLÜM *NE OLUR GİTME*
51.BÖLÜM *YENİDEN*
52.BÖLÜM *GÜZELİMSİ BİR AKŞAM*
53.BÖLÜM *MAVİLİ'NİN GICIĞI*
54.BÖLÜM *ANNEANNE MAĞDURLARI*
55.BÖLÜM *SADECE BENİM*
56.BÖLÜM *BİZİM*
57.BÖLÜM *YEMEK*
58.BÖLÜM *YİĞİT SORUNSALI*
59.BÖLÜM *SEN ÖYLE SAN*
60.BÖLÜM *ŞEFTALİLER AŞKINA*
61.BÖLÜM *TEŞEKKÜR EDERİM*
KARAKTERLERE SORULAR 2
62.BÖLÜM *İYİ UYKULAR KIVIRCIĞIM*
63.BÖLÜM *O...GİTTİ*
64.BÖLÜM *BENİ BIRAKMA*
65.BÖLÜM *ÖLEYİM Mİ BEN?*
66.BÖLÜM *SÖZ*
67.BÖLÜM *EMİNİM*
68.BÖLÜM *NELER OLUYOR?*
69.BÖLÜM *KABUL*
70.BÖLÜM *YANIMDA KAL*
71.BÖLÜM *BENİ SEVİYORUM*
72.BÖLÜM *"A" HARFİ*
73.BÖLÜM *ÖZLEYECEĞİM*
74.BÖLÜM *ARAMIZA HOŞ GELDİN*
75.BÖLÜM *NEDEN HÂLÂ YANIMDASIN?*
76.BÖLÜM *BELKİ DE BİLEREK*
77.BÖLÜM *ÇİFTE SÜPRİZ*
78.BÖLÜM *MESAJ*
79.BÖLÜM *KARŞILIK*
80.BÖLÜM *AHENK RÜZGÂRLARI*
81.BÖLÜM *PİŞMANIM*
82.BÖLÜM *ÖZLEDİM*
83.BÖLÜM *BENİM YILDIZIM*
84.BÖLÜM *ZAMANI GELDİ*
85.BÖLÜM *YENİ BAŞLANGIÇLAR*
86.BÖLÜM *KENDİNİ SUÇLAMA*
KARAKTERLERE SORULAR 3
🍬BAYRAMA ÖZEL BÖLÜM🍬
87.BÖLÜM *SAKLI GERÇEKLER*
88.BÖLÜM *BİR SUÇUM YOK*
89.BÖLÜM *BEN SÖZÜMÜ TUTARIM*
90.BÖLÜM *YALVARIRIM*
91.BÖLÜM *DAYANAMIYORUM LAN!*
92.BÖLÜM *KIYAMAM Kİ*
93.BÖLÜM *ÇOK EĞLENECEĞİZ*
94.BÖLÜM *SİYAH KAPI*
95.BÖLÜM *ABİ*
96.BÖLÜM *GÜVENİYORUM*
97.BÖLÜM *ANIL ve KISKANÇLIKLARI*
98.BÖLÜM*SINIR*
99.BÖLÜM *KOCAMAN KOCAMAN*
🌸100.BÖLÜM🌸
101.BÖLÜM *PROBLEMLİ ESKİ SEVGİLİ*
102.BÖLÜM *YALNIZ DEĞİLSİN*
103.BÖLÜM *İLK HAMLE*
104.BÖLÜM *ÇOK YAKINDA*
105.BÖLÜM *YÜKSEK YÜKSEK TEPELERE*
106.BÖLÜM *SENİ BIRAKMAM*
107.BÖLÜM "JUNIOR KARAHAN"
108.BÖLÜM *KARAHAN AİLESİ*
109.BÖLÜM *DÜĞÜN TELAŞI (Part 1)*
110.BÖLÜM *DÜĞÜN TELAŞI (Part 2)*
🌼YILBAŞI ÖZEL BÖLÜM🌼
111.BÖLÜM *KİM BİLİR?*
112.BÖLÜM *BAŞARDIN*
KARAKTERLERE SORULAR 4
🌼FİNAL🌼
•ÖZEL BÖLÜM•
•ÖZEL BÖLÜM 2•
•ÖZEL BÖLÜM 3•

29.BÖLÜM *BİZİ BIRAKMADI*

22.6K 1.3K 593
By nazarozkan

İyi okumalar.✨

Medyada Ahenk🌸

Batu'nun Ağzından

Koluma giren ağrıyla kaşlarımı çatıp gözlerimi açmaya çalıştım. Öksürerek yerimden doğruldum.. Yutkunarak gözlerimi açtım. Neredeyim ben? En son ne oldu? Kaza yaptığımız aklıma gelince hızla etrafıma baktım. Kendime gelince aklıma Ahenk geldi.

