FINAL

296 32 21
                                    

Bundan önceki bölümün bildirimi gelmedi bakmayı unutmayın.

İyi okumalar 🥺🌻✨

*

"Baba Minie ve bebek Minie yemeğe bekleniyorsunuz."

Yatak odalarının kapısından içeri doğru sarkıttı başını kare gülümsemesini minik bebeklerine ve kocasına gösterek, Taehyung. Kahvaltıyı oğulları Taemin'i Jimin'in gözetimi altına bırakarak hazırlamıştı. Evet yıllar önceki beceriksiz sevgili şimdi yerini hamarat bir eşe devretmişti. Tamam, o kadar abartmaya gerek yoktu. Hâlâ eksik olduğu çok şey vardı kabul ediyordu, Taehyung. Ancak yakmamak veya darmadağın etmemekte bir başarıydı.

"Uyumuyor değil mi?"

Fısıldayıp ıslak olan ellerini üzerindeki papatya desenli önlüğe silip yataklarının önünde dikildi. Jimin yatakta henüz iki aylık olan bebeklerini göğsüne yatırmış uzanıyordu ve keyfi de gayet yerinde gibiydi.
Önüne düşen gri saç tutamlarını parmağının ucuyla kulağının arkasına sıkıştırdı alelade bir şekilde.

Bebeklerinin uyumadığını gördüğünde Jimin'in karnında boşta kalan yere oturdu gülümsemesini durdurmaya çalışarak.

Jimin kocaman gülümseyip minik bebeklerini tek kolu ile sıkıca tutarak diğer kolunu eşinin beline doladı. Göğüsünde çıt çıkarmadan minik gözleri ile Tae babasını izleyen Taemin'in hafif seyrek olan saçlarına öpücük kondurarak koklamıştı. Ardından Taehyung'a dönerek aynılarını ona da yapmıştı.

"Ben diyorum bak. Taemin aynı sen gibi kokuyor."

Biraz daha koklayıp öpmüştü. Her sabah şöyle uyanmak o kadar keyifli ve güzel geliyordu ki ona. Tabii Taemin'in geceleri bağıra bağıra ağlamasını saymazsak keyifli uyanıyorlardı güne.

"Gece çok ağladın ama şimdi çok sakinsin minik. Uyutmadın babanla bizi."

Daha minicik olan bebeğe küçük ama sevimli bir azar çekerek Taehyung'u kendine daha çok çekmişti.

"Bana çekmesin de." Homurdanıp başını boş bulduğu göğse yasladı ve yanında uzanan Taemin'in karnına hafifçe tek elini koydu, Taehyung.

Mayışmış hissediyordu ve buranın sıcaklığını hiçbir şeye tercih etmezdi. Bu yüzden kahvaltının biraz bekleyebileceğini söyledi kendi kendine ve kocasının göğsünde rahatına bakmaya karar verdi.

"Keşke sonsuza kadar böyle kalsak."

Kıkırdayıp yanağını altındaki bedene sürtmüştü neşeyle. Tüm olumsuz düşünceler Taemin'le eve geldiklerinden beri sessize alınmıştı sanki Taehyung'un kafasında. Düşünebildiği sadece kendi minik ailesiydi.

Jimin kıkırdamış elini Tae'nin saçlarına daldırarak rahatlaması için oynamıştı dipleri ile.

"Onun bir Jimin'i yok ki sana benzesin."

Hatırladıkları ile kahkaha atmış minik Taemin'in burnuna dokunmuştu.

"Onun prensesciklerini kim yırtacak?"

Taemin de bunu anlamış gibi ağzını açarak gülmüştü. Dişleri olmasa bile diş etleri ile o kadar sevimliydi ki ısırmak istiyordu.
Yüzünü Taemin'in boynuna götürerek öpmüştü orayı.

"Sen babaya mı gülüyorsun bakalım?"

Taehyung sahte bir surat asmayla başını yasladığı göğüste yukarı doğru kaldırarak kocasının yüzüne bakmıştı. Azıcık, minicik kıskanmış olabilirdi.

milk drop | vminWhere stories live. Discover now