41

6.4K 421 120
                                    

Medyaya bizim delilerin saçma saçma hallerini shoplayıp koyduk. O kadar karakterlere bürünmüş halleri ki
SKFF 🔥

🏀🏀🏀

Sorumun üzerine birkaç saniye gözlerime baktı tepkisiz. Sonra dudakları aralandı. ''Sevebilir misin Elis?'' diye sordu.

Hem de nasıl severim..

Her zaman onun yaptığını yaptım. Gülümsedim. O da kokusu bana kadar gelen çilekli sütünden bir yudum aldı. Arkasına yaslandı. Biz şuan birbirimizi severek karşılıklı baş başa burada oturuyorduk he? Gerçek miydi bu an yaşanıyor muydu? Aylar önce o benzinlikte biri bana bunu söylese saatlerce gülerdim.

Ben düşüncelerime kapılmış camdan dışarıya bakarken farkında olmadan ciddileşmiştim. Ali'nin söylediği cümleyle kendime geldim.

''Oysa gülümseme bu yüze öyle yakışıyordu ki!''

Bakışlarım hızlıca onu bulduğunda kalbim de pır pır edip uçacak kıvamdaydı. ''Suç ve Ceza..'' dedi.

Sevdiğin kıza hayatında okuduğun tek kitaptan alıntı yapmak mı?

Hem de en güzel kısmını?

Ben elendim beni bırakın siz devam edin..

''Pik.. Yok.. Ee Ali sen nasıl?..'' diye konuşmaya çalıştım. Söyleyeceklerimi toparlayamıyordum.

''Piknik Tüpü diyebilirsin ufaklık.. Çünkü ben hayatımda duyduğum bu en saçma lakabı bile senden duyunca seviyorum..''

Yaaa..

''Derim ki zaten.. Sadece az önce çok güzel bir alıntı yapınca bozmayayım dedim..''

Şımararak konuşmam hoşuna gitmiş gibiydi. ''Neyse konumuza dönelim.. Öhöm.. Nasıl oldu Ali? Seni duymuştum maç yaptığımız gün.. Eğleniyorum sadece diyordun Kuzey'e.. Çoluk çocukla uğraşamam diyordun..''

''Sen de seni rahat bırakmam için kendini parçalıyordun.. Atarlanıp duruyordun senin nasıl oldu Elis?'' deyip güldü. Gözlerimi devirdim.

''Kaçak oynamıyorduk hani yine aynı şeyi yapma..''

Elindeki bardağı masaya bırakıp parmaklarını birbirine geçirdi. Dik oturmuştu sanki ana haber bülteni sunacakmış gibi.. Of senden spiker de olur he.. Her şey olur.. Öhüm neyse dinliyorum..

''Nasıl olduğunu bilsem.. Yani.. Korktun oldu.. Benimle bir şeyler paylaştın oldu.. Yanımda gülümsedin.. Sadece baktın.. Oldu..''

Ağlayacağım yavaş gel..

Kendimi toparlayıp gülümsedikten sonra ona ayak uydurmaya ve iyi bir şeyler söylemeye çalışmıştım sonunda. ''Böyle bir klişeyi bu kadar büyük yaşayacağımı tahmin edemedim ben de. Nereden bileyim ne kadar itsem aslında o kadar kalbime çektiğimi..''

Öyle güzel gülümsedi ki söylediklerimden sonra. İçim bir daha ısındı. ''Hangi kitaptandı bu?'' diye sordu. Güldüm. Ama yani ben de güzel şeyler söyleyebilirim ya..

''İrem Elis Bulut'tan Piknik Tüpüne inciler adlı kitabından..'' diye ters ters bakıp söylendiğimde sesli güldü bu defa. O gülünce ben de gülmüştüm kendimi tutamayıp..

''Biz..'' diye başladı. Tabi o biz deyince kalbim yine coşmuştu. '' ..Ne yaşıyoruz bilmiyorum. Ama iyi ki yaşıyoruz..''

Kızardığıma emindim.. Ama bir cesaret eşlik ettim.

Son Oyun Where stories live. Discover now