"Ahenk?"diye seslendim zor çıkan sesimle.

Tekrar öksürerek üstüme düşen cam kırıklarından kurtuldum. Görüşüm bulanık olduğu için hiç bir şey göremiyordum.

Gelen öksürük sesiyle hızla kafamı sağ tarafıma çevirdim.

Elimle sağ tarafımdaki koltuğu yokladım.

"Ahenk güzelim ses ver."dedim. Allah'ım ne olur ona bir şey olmasın.

Elime değen sıvıyla gözlerim kocaman oldu. Kan.

Hızla arabanın kapısını açmaya çalıştım.

"Aaahhhhh."diye bağırıp kapıya vurdum. Allah kahretsin sıkışmış. Sol ayağımı kaldırıp kapıya bir tekme attım. Tekrar kapıyı açmaya çalıştım yine açılmadı. Kapıya bu sefer daha sert vurdum. Bu sefer açılınca hızlı bir şekilde arabadan indim. Sağ bacağımı da dışarı çıkartınca tökezleyip yere düştüm. Hayır hayır bu olamaz. Lan ayağımı hissetmiyorum. Yavaş yavaş görüşüm netleşmeye başladı.

Aklıma Ahenk gelince ellerimden destek alarak ayağa kalktım. Görünüşüm netleşince sol ayağımın üstünde zıplayarak arabanın arkasından dolanıp diğer tarafına gittim. Çünkü araba ağaca çarpıp durmuş. Kapıyı açtığım gibi Ahenk'in vücudunun arabadan sarkması bir oldu. Düşmeden Ahenk'i tuttum. Ahenk'i dikkatli bir şekilde arabadan çıkarttım. Sağ ayağımı hissedememe lanet ederek dikkatlice Ahenk ile birlikte yere oturdum.

Ahenk'in kafasını bacaklarımın üstüne koydum. Kafasından ve burnundan akan kanı görünce yüzünü ekşittim. Neyseki fazla bir şeyi yoktu.

"Ahenk uyan güzelim."dedim yüzünü ellerim arasına alarak.

Ses vermeyince kalbinin atıp atmadığını kontrol etmek için ona yaklaştım ve o an gördüğüm görüntüyle sanki kafamdan aşağı kaynar sular döküldü.

Ahenk'in tam kalbinin altına saplanmış cam parçasını görünce donup kaldım. Bu...bu olamaz. Ben onu koruyamadım. Allah kahretsin ki koruyamadım.

"A-a-ahenk..."dedim fısıltı gibi çıkan sesime.

Beynim adeta işlevini yitirmişti.

Hayır o ölemez. Buna izin vermem. Kafamı hızla iki yana salladım.

"Ambulans."diye mırıldandım.

"Telefonum."

Elimi cebime atıp telefonumu aradım. Telefonumu bulunca açılması için dua edip kilit tuşuna bastım. Işık yanınca derin bir nefes aldım. Hızla kilidi açıp ambulansın numarasını tuşladım.

Bir kere çaldıktan sonra karşıdaki telefon açıldı. Karşıdakinin konuşmasına fırsat vermeden ben konuştum.

"Ambulans, acil ambulans lazım. Hemen."diye bağırdım.

"Beyefendi sakin olun adresi verin."

Adresi verip telefonu Ahenk'in yanına fırlattım. Ahenk'e dönüp konuşmaya başladım.

"Ahenk beni bırakma yalvarırım. Ben buna dayanamam. Annemin yanına gitme yalvarırım. Ben seni de kaybetmeye dayanamam. Ahenk ne olur aç gözlerini."dedim gözümden akan yaşa aldırış etmeden.

