milk drop | vmin

tenth drop

Jimin, kantinden içeri girmiş ve Tae'nin gelmesini beklemek için kenara çekilmişti. Ellerine bakıyor ve aklına gelenlerle hâlâ gülüyordu. Bir anda yanında beliren kişi ile kendine gelmiş ve ona dönmüştü. Hyunji'ydi gelen.

"Bir şey mi oldu, Hyunji?"

Hyunji, ellerini arkasına koyup gülümsemiş parmaklarının ucunda yükselerek Jimin'le aynı boya gelmeye çalışmıştı. Kendini sevimli sanıyor olmalıydı.

"Sadece merhaba diyecektim. Yalnız mısın? Beraber bir şeyler içeriz diye düşünmüştüm."

Jimin, anında kafasını olumsuz anlamda sallamış ve kapıya doğru bakmıştı. Beklediği biri vardı ve onun yerine bu kızı seçmek son seçeneği bile olamazdı.

"Birini bekliyorum. Onunla bir şeyler içeceğim, gerek yok." Diyip Hyunji'yi takmayarak beklemeye devam etmişti, Taehyung'u.

Arkadaşlarını büyük bir zevkle ekerek Jimin için geldiği bu kantinde bir kez daha o kızı görmek Taehyung için kötü bir sürprizdi. Onları yan yana görmek bile beynine kanın sıçraması için yeterliydi.

Olduğu yerde sinirle durdu ve çoğunlukla olduğu gibi sinirden dolan gözlerini yumarak sakinleşmeye çalıştı. Eğer kız olmasaydı onu güzelce pataklayacaktı. Sakin kalmaya çalışarak Jimin'in yanına yürürken üzerindeki ayçiçekli uzun kolluyu düzeltti.

Kesinlikle Jimin sevdi diye giymiyordu (!) Yanlarına geldiğinde öksürüp varlığını belli etti ve kızın aksine şirince Jimin'e bakarak gülümsedi. Bu daha çok ya o yanındaki kızı sen kovarsın ya da ben ikinize de yapacağımı biliyorum gülüşüydü.

"Birini mi bekliyordun?"

İmasını yapıp kıza dik dik bakmaya başlamıştı bile. Ayaklarıyla ritim tutuyor doğruca Jimin'in yüzüne bakıyordu gözlerini kaçırmadan.

Kız ise gülümseyip ileri geri sallanıyordu. Şirinlik yapıp göz boyamaya çalışıyormuş gibi duruyordu daha çok.

"Jimin'le bir şeyler içecektik de." Demiş ve samimiyetsiz bir kıkırtı bırakmıştı. Jimin bunun üzerine tek kaşını kaldırıp kıza bakarak göz devirdi. Aralarını bozmaya çalışıyorsa çok beklerdi.

"O cümlenin devamı vardı hatırlatırım. Seni reddettim çünkü birini beklediğimi söylemiştim."

Tae'nin sinirini hissetmiş elini omzuna koyup rahatlatmak istemişti. Ama pek de başarılı olamamış gibi görünüyordu.

"Bak kızım-"

Şakağını ovup derin bir nefes almıştı Taehyung sakinleşmek için. Siniri öyle kolay kolay çıkmazdı ancak kıskançlığı tutmuştu yine. Omzundaki Jimin'in elini sakince tutup indirmiş kızın dibine girerek tüm dikkatini ona vermişti.

"Şu üzerimdekilere bakıp beni yargılama seni çok pis yolarım, kız mız demem."

Gözlerini kısıp işaret parmağıyla tiksinç bir çöpmüş gibi kızı omzundan itmişti. Jimin yanında olduğu sürece her şeye cesaret edebilirdi bunu bilmeliydi herkes.

"Bir daha Jimin'in etrafında görürsem seni, güzel sandığın o yüzünü morartırım. Ama utançtan."

Kız ise gayet sakin bir şekilde bunu bekliyormuş gibi Tae'nin parmağını tutup sertçe indirmişti. Gerçek yüzünü çok çabuk göstermişti sanki.

"O parmağını bir daha böyle bir şey yapmak için kaldırırsan asıl ben seni döverim!" Demişti tıslayarak. Daha deminki şirin kız gidip sert bir kız gelmişti yerine. Jimin şaşırmıştı buna. Hyunji sinsice gülüp kafasını eğdi Taehyung'un daha iyi duymasını istiyormuş gibi.