Son Oyun

ÖZEL BÖLÜM-1🧡

"Olmuş mu olmuş mu?" diye kalbim ağzımda sordum kızlara dönüp. Sera tarafından "Eğer markete çikolata almaya gidiyorsan olmuş evet.." diye azarlandım.

"Ya fındık azcık özen ya.. Hayat basket topu ve piyanodan ibaret değil.. Bu makyajı Neriman Sultan bile yapmaz.."

Meriç de Sera'ya destek verdiğinde gözlerimi devirmiştim. Sade makyaj sevmem suçum değildi. Hem elbisem yeterince iddialıydı abartmak istemiyordum. "Ya geline gölge yapmayayım diye.." dedim dalga geçer bir tonda. Meriç'le Sera gülmüşlerdi.

"Yiğit'le barıştığınız nasıl belli hemen egosundan yapışmış üstüne.." dedi Sera. Söylediği şey üzerine 32 diş sırıtmıştım.

Biz barışmıştık.

Barışmıştık ve Tuna Abinin düğününe hep beraber gidecektik.. Barıştıktan sonra ilk kez özel bir davete beraber katılacaktık ki öncesinde zaten mezuniyet dışında böyle bir şey yaşamamıştık. Hee bir de henüz barışalı 5 gün olmuştu zaten.. Olsun..

Ben ne dersem diyeyim Meriç de Sera da yüzümü biraz daha renklendirmem konusunda ısrarcı olmuşlardı. Galiba elbisem siyah olduğundan..

Tek kolu olan ve kolu balon gelen, derin yırtmaçlı, saten kumaş, siyah bir elbise giymiştim. Gözlerime yalnızca ince siyah bir eyeliner çekmiştim ve tabi bu makyajım Sera'yla Meriç'i memnun etmemişti.

Sera eline highlighter almış fırçasıyla beraber bana gülerek yaklaşırken, Meriç de birkaç saniye süren arayışının sonucunda bulduğu bordomsu kırmızı ruja zafer kazanmış gibi bakıyordu.

İtiraz etmemin bir anlamı olmayacaktı. Nasılsa ne desem de kendi istediklerini yapacaklardı. Yapsınlardı. Biraz fazla güzel olsam olurdu. Şöyle bir Ali'yi mest etseydim de kaybettiğimiz 2 yılın acısı çıksaydı..

5 dakika bile sürmeyen bir hızda makyajımı tamamladıklarında heyecanla aynanın karşısına geçtim. Kuaföre gitmemiş bizim evde hazırlanmıştık.

Uzun zamandır kesmeye kıyamadığım saçlarım dümdüz ve gergin bir şekilde at kuyruğuydu. Siyah eyeliner, kırmızı ruj ve highlighter, ne abartılı ne de sade duruyordu. Sevmiştim.. Siyah elbisemle bütünleşen tarzım, kendimi uzun zaman sonra ilk kez beğenmeme sebep olmuştu. Gerçekten iyi gözüküyordum. Siyah ayakkabılarımın uzun saten bağcıklarını bacaklarıma sarıp bağladıktan sonra hazır olduğuma ikna olup gülümsedim.

Meriç, zümrüt yeşili, ip askılı saten bir elbise giymişti. Saçlarını kıvırcıklarını bozmadan yukarıdan toplamış elbisesine uygun renkte farla makyaj yapmıştı. Sera ve benim aksime fondöten kullanmamıştı çünkü Kuzey hiçbir zaman buna müsaade etmiyordu. Çiller kapatılmamalıymış...

Saten elbise anlaşmamızın üzerine Sera da bize uymuştu. Kızıl saçlarını daha da göze çarpmak istercesine saks mavisi bir elbise giymişti. Saçlarını önden toparlayan bir örgü yapıp salmıştı. Beyaz teniyle kusursuz gözüküyordu. Büyük ihtimalle Egemen, Sera'yı görünce kafayı yiyecekti.

Hepimiz birbirimize son kez bakıp onay verdiğimizde telefonlarımıza aynı anda mesaj gelmişti. Yeniden kurulan grubumuzdandı fakat benim telefonuma bir mesaj sesi daha düşmüştü. Ali'den..

Kızlar gruptan olan mesaja bakarken ben Ali'nin mesajını açmıştım.

Ali🖤: Sevgiliim?