"Ahenk."diye fısıldadım.

Uzun bir süre beklememizin ardından ambulans hala gelmeyince ve Ahenk'in durumunun daha da kötüye gitmesi, üstüne üstlük benim hiç bir şey yapamamam beni çok fazla kızdırdı.

Ahenk'in yanına attığım telefonumu alıp tekrar 112'yi aradım. Telefon açılınca bağırmaya başladım.

"Lan nerede kaldı ambulans. Kız arkadaşım ölüyor."

"Beyefendi trafik var bu nedenle gecikmiş olabilirler."

"Lan başlatma trafiğinden. Kız arkadaşım ölüyor. Bak eğer ona bir şey olursa yemin ederim o hastaneyi başınıza yıkarım."diye bağırıp telefonu kapattım.

Aklıma Emre gelince hızla düşünmeden aklımda olan numarayı tuşlayıp telefonu kulağıma götürdüm. Düşünürsem Emre'yi aramayacağımı biliyorum.

"Alo?"Emre'nin sesini duyunca derin bir nefes alıp konuşmaya başladım.

"Emre ben Batu."dedim.

"Ne var Batu?"sesinden anladığım kadarıyla sinirlenmişti.

Dolandırmanın manası yok. En iyisi direkt söylemek.

"Emre biz kaza yaptık."

"Siz derken?"

"Ben ve Ahenk."dememle acı bir fren sesi duydum.

"A-ahenk ve sen mi? Nasıl?"

"Emre anlatacak vakit yok. Ahenk'in durumu çok kötü. Ambulansı aradım ama hala gelmedi. Ona bir şey olmasın Emre."dedim sonlara doğru kısılan sesimle.

"Lan neredesiniz?"

Tam olarak bulunduğumuz yeri söyleyip telefonu kapattım.

Ahenk öksürünce bakışlarım ona döndü.

"Beni bırakma Ahenk yalvarırım."diye mırıldandım. Kısa bir süre sonra yüzüme vuran araba farıyla gözlerimi kıstım. Gözlerim ışığa alışınca arabanın içinden hızlı bir şekilde inen Emre'yi farkettim.

Koşarak yanımıza gelip Ahenk'i kanlar içinde yerde görünce olduğu yerde kaldı.

"Emre yardım et."dedim.

Emre kendisine gelince hızla yanımıza gelip yere çömeldi.

"Ahenk?"diye mırıldandı.

"Emre kız ölüyor lan. Acele et."diye bağırdım.

Emre yavaşça ve dikkatli bir şekilde Ahenk'i kucağına alıp arabaya taşıdı.

Bana bakıp beni yerde görünce kaşlarını çattı.

"Gelsene lan."diye bağırdı.

"Keyfimden gelmiyorum sanki. Sağ bacağımı hissetmiyorum."diye bağırdım.

Koşarak yanıma gelip bana elini uzattı. Eline bir süre baktıktan sonra Emre'nin elini tutup destek alarak ayağa kalktım. Hızlı adımlarla Emre'nin yardımıyla arabaya bindik.

Emre arabayı çalıştırıp hızla hastaneye sürdü.

"Batu eğer Ahenk'e bir şey olursa seni öldürürüm."diye tısladı dişlerinin arasından.

"Zaten ona bir şey olursa ben yaşayamam."diye mırıldandım kendi kendime.

Son hız hastaneye gelince Emre hızla arabadan inip arka koltuğa koştu. Ben de arabadan indim. Emre Ahenk'i dikkatlice arabadan çıkartıp bağırdı.

"SEDYE GETIRIN!"

Hastaneden bir kaç görevli ellerinde sedyeyle çıktılar.

Ahenk'i dikkatlice sedyeye yatırıp içeri götürdüler. Emre'de tam gidecekti ki beni fark edip yanıma geldi.

Koluma girip bana içeri girene kadar yardım etti.

"Burada da hasta var. Buraya da bakın."diye bağırdı.

Bir kaç hemşire yanıma gelince koluma girdiler. Beni de ayrı bir odaya doğru ilerllettiler.

