61

4K 311 143
                                    

3 hafta sonra..

Dolu dolu 3 hafta, sınavlar ve ilk dönem bitmişti. Neler olmamıştı ki geçen 3 haftada..

Hepimizin sınavları iyi geçmişti. Kuzey ve Meriç iyi çalışmalarının karşılığını almışlardı. Ben hiç çalışmasam da kendimi kurtaracak kadar iyi notlar almıştım. Ali ise hiç çalışmadan yüksek notlar.. Pis dahi!

Egemen'in notları biraz sıkıntılıydı. İkinci dönem kendini toparlayacağına güveniyordu. Umarız öyle olurdu.

O gün, Alilerde gergin gergin yediğimiz yemekten sonra Vedat amcanın beni arabayla bırakmasından utanacağım için Ali beni taksiyle eve bırakmış ve yanımdan ayrılmadan o gün için binlerce kez teşekkür etmişti. Sonraki bir hafta da son sınavlarımızla geçti.

Bizimkiler her gün sınavlara çalışıyorlardı. Ben de okul saatleri dışında Sera'nın boşluğunu değerlendirmiştim. Beraber okulun müzik kulübüne kaydolmuş ikimizde kendi alanımızın kurslarına yazılmıştık. Okul saatleri dışında kendi takvimimizi oluşturup özel ders alacaktık.

Hee tabi bir de bunu babamla paylaşmıştım. Önce çok şaşırmıştı. Sonra da çok sevinip onaylamış ne gerekiyorsa ne istiyorsam yapacağına dair söz vermişti. Hatta sanırım eve piyano almayı planlıyordu. Sürprizini bozmamak için soru sormamıştım.

Sınavlardan sonraki hafta sonu bizimkilerle bölge şampiyonluklarımızı kutlamaya gitmiştik. Takımdaki herkes gelmemişti. Aslında biz bize sayılırdık. Zaten bizimkilerin planıydı.

Ben, Ali, Pınar, Sera, Kuzey, Meriç, Egemen, Tuğberk, Ahmet ve Ozan..

Ali'yle baş başa gittiğimiz kafenin üst katına bu defa bu kalabalık kadroyla gitmiş ve çok eğlenmiştik. Kuzey ve Meriç'in tatlı atışmaları, Ahmet'in sürekli son attığı sayıyı anlatması, Egemen ve Sera'nın didişmeleri.. Evet altını çiziyorum Egemen ve Sera birbirlerini öldürecek kadar çok didişiyorlardı.

O gün Meriç'le ikimiz onları her ne kadar shiplesek de onlar bizi haksız çıkarmak için zorluyorlardı sanki.

Arada bir de yılbaşı vardı tabi. Beraber girememiştik Ali'yle ama bunu dert etmemiştik. Tam 12'de yanımda olamasa da Kuzey ve Egemen'le beraber Kuzey'in kuzeninde kalmışlar ve akşam bize hediye getirmişlerdi. Ayaküstü de olsa hediyeleşmiş yeni yılımızı kutlamıştık.

Okul daha az olaylıydı. Ali ve beni görenler öküz gibi bakmıyorlardı artık. Sude de gerçekten söylenildiği gibi okuldan ayrılmıştı. Ama ilk dönemi tamamladıktan sonra. Son güne kadar da hiç bulaşmamıştı bize. Zaten pek gidip gelmiyordu.

Selim'e gelince.. Sahilde Ali'yle kavga ettikleri günden beri çok görmesem de her gördüğü yerde ters ters bakıp geçiyordu. Korkmuyor değildim bir şey yapacak diye ama Ali'ye de o kadar çok güveniyordum ki sallamıyordum pek. Hee tabi bir de geçen hafta ailecek Alilere gitmiştik. Gergin dolu dakikalar part 18474729.

Ali'yle ikimiz yemeğe kadar Pars'la oynamıştık. Ama baş başa olduğumuz için geriliyorduk. Sanki birimizin babası gelip ne yapıyorsunuz lan diye bağıracaktı. Tabi öyle bir şey olmazdı ama biz de rahat olamamıştık işte. Daha doğrusu ben. Ali bey gayet rahattı. Hatta gerginliğimle dalga geçip duruyordu.

O gün yemekte bir de Leyla teyzenin çok iyi piyano çaldığını öğrenmiştim. Ne zaman istersem bana yardımcı olabileceğini söylemişti. Akşamın geri kalanı da büyüklerin iş konuşmasıyla geçmişti.

Döneceğimiz saat yaklaştığındaysa yarın gideceğimiz Uludağ tatilini konuşmuşlardı. Evet.. Malum ara tatile gelmiştik. Ve geçen hafta konuşulan bu tatile yarın gidecektik. Şimdi ise 1 saat içinde bizim evde olacak Emre, Turan amca ve Feride teyzeyi bekliyorduk. Odamı toparlamam bittikten sonra üzerimi değiştirmiş yatağıma yayılıp telefonumu elime almıştım.

Son Oyun Unde poveștirile trăiesc. Descoperă acum