Hemşire sandığım bir kadının"Hastanın durumu çok ağır. Cam parçası kalbine çok yakın bir yere saplanmış. Ve ayrıca kafasını çok sert bir şekilde çarptığı için beyin kanaması geçirme riski de çok fazla."demesini duyunca olduğum yerde durup kollarımı iki hemşireden kurtardım.

"Beyefendi durun sizin durumunuz da ağır."deseler de aldırış etmedim. Hızla arkama dönüp ameliyathanenin oraya doğru yürümeye başlamıştım ki kolumdaki acıyla şaşkınlıkla koluma baktım.

"Bunu yapmam gerekti."dedi bir hemşire.

"Ne yaptınız lan bana?"dedim gözlerim kapanırken.

Kısa bir süre sonra gözlerim kapandı ve sonrası karanlık.

Emre'nin Ağzından

Derin bir nefes alıp rehberden Anıl'ın numarasını buldum. Anıl'ı arayıp beklemeye başladım.

"Oğlum neredesiniz siz lan? Sabahtan beri Ahenk'in annesi arayıp 'kızım nerede?' diye soruyor."diyerek telefonu açtı Anıl.

"Anıl."dedim sessizce.

"Emre ne oldu?"dedi.

"Ahenk..."diyerek sustum.

"Ahenk mi? Ne oldu lan Ahenk'e?"

"Ahenkler kaza yapmışlar."

"Kaza mı yapmışlar? Oğlum ne diyorsun? Ahenk ve kim kaza yapmış? Siz Ahenk ile birlikte değilmiydiniz?"

"Anıl ben de olayı bilmiyorum. Ama acil buraya gelin. Batu ve Ahenk kaza yapmış. ***Hastanesi."diyerek telefonu kapattım.

Ben şimdi Zeynep teyzeye nasıl haber vereyim? Oflayarak Zeynep teyzenin numarasını bulup aradım.

"Alo?"

"Alo. Zeynep teyze ben Emre."dedim.

"Ah Emre oğlum. Ahenk nerede çocuğum? Ben ona ulaşamıyorum."dedi endişeli çıkan sesiyle.

"Zeynep teyze ben sana bir şey söyleyeceğim ama panik yapma tamam mı?"

"N-ne? Oğlum Ahenk'e bir şey mi oldu?"

"Zeynep teyze Ahenk kaza yapmış. Ben nasıl olduğunu biliyorum. Şu an hastanedeyiz."dedim.

"K-k-kaza mı? Nasıl olmuş oğlum kızım sizinle değil miydi?"dedi ağlamaklı çıkan sesiyle.

"Ben de bilmiyorum Zeynep teyze. Ahenk bizimle değildi. Hastaneye gelin. ***Hastanesi."diyerek telefonu kapattım.

Gidip ameliyathanenin yanındaki duvara sırtımı dayadım. Aşağı doğru kayıp yere oturdum. Bir dizimi kırıp bacağımı kendime çektim.

"Ahenk sana kavuşmuşken beni bırakma be güzelim."diye mırıldandım.

On dakika sonra içeriye koşarak giren bizimkileri görünce ayağa kalktım. Ece ve Dolunay ağlamaktan kızaran gözleriyle bana bakmaya başladılar.

"E-e-emre ne olur o-ona bir şey olmadı de. Durumu iyi de"dedi bana yalvaran bakışlar atan Ece.

Bir şey demeden gözlerimi kaçırdım.

Ece ağlayarak Can'a sarıldı. Bir kaç dakika sonra içeri ağlayarak Zeynep teyze ve onu sakinleştirmeye çalışan Okan amca girince bakışlarımız onlara döndü.

"Kızım, kızım nerede? Ne oldu ona?"diyerek yanımıza geldi Zeynep teyze.

"Ameliyata aldılar."dedim.

"Emre ben kızımı size emanet ettim. Ne oldu ona. O neden orada yatıyor?"dedi bana bakarak.

"Ben özür dilerim. Ona sahip çıkamadım."dedim kafamı yere eğerek.

Omzuma dokunan elle kafamı elin sahibine çevirdim.

"Kendini neden suçluyorsun Emre?"

"Çünkü onu eve ben bıraktım Okan amca. Ama Ahenk eve girmeden oradan ayrılmasaydım bunlar olmazdı."dedim.

"Kaza nasıl oldu?"dedi.

"Ben bilmiyorum. Ama kazayı Batu ile yaptığını biliyorum."dedim.

"Batu mu? Nerede o?"diye sordu Zeynep teyze.

"Başka bir odaya aldılar onu. Onun da durumu pek iyi sayılmaz."dedim.

Biz konuşurken ameliyathaneden bir hemşire çıktı. Koşarak hepimizi hemşirenin etrafını sardık.

"Kızım nasıl?"dedi Zeynep teyze burnunu çekerek.

"Ben bir bilgi veremem kusura bakmayın. Doktor bey çıkınca ondan gerekli bilgiyi alırsınız."diyerek gitti.

Bir anda Zeynep teyze bayılınca kızlar çığlık attılar. Hemşireler yanımıza gelip Zeynep teyzeyi başka bir odaya götürürler. Okan amca da gidince bizim grupla birlikte kaldık.

"Emre?"Dolunay'ın bana seslenmesi ile ona döndüm.

"Batu nasıl?"dedi titrek sesiyle.

"Sakinleştirici iğne yaptılar. Sağ bacağını hissetmediğini biliyorum. Biraz da yüzü yaralanmış. Sanırım cam kırıkları batmış."dedim.

"Ben Batu'ya bir bakayım."diyerek ayağa kalktı. Anıl'da ona destek oldu. Birlikte danışmaya doğru gittiler. Ben de ellerimdeki kanı fark edince tuvalete doğru yürümeye başladım.

Tuvalete girip ellerimi hızla yıkadım. Akan kana bakınca gözlerim doldu. Kafamı iki yana sallayarak ellerimdeki kandan kurtuldum.

Ellerimi kurutup dışarı çıktım. Gördüğüm kalabalıkla kalbim korkuyla hızlı hızlı çarpmaya başladı.

"Ahenk?"diye bağırıp koşarak kalabalığı yardım.

Batu'nun babası, yanında bir kadın ve bir kız görünce rahat bir şekilde nefes aldım.

Batu'nun babasının"Oğlum nerede?"diye bağırıp Can'ın üstüne doğru yürüdüğünü görünce hızla aralarına girdim.

"Oğlunun nerde olduğunu danışmadan öğrenebilirsin."dedim dişlerimin arasından.

"Emre oğluma bir şey olursa hiç birinizi yaşatmam."diye bağırıp yanımızdan uzaklaştılar.

Ameliyathanenin kapısı açılınca bakışlarımız oraya döndü. Doktoru görünce koşarak yanına gittim arkamdan da bizimkiler.

"Hastanın yakınları siz misiniz?"diye sordu bize bakarak.

"Evet biziz."dedim.

"Ameliyat başladı. Hastanın durumu çok ağır. Her şeye hazırlıklı olmalısınız."dedi.

"Ne demek lan her şeye hazırlıklı olun? Sen doktorsun ve onu iyileştireceksin. Ona bir şey olmayacak."diye bağırıp doktorun yakasına yapıştım. Can hemen beni doktordan ayırdı. Doktor hızlı adımlarla yanımızdan uzaklaştı.

"Ne yapıyorsun Emre?"diye bağırdı Can.

"Ne mi yapıyorum? Dayanamıyorum anlıyor musun Can? Boğazımı sanki görünmez bir el sıkıyor ve yine görünmez bir el kalbimi elleri arasına almış da sıkıyormuş gibi. Ve ben Ahenk orada ölü gibi yatarken hiç bir şey yapamıyorum."dedim bağırarak.

Can bir şeye demeden beni kendisine çekip sarıldı. Ben de hiç vakit kaybetmeden ona sarıldım. O an gözümden akan yaşı hissedince anladım ki Ahenk artık benim hayatımın en baş köşesine yer edinmiş.

İki Saat Sonra

İki saat, tam iki saattir doktorlar ameliyatta. Zeynep teyze ve Okan amca karşımda oturmuş ameliyathanenin kapısına bakıyorlar. Anıl, Ece ve Dolunay'ı dinlenmeleri için eve götürdü. Can'da hemen yanımda oturmuş karşı duvara boş boş bakıyordu. Batu zaten iki saattir verdikleri sakinleştirici yüzünden uyuyor. Durumu kötü değil ama geçişi bir süre sağ bacağını kullanmayacağını söyledi doktorlar.

Telefonum çalınca herkesin bakışları bana döndü. Elimi cebime atıp telefonumu çıkarttım. Annem yazısını görünce açıp açmamak konusunda tereddüt ettim.

"Emre aç."dedi Can. Kafamı sallayarak ayağa kalktım. Boğazımı temizleyip telefonumu açtım.

"Efendim?"

"Oğlum sen neredesin saat oldu gece yarısı sen hala ortalarda yoksun."

"Anne ben hastanedeyim."dedim.

"Hastane mi? Oğlum ne oldu? Ne işin var hastanede?"dedi annem endişeli bir şekilde.

"Anne Ahenk kaza yapmış biz hastanedeyiz."dedim.

"A-ahenk kaza mı yapmış? Ne zaman? Neden bana haber vermedin oğlum? Hangi hastane söyle hemen geliyoruz."dedi annem.

"Anne gerek yok."dedim.

"Emre."dedi annem uyarır bir şekilde.

"***Hastanesi."diyerek telefonu kapattım.

Doktorun ameliyathaneden çıktığını görünce koşarak yanına gittim.

"Doktor durumu nasıl? Ne oldu?"dedim vereceği cevaptan korkarak.

"Hastanın kalbinin yakınına saplanmış olan cam parçasını zorlukla çıkarttık, şu anlık bir hayatı tehlikesi yok ama hastayı her ihtimale karşı yoğun bakıma alacağız. Uyanmasını beklemelisiniz."dedi gülümseyerek.

"Allah'ım sana şükürler olsun."diyerek Okan amcaya sarıldı Zeynep teyze.

Gülümseyerek ben de Can'a sarıldım.
Allah'ım şükürler olsun sana. Onu bize bağışladın. Can'dan ayrılıp doktora döndüm.

"Görebilir miyiz?"diye sordum.

"Yoğun bakıma aldıktan sonra görebilirsiniz ama sadece bir kişi ve çok kısa bir süre. İçeriye girecek olan kişiye karar verin ben size yardımcı olacak bir hemşire göndereceğim."diyerek yanımızdan uzaklaştı

Ben Zeynep teyze içeri girsin diye ona baktım ama onun da bana bakmasını beklemiyordum.

"Sen gir içeri Emre."dedi Okan amca.

"Ama siz..."

"Emre."dedi Zeynep teyze. Ona baktığımda gelip bana sarıldı.

"Kendini suçlama Emre."dedi sessizce.

Benden ayrılıp gülümsedi. Ben de aynı şekilde gülümseyip hemşirenin gelmesini bekledim.

Hemşire yanımıza gelince konuşmaya başladı.

"İçeriye girecek olan beni takip etsin."diyerek önden yürümeye başladı. Ben de hemşireyi takip ettim.

Bir kaç görevli kıyafetlerimi değiştirmemde bana yardım etti.

Bir görevliyle birlikte ameliyathanenin önüne geldik.

"Sadece beş dakika."diyerek yanımdan ayrıldı. Derin bir nefes alıp içeri girdim. Ahenk'in solmuş yüzünü görünce Ahenk'i orada bıraktığıma bir kez daha lanet edip ona doğru yürümeye başladım.

Yanına gelince boğazımı temizleyip konuşmaya başladım.

"Ahenk seni orada bırakmamalıydım. Hadi be güzelim aç gözlerini. Yine bana kafa tut. Saçmala. Can ile soğuk espriler yap. Sürekli konuş ben seni sürekli dinlerim."

Eğilip alnını ve yanağını öpüp geri çekildim.

"Beni ve diğerlerini bırakıp gideceksin diye çok korktuk."diye mırıldandım Ahenk'in elini tutarak.

İçeriye bir hemşire girip"Süreniz doldu. Sizi dışarı alalım."dedi. Kafamı sallayarak ayağa kalktım. Ahenk'in elini öpüp arkamı döndüm. Ahenk bir anda elimi sıkınca şaşkınlık ona döndüm.

"G-g-gitme."dedi zor çıkan sesiyle ama ben onu duydum. Yüzüme yayılan gülümsemeyle ona yaklaştım.

"Burdayım güzelim burdayım."dedim.

"Beyefendi lütfen dışarı çıkar mısınız?"dedi hemşire. Kafamı sallayarak elimi Ahenk'in elinin arasından çıkarttım. Ameliyathaneden çıkınca bizimkiler başıma topladılar. Annem ve babam da gelmişti.

"Elimi tuttu. Tepki verdi."dedim gülümseyerek.

"Bu çok iyi. Bu kadar kısa bir sürede tepki vermesi çok güzel. Bir saat içinde onu normal odaya alacağız."diyerek yanımızdan uzaklaştı doktor.

Herkes mutlulukla birbirine sarıldı.

Annem de gelip bana sarılınca ben de ona sarıldım.

"Anne bırakmadı beni, bizi. O çok güçlü."dedim sadece annemin duyabileceği bir ses tonuyla.

Annem bir şey demeden bana daha sıkı sarıldı.

Bir Saat Sonra

Ahenk normal odaya alınınca annem, babam, Zeynep teyze ve Okan Amca kantine gittiler. Biz de bilgi almak için doktorun yanına gittik. Can, Ece, Dolunay ve Anıl'a da haber verince onlar da gelmişti.

"Emreaşkım istersen ben gireyim doktorun yanına."dedi Can. Kafamı sallayarak onayladım. Can odaya girince biz de beklemeye başlık.

Yaklaşık yirmi dakika sonra Can odadan çıkınca onun yanına gittik.

"Can ne oldu?"dedim.

"Şimdi şöyle Emreaşkım Ahenk kafasını çok sert bir şekilde vurduğu için geçici hafıza kaybı yaşayabilirmiş. Ama biz kendimiz ona tanıtmayacağız çünkü eğer fazla bilgi yüklersek kıza kız 404 not found olur."dedi.

"Ne? Ne olur?"dedim anlamayarak.

"Mavi ekran Emreaşkım mavi ekran."dedi Can.

"Lan ne diyorsun. Bir halt anlamdım."dedim sesimi biraz yükselterek.

"Yani diyorum ki Emreaşkım hasta ölür ölür."dedi.

"Ne?"dedim bağırarak.

"Dur ne? Lan. Tövbe estağfurullah. Yok lan ölmesin. Bırakın lan kız kendi hatırlasın bizi."dedi Can.

Göz devirerek arkama döndüm.

"Ahenk'i bi ziyaret edelim."diyerek Ahenk'in odasına doğru yürümeye başladım.

"Ahenk kankağğğ."diye bağırarak önden koşmaya başladı. Gülerken kafamı iki yana salladım.

Can odanın kapısını açınca durup şaşkınlıkla içeriye bakmaya başladı. Ne oluyor lan? Ben de koşarak Can'ın yanına gittim.

"Ne oldu lan?"dedim. Gözüyle içeriyi işaret edince bakışlarım oraya döndü. Gördüğüm görüntüyle şaşkınlıkla kaşlarım havaya kalktı.

Batu ve Ahenk el ele birbirlerine gülerek bakıyorlardı.

•instagram;
•  nazozkan_
•_justreaders_

Continue Reading

You'll Also Like

1.5M 24.9K 32
Efsan zorla evlendirilmekten kurtulmak için Mardin'den İstanbul'a kaçar. Ama yağmurdan kaçarken doluya yakalanacağını nerden bilebilirdi. İstanbul'u...
727K 41.7K 33
Kuru öksürükleri durmadı bir süre. Boğazının acısını ben hissetmiş gibi yüzümü buruşturdum. Hastalığı benden kaptığı için kendimi iki kat kötü hissed...
18.5K 2.4K 46
Havuzun rengi kan kırmızısı. Havuzun içinde bir kadın. Havuzun içinde ölmek üzere olan bir kadın. ✨ 0538*: Hayatta kalmam için bir şey bul veya ya...
5.8M 190K 98
Karan Haznedaroğlu. 27 yıldır her istediğini elde eden, sadece adıyla bile bütün kapıları açabilecek bir adam. Şimdi her şeyden çok istediği bir